BİR KONSERİN ANATOMİSİ
Uzun zamandır hep arzu ettiğim halde kendi işlerim dolayısıyla sürekli kaçırdığım Nilüfer konserlerinden birini en sonunda yakalayabildim.
Büyük bir orkestra ile sahnedeydi Nilüfer. Yaylıların hakim olduğu ama çoğu zaman alt yapılarda rock renklerin öne çıktığı aranjeler ile çıktı.
Sahne repertuvarı çok güzel düşünülmüş. Son iki albümünde rock düzenlemeler eski ve yeni şarkılar harmanlanmış olarak sunuldu. İyi çalışılmış ve sıkı prova yapılmış.
Dansçılar ve videowall harici fazla şov yoktu.
Kıyafetler gayet sade idi. Taşlı bir boyun süsü le hareketlendirilmiş beyaz mini bir kıyafetle çıktı. Daha sonra omuzunda şifonlu bolerosu olan siyah bir kıyafet giydi. Bu elbiseyi çok beğendiğimi söyleyemem. İkinci yarıda giydiği siyah tuvalet omuzunda ışıltılı bolero ile çok ama çok şık idi.
Dansçıların koreografisini Cahide'den tanıdığım Ahsen hazırlamış. Gözüme batan tek şey güzelim "İspanyol Meyhanesi" şarkısındaki Flamenko dansçısı. Nilüfer'i bloke ettiğini düşünüyorum. Ona göre çok uzun boylu ve iri kalmış.
Nilüfer'i kimin giydirdiğini yanımda oturan Asya 'ya sordum. Modacı olarak yıllardır Arzu Kaprol ile çalışırmış. Saçlar ve makyaj gayet sade idi. Samini davranışlarla ve kocaman gülücükleriyle seyircinin kalbini kazandı. Şarkılarının herkes ile bir ağızdan söylenmesi şahaneydi.
Fazla konuşmadı ama seyirciler arasında oturan Ersin isimli bir gencin kız arkadaşına ilan-ı aşkını yazdığı mailini okudu ve onları sahneye davet etti. Çok utandılar. İkisi de şok geçirdi. Kimseler aşkını söyleyemedi. Herşeye rağmen gayet samimi ve doğaldı. Kız ile Ersin umarım daha sonra tartışmamışlardır. Çünkü kız herşeyden habersiz gibiydi. Neyse....
Sahnede birbirinden güzel şarkılar vardı. Nilüfer'in orkestra ile uyumu gayet güzeldi. Vokalisti Onur ile atışması da çok eğlenceli oldu.
Seyirciler arasında Erkan Özerman, Nino Varon, Asya, Onur Baştürk, Ziynet Sali, Samsun Demir, Özden Bora , Suat Kavukluoğlu gibi isimler vardı.
Sahne "yaşamak ne güzel şey" ile bitti ama ona doyamayan seyirciler alkışlarla tekrar çağırdılar. Bir şarkı daha söyleyen ve alkışlar arasında veda eden sanatçının arkasından dostları ile beraber ben de kulise gittim. Hepimizi peştemal kumaşından yapılmış bornozuyla karşıladı. Son derece candan ve içten idi. Gözlerinin içi gülüyordu. Güzel bir konserin arkasından yaşanan en güzel şey kuliste tebrikleri kabul etmektir. Bir sanatçı olarak benim de en zevk aldığım şey budur.
Ne mutlu Nilüfer'e.. Hep böyle kal.. Sağlıklı ve bizlerle..
Yerimi akın akın gelen diğer ziyaretçilere terkettim. Yanağından kocaman öptüm ve keyifle dışarı yürüdüm.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.