Ece Gürsel
AŞKA HASRETİM?
Herkese merhabalar,
Hem severek yazdığım bu siteden, hem de sizlerden iki ay ayrı kaldım. Bu iki ay, hem çok yorucu hem de inanılmaz keyifli geçti. Çevremde beni tanıyan tanımayan, herkesin ortak sorusu, " Neden Amerika'ya gittin? " oldu. İstanbul'un kalabalığından, trafiğinden, olaylarından, genel olarak herkesten ve her şeyden, biraz uzaklaşmam, kendimi bulmam ve daha yakından tanımam gerekiyordu. Yıllardır yaşadığım acı tatlı olaylar yüzünden kendimi unutmuşum da haberim yokmuş, çoğu şeyden uzaklaşmışım? Kendime de aileme de yeteri kadar zaman ayırmamışım. Farkına vardım ve ablamla beraber atlayıp uçağa, gidebildiğimiz kadar uzağa gittik. Her ne kadar, İstanbul'a döndüğümüzde, 'sevgilisiyle tatil yaptı' haberlerine maruz kalsam da doğrusunu benden okuyun.
İlk olarak San Francisco'ya ardından sırayla San Diego, Los Angeles, Las Vegas ve New York'a gittik. Tam anlamıyla tatil oldu bizim için. Görmediğimiz yerleri gördük. Ölmeden önce görülmesi gereken bin yerden üçünü de gördük bu tatilde, ne mutlu bize. Bunlardan ilki San Francisco yakınlarında ki Yosemite Ulusal Parkı ve San Diego'daki Hotel Del Coronado ile ünlü hayvanat bahçesi oldu. Gerçekten görülmeye değerlerdi. Asıl beni şok içerisinde bırakan, bugüne kadar izlediklerim hiçbir şeymiş dedirten, Las Vegas'ta bulunan Ka Tiyatrosu'nun sergilediği Cirque Du Soleil oldu. Son derece etkileyici, sıradışı bir sahnede sergilenen, milyon dolarların harcandığı, inanılmaz bir prodüksiyon olan bu şov, tek kelime ile muhteşemdi. Saatlerce ağzımız açık seyrettik. Tabi, gerçek ticaretin nasıl yapıldığını burada öğreniyorsunuz. Binlerce kişi Vegas'a kumar oynamanın yanı sıra, bu şovları izlemeye geliyor. Ortada korkunç paralar, korkunç yatırımlar dönüyor. Amerika'nın nasıl bu kadar güçlü olduğunu oraya gidip uzun bir zaman geçirince daha iyi anladım.
İstanbul'a döndüğümden beri, hem işlerle hem de hakkımda çıkan haberlerle uğraşıyorum, yine yeniden? Bu patavatsızlıklar, bu ucuzluklar, ben evlenip çoluk çocuğa karışana kadar hiç bitmeyecek galiba. Amerika'da iken bile benim ağzımdan yazılmış haberler okudum. Telefonlarım kapalı olup, kimseyle iletişime geçmediğim halde? Ama kendi kendime tekrar ettiğim tek kelime 'sabır'? Bu hayatı ben seçtim, pes etmek, sinirlenmek, hayıflanmak yok. Kim ne yazarsa yazsın, ben kendimi bildikten sonra, gerisi hikaye? kısacası hakkımdaki gerçeklere sadece burada kendi ağzımdan yazdığımda inanın
Buralardan uzaklaşmadan önce, çok iyi iletişim kurduğum, çalışmaktan son derece zevk aldığım sevgili Mehmet Turgut ile yine çok ses getirecek bir çekim yaptık. Bu ayki, yani haziran ayı 'Boxer' dergisini almanızı tavsiye ediyorum. Umarım beğenirsiniz. Uzun zamandır bu kadar iddialı bir çekim yapmamıştım. Eline sağlık sevgili Mehmet, mükemmel oldu.
Ayağımın tozuyla, her zaman olduğu gibi yine güzel işlere imza atıyorum. Bunlardan ilki, Tüketici Akademisi tarafından Çırağan Sarayı'nda düzenlenen AB 2009 Kalite Ödülleri Töreni oldu. Siyaset, iş ve sanat dünyasının ünlü isimlerini bir araya getiren bu törende, ben de ödül alan isimler arasındaydım. Benim için hem gurur verici, hem de iyi bir moral kaynağı oldu. Umarım önümüzdeki yıllarda modellik kimliğimin yanı sıra sanatçı kimliğim ile de böyle güzel ödüllere layık olurum. Hazırlıklarım tüm hızıyla devam etmekte. Ben de en az sizler kadar merak ediyorum nasıl olacağını? Bekleyip göreceğiz.
Bu süre zarfında, şiir kitabımı da hızlandırdım. Piyasaya sürmenin zamanı gelmek üzere. Bu kitap benim için çok özel ve önemli. Kariyerimi oluşturan temel taşların başında geliyor. Hatta şu anda, beni ilerde yapacağım albümümden daha çok heyecanlandırıyor diyebilirim. Bitmesine çok az kaldı?
Bu seferki yazımda tavsiye edeceğim kitap, bir şiir kitabı olacak. V.B.Bayrıl isimli şairin 'Melek Geçti' ismindeki bu kitabın sizde inanılmaz etkiler bırakacağını düşünüyorum. Şiirlerinde kullandığı kelimelerin anlamlarını kavramakta bazen zorlanabilirsiniz ama, kelime hazinenizin gelişmesinde ciddi bir rol oynayacaktır.
"Ay kabarınca, alametler vurur porselene. Kırık melek heykelleri çocukluğun, ne yapsa dönmez artık koparıldığı o saf mermere." Dizelerinden inanılmaz etkilendiğimi söylemeliyim. Ve daha birçok etkileyici şiir var. Sizi alıp çok uzaklara götürecek?
Havaların daha da ısındığı şu günlerde, insan aşık olmak, sevgilisiyle yazlık beldelere gidip, romantik dakikalar geçirmek istiyor. Bana şimdilik uzak hayaller bunlar. Uzun zamandır aşka hasret olduğum için, aşk ile ilgili bir sözle yazımı noktalamak istiyorum.
Madama de Stael derki; "Aşk bir kadının yaşamının tüm öyküsü, erkeğin ise yalnızca bir serüvenidir."
Aşkı her saniye kalbinizde hissetmeniz dileğiyle?
Hoşçakalın...
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.