Haber: Mersin'de inşa edilecek Türkiye'nin ilk nükleer santrali için Ruslar2la anlaşan Türkiye, Sinop'ta yapılacak ikinci nükleer santral için Japon- Fransız ortaklığı el sıkıştı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Japonya Başbakanı Şinzo Abe hükümetlerarası anlaşmayı imzaladı. İmza töreni sonrasında açıklama yapan Başbakan Erdoğan, 'Nükleer santral projesinin yapımını 10 yıldan daha kısa sürede bitirmek istiyoruz.

Bu 22 milyar dolarlık bir yatırım? dedi. Anlaşmaya Fransız basını da geniş yer verdi. 'Tarihi anlaşma? manşeti atan gazeteler, Türk-Fransız ilişkilerindeki gerilimin sona erdiği yorumunu yaptı [3 Mayıs 2013]

Yorum: Benim telaşım; Türkiye?nin yeni bir Sinop ya da Sinopernobil Faciası?na hazır olmadığı içindir.. 30 Nisan 2013; 30 Nisan 1986 Çernobil Faciası?nın 27. yıldönümü idi.. Bu 27 yılda Hulusi kulunuz neler yitirmedi ki! Çeken bilir.. Şimdi hep birlikte gözleriniz kapatın;

o o o

İstanbul'u dinliyorduk gözlerimiz kapalı..

Uzaklarda, çok uzaklarda sucuların hiç durmayan çıngırakları..

Kuşlar geçiyordu yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık..

Ağlar çekiliyordu dalyanlardan..

Bir kadının suya değiyordu ayakları..

Serin serindi Kapalıçarşı, cıvıl cıvıldı Mahmutpaşa..

Yakınlarda, çok yakınlarda 'kara suratlı' bir gazeteci çocuğun haykırışları..

'YAZIYOOOR.. YAZIYOOOR.. KIZIL RUSYA'DA PATLAYAN SANTRALİ YAZIYOOOR.. TÜRKİYE'NİN BAŞINA ÇÖKEN FELÂKETİ YAZIYOOOR..?

+ + +

Bir yosma geçiyordu kaldırımdan..

Küfürler, şarkılar, türküler, lâf atmalar..

Bir kuş çırpınıyordu eteklerinde..

Alnı sıcak mı, değil mi bilmiyordum..

Dudakları ıslak mı değil mi, bilmiyordum..

Ama 'kara suratlı' gazeteci çocuğun dediği doğruysa..

Gene bir işler açılıyordu güzel Türkiyem?in, güzel insanlarının başına..

+ + +

Orhan Veli'nin kaleminden 'okumaya?, Cem Karaca'nın o unutulmaz yorumundan 'dinlemeye? doyamadığımız 'İstanbul'u Dinliyorum Gözlerim Kapalı' dizelerini hatırladık Kazım Koyuncu'yu kaybettiğimiz haberini aldığımızda! Ve bu kara haberle o güzelim dizeleri harmanlamaya çalıştık aklımızca! Bağışlasın 'üstat' Veli..

+ + +

İstanbul?u gözlerimiz kapalı şöyle bir dinledikten sonra, hafifçe aralayıp Trabzon'a doğru şöyle bir uzanıverdik! O Trabzon ki; 'rahmetli' babam Hüseyin Cavit Tunca'nın 'nahiye müdürü' olarak 'ilk görev yeri' Akçaabat?ın Düzköy Nahiyesi ile 'varlığımı? borçlu olduğum bir güzel şehrimizdir!

Ki, İstiklâl Harbi?nden sonra doğum yeri Gümüşhane?ye veda edip Trabzon?a yerleşen kundura ustası Mehmet Çubukçu?nun eşi 'pamuk yüzlü? Sabriye Sultan?ın dünyaya getirdiği Remzi?si, İzzet?i, Perihan?ı, Kadir?i, Melâhat?ı ve Erdoğan?ı ile bir başka 'varlık? nedenimdir!

..Yani Düzköy Nahiye Müdürü Hüseyin Cavit Tunca ile Mehmet Usta?nın küçük kızı Melâhat evleniverirler 1950?nin 28 Ağustos?unda.. Sonra mı? Önce 'ablamız? Hülya, sonra bendeniz Hulûsi ve en son olarak da 'küçüğümüz? Alev gelir dünyaya..

Öykümüzün buraları güzeldir, buraları tatlıdır da.. O Trabzon ki, 'aslan? dayım Erdoğan Çubukçu ile biricik karısı, canım yengem Nuran Çubukçu?yu da almıştır koynuna gencecik yaşlarında.. Sonra da canım anacığımı.. Neden mi? Kazım Koyuncu?yu toprağına 'buyur eden? nedenden.. ÇER değil 'ŞER?NOBİL, bizim ocağımızdan da üç fidanı söküp almıştır toprağından, yurdundan! Henüz kanıtlanmış değildir ama bana sorarsanız..

'Şer?nobil ve uzantıları hakkında mutlaka deyiverecek bir şeyler vardır ÇKK yani Çernobil- Karadeniz- Kanser Şeytan Üçgeni üzerine..

+ + +

Dönelim yine 'gözlerimiz kapalı dinlediğimiz? İstanbul?a.. Ne diye bağırıyordu 'kara suratlı? çocuk?.. 'Yazıyooor, yazıyooor.. Kızıl Rusya?da patlayan santrali yazıyooor..? Bastırdık 100 kuruşu. Aldık 'havadisi? veren 30 Nisan 1986 tarihli Hürriyet gazetesini.. Bir solukta okuyuverdik..

Tepemizde 'Ölüm Bulutu? dolaşıyor!

NÜKLEER ALARM!

Sovyetler Birliği'nde dev bir nükleer santral, alevler içinde. Yayılan radyasyon bulutları insanlığı tehdit ediyor!

Ukrayna'daki Çernobil Nükleer Enerji Santrali'nde 'patlama' olduğu kesinleşiyor. SSCB [Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği] '2 ölü var? diyor ama kurban sayısının yüksek olduğu sanılıyor! Sovyetler; İsveç ve Almanya'dan destek isterken, ABD yardım önerisinde bulundu.

İsveç, Norveç, Finlandiya ve Danimarka'da radyasyon miktarı birdenbire kat kat arttı. Polonya, ülkenin üzerinden 'ölüm bulutu' geçtiğini açıkladı. Yangının çok büyük olduğu ve santraldeki yakıt depolarının eridiği sanılıyor.

Nükleer sızıntı, Sovyetler Birliği'ne yakın ülkeleri de felâketle karşı karşıya bıraktı. Olayı zamanında duyurmayan SSCB kınandı! Hürriyet [30 Nisan 1986 Çarşamba]

Son Söz: Başka analar, babalar, kardeşler, Kazım Koyuncu?lar artık ölmesin!

SİNOP.. SİNOPERNOBİL OLMASIN