BEŞ YILDIZLI MİNARE,TARKAN'IN YATAK ODASI SESİ VE DANSIN ATEŞİ !
Mahsun Kırmızıgül'ün ''New York'ta beş minare ''filmi Türkiye sinemalarına ambargo koyarken Japonya'dan İngiltere , Amerika'ya kadar alıcılar kuyruk oldu? Bir Türk filmi için dünyanın kuyruğa girmesine hiç şaşmamak gerekir? Mahsun'un damla damla alın terini koyduğu bu film bir sinema başyapıtı?Kimler kırılacaksa kırılsın hiç umurumda değil yarım asırlık yaşamımda ilk kez bir Türk filminde bir Hollywood tadını aldım? Her ne kadar filmin teknik kadrosunda bir çok yabancı elini taşının altına koymuş, dünya sinemasına damga vurmuş oyuncular sahne almışsa da bu bir Türk filmidir ve Mahsun 'un başarısıdır... Üstelik Mahsun yönetmen,senaryo yazarı ve oyuncu olarak filmin büyük yükünü omuzlarına almış? Her babayiğidin yapacağı iş değil bu?
Bu kadar başarılı bir çalışmada tek falso Mustafa Sandal?İnsanın kardeşi bile olsa böyle bir projeye Mustafa Sandal'ı koymak pişmiş aşa su katmaktan başka bir şey değil... Oyunculuktan uzaktan yakından alakası olmayan Sandal okul müsameresindeki öğrenci gibi sırıttı beş minarenin arasında?
Oysa görüntü yönetmeni James Gucciardo kareleri tesbih dizer gibi sıralamış bir sanat eseri çıkarmış ortaya? Haluk Bilginer, Gina Gerson, Danny Glover ve Robert Patrick'in performanslarından kimsenin şüphesi olamaz zaten? Ses efektleri ve kurgu da dört dörtlük? Mahsun Hollywood'a adeta diyor ki ''Alın size kapak olsun işte Türk filmi ''?
Amerikan film endüstrisi bu filmi nasıl pazarlar onu bilemem ama ''sinema işte budur''?Bu film Amerikan yapımı olsa birkaç Oscar heykelciğini afişine yapıştırırdı?
Mahsun, türküyü boşver sinemaya devam yolun açık olsun!?New York'ta beş minareye beş yıldız...
TARKAN FİYASKO?
National Geographic'te yılın en iyi belgeseli ile en kötü dublajı yayına girdi? Bütün dünyada aynı anda yayınlanan ''Büyük göçler''i kim düşünmüş, tasarlamış ve bir seslendirme rezaleti olduğunu fark etmeden yayına sokmuş tebrik etmek lazım? Tarkan'ın ne sesine ne de diksiyonuna böyle bir belgesel hiç mi hiç uymamış? Erotik film dublajını (ki, dublaj sanatçıları buna "yatak odası sesi" derler) hayvanlar alemine oturtmuşlar ve kasıla kasıla övünüyorlar ne büyük iş yaptık diye? Seslendirme rezaleti yüzünden diziyi izlemek mümkün olmadığından İngilizcesini dinleyerek durumu kurtardık?
Hele timsah antilop yavrusunu parçalarken Tarkan'ın seksi sesi adamı koparıyor doğrusu? Neredeyse ''Sevdanın son vuruşu'' diyecek ayıp olmasa?
VAR BÖYLE DANS?
Show'de yayınlanan ''Yok böyle dans ''programını eleştirenleri gördükçe iki satır yazmak şart oldu? Bir kere bu bir dans müsabakası değil eğlence programı? Katılmak bir cesaret işidir ve bir amaç için kariyer sahibi bir çok insan elinden geleni yapıyor? Partnerlerin çoğunun hatta bir juri üyesinin bile yabancı olduklarını düşününce Türkiye'de dansın nerelerde olduğunu anlayın artık?
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.