Dünyanın en büyük iki ekonomisi olan ABD ile Çin arasında ticaret odaklı bir gerilim yaşanırken, ülkeler arasındaki rekabet mümkün olan her alanda devam ediyor.

ABD'nin kültürel olarak dünyaya yayılmasında önemli rol sahibi olan Hollywood, Çin film sektörünün gerisinde kalma yolunda ilerliyor.

Danışmanlık ve denetim firması PwC'nin yayımladığı 'Küresel Eğlence  ve Medya Görünümü 2019-2023' raporuna göre bu yıl ABD'de film gişe gelirleri 12.1, Çin'deki gişe gelirleri ise 11 milyar doları bulacak.

Gelecek yıl ise söz konusu rakam Çin'de 12.3, ABD'de ise 11.9 milyar dolar olacak. Yani gelecek yıl tarihte ilk defa bir ülkede sinema gişe gelirleri bakımından ABD'yi geride bırakacak.

 

BİRÇOK KİŞİ ÖLECEĞİNİ ÖNGÖRMÜŞTÜ

Yaklaşık 1.4 milyarlık nüfusuyla Çin 2015'ten beri 'en çok sinema bileti satılan ülke' unvanını elinde bulunduruyor.

Ancak ülkede bilet fiyatlarının düşük olması gelir bakımından ABD'nin gerisinde kalmasına yol açıyordu.  

PwC analisti C.J. Bangah verilerle ilgili yaptığı değerlendirmede "Bazıları sinema endüstrisinin 2023'e kadar yıllık yüzde 4 büyümesine şaşırabilir.

Talebe bağlı video sistemlerinin gelişimiyle birçok kişi sinemanın öleceğini öngörmüştü. Ancak hem izleyici sayısı hem de gelirlerin artması öngörülüyor" ifadelerini kullandı. 

 

DİJİTALİN PAYI GİDEREK ARTIYOR

Bunun yanında rapora göre küresel eğlence ve medya sektörü önümüzdeki 4 yılda büyümesini devam ettirecek.

Geçtiğimiz yıl 2.1 triyon dolara ulaşan sektörün büyüklüğü bu yıl 2.2, gelecek yıl 2.3 trilyon doları bulacak.

Sektörün 2023 yılına kadar yıllık ortalama büyümesi yüzde 4.3 olacak. Raporda bir dikkat çeken detay ise dijital gelirlerin sektör içindeki payının her yıl artması oldu.

PwC verilerine göre ilk kez 2017 yılında dijital gelirlerin küresel eğlence ve medya sektörü toplamındaki payı yüzde 50'yi geçti ve o tarihten beri payını artırmayı sürdürüyor.

Bu yıl dijital gelirlerin payının yüzde 55.4'e, 2023 yılında ise yüzde 61.6'ya yükselmesi bekleniyor.

ANA TEMA KİŞİSELLEŞME VE DİJİTALLEŞME

Raporda giderek artan sayıda tüketicinin kendi kişisel tecrübesine göre şekillendirilmiş bir medya tecrübesini yaşamayı tercih ettiği belirtildi ve şu değerlendirmede bulunuldu:

"Giderek mobilleşen ve hiçbir zaman boş durmayan tüketiciler içeriklere nasıl ve ne zaman ulaşacağını kendileri belirlemek istiyor.

Bunu da cep telefonu başta olmak üzere birçok farklı cihaz üzerinden yapıyorlar. Büyüyen medya dünyasının ana teması kişiselleşme ve dijitalleşme.

Ayrıca bu dünya kişilerin kendi zevkleri üzerine inşa edilecek. Şirketler de buna uygun olarak veri toplayıp kişiye özel tekliflerde bulunuyor.

Kişiselleşme standartlaşmanın zıttıdır. Yani herkesin bir film veya şarkıyı tecrübe etme şekli farklıdır. Küresel ölçekte baktığımızda eğlence ve medya sektörünün farklı segmentlerinin farklı coğrafyalarda daha hızlı büyüdüğünü görüyoruz.

Bu da başarılı bir geleceğe sahip olmak isteyen şirketlerin kişisel olarak 'tüketiciye' odaklanması gerektiğini gösteriyor."