- "Anne bak bu bana çıkacak biliyor musun?"

Nedir o diye baktım "ölümsüz bir hayvana" benzeyen bir araba gösterdi bana ekranda. Vallahi ne diyeyim yani, siz deyin "kız gibi" ben diyeyim "erosun kendi" bir yaratık bu!

- "Sana çıkacağını nereden biliyorsun oğlum dedim"

Sabah kahvaltısı, ara öğün, öğlen yemeği, ikindi, akşam yemeğinde ve her gece bilgisayar başında içmekten ten renginin kahverengiye döndüğünü fark ettiğim gazlı içeceği işaret etti:

- "Bak şifreleri sms atıyorum. En çok ben atıyorum bana çıkacak"!!

- !!?

Oğlum olduğu için demiyorum ama gerçekten akıllıdır. Daha 5 yaşındayken bir sürü icat yapmıştı. Alkışladık, "aferin" dedik, makine mühendisi çıkacaktı, son sınıfa geldiğinde "ben makine mühendisi olmayacağım" dedi. Şimdi aşçılık okuyor, okulda parmakla gösterilen yüksek notları olan bir öğrenci... Ama aptal!

Çünkü bu 2010 model hayvana benzeyen arabaya nasıl binemeyeceğini anlamıyor!

Daha bize çıktığı gün teslim almaya gittiğimizde (eğer kalpten ölmezsem) varımız yoğumuz bir evimizi var, onu satılığa çıkarmadan KDV'sini ve taşıt vergisini ödememizin mümkünü yok!

Astım suratımı, odama gidip bakayım şunun fiyatlarına neyin nesiymiş dedim.

2010 modelinin fiyatı 380,000 Avro civarı. Yaklaşık 749.000 "Törkiş" lira!

ABD'de en fazla yıllık 300 dolar, Avrupa'da bunun 1/10'u kadar vergi veriyor insanlar... Bizde Senelik motorlu taşıt vergisi 14.500 Törkiş lira.

Yuh!

Benzin deposu 133 litre alıyormuş, 485 liraya, yani benim emekli maaşımın yarısıyla bir depo doluyor.

Depoyu doldur köprüyü iki kere geç, geri gel depo yarıda! Su gibi benzin içiyor mübarek!

LPG taktırsak el âlem bizi diline dolar! Zamanında Türk'ün biri Ferrari'ye lpg taktırmaya kalkınca fabrikası elinden arabayı almış diye haberler okumuştuk

Üstelik 3,8 saniyede 100 km'ye çıkan bu arabayı trafiği kabız bir şehirde nerede süreceksin ki?

Hadi diyelim sürdün, hız limiti 80 olan Okan Üniversitesi yolunda ilk günde ehliyeti kaptırırsın? Sırf arabayı incelemek için bile polis durdurur seni.

Hakkıyla süremeyeceksen arabayı, 20 km hızla kullanmanın da elbet markaya tapanlar arasında günahı var!

Gördüğüm rakamların olduğu sayfayı kapatıp şekerimi ölçmek için aleti almaya mutfağa gittim. "Yahu dedim Ayşeciğim neden sinirleniyorsun? Koskoca Türkiye'de bu yaratığa sahip olmak için kimbilir kaç insan deli gibi o kutucuklardan tüketiyor. Sana mı kaldı?"

?Ama ya çıkarsa? Aman Allah'ım.

Şekerimi ölçmekten vazgeçip tekrar bilgisayarın başına geçtim.

Yedek parçalara bakmaya başladım.

Fransa'dan bulduğum bir linkte filtresine 448 Avro fiyat yazılıydı.

Far, lamba vs fiyatına hiiç bakamadım, tampon fiyatı filan da hiç bakmadım?

Yan kapıyı çizerlerse ne yaparız kaportacı kime götürürüz hiçbir fikrim yok?

?Nasılsa bize?

?Aman Allah'ım ya çıkarsa?

Ben gidip şekerimi ölçeyim?

243 çıktı! İyi. Daha ölmedim sayılır.

Diyelim hepsine bir hal çaresi bulduk, biz bununla bir yere gidip nasıl park edeceğiz? Yanına kaç koruma dikmek gerek? Dönüşte araba yerinde olur mu? Çalan kişi başına nasıl bir bela alır?

Velhasıl kelam ben oğlanı ikna edeyim biz bunu "düz fiyat 700.000 Törkiş Lira"ya kullanmadan birine satalım. O parayla okul bitene kadar idare eder (!) sonra şef aşçı çıkacak oğlana bir restoran açarız.

- Ama anne hayatta bir kere bu şans vurur binip tur atarız ya!

- Atarız da? Ya çarparsak?

?Aman Allah'ım ya çıkarsa?

Senin rüyan benim kâbusum oldu ya! Ben böyle içeceği?

[email protected]