‘Bak şimdi önce bir elinle sıkıca tutup iyice kavrayacaksın.. Kaldırıp şöyle bi indiriceksin.. Çok dikkatli olucan, indireceğin yer çok önemli..

Tam ortasına vurman gerekiyor.. Sonra kıvırmak önemli.. İyice kıvırdın mı tamamdır.. Açıldı bak.. Böyle nar gibi açacan.. Gel kumda yapmayalım yerde yapalım..’

Ulen erotik kanallar kapalı; bu da ne ola ki.. Derken görüntü geliyor.. Allah iyiliğinizi versin.. Survivor’cı oğlanlardan biri elinde balta, önünde bir Hindistan cevizi, Survivor’cu kızlardan birine cevizi nasıl açacağını gösteriyoo! Ama birader benim de aklıma bin türlü şey geliyooo!

‘Erkekliği benden öğreneceksiniz lennn’ diyen Yılmaz Morgül ile, ‘Delikanlılığın kitabını ben yazarım lennn’ diyen Tuğba Özay da gidence pek bakmadığım Survivor’da neler oluyor bitiyor diye şööle bir göz gezdirdim..

Gözlemlerim;

Bu Yunus Günçe var ya, bir ay daha orada kalırsa, döndüğünde tıp fakültelerinde kadavra olarak öğrencilere hizmet eder.. Ya da Hint falcısı olarak Beyoğlu’nda bir mekan açıp fal bakar..

Bu Yattara var ya.. Bir ay daha kalsın.. Değil futbolculuk.. Futbol hocalığı.. Topu görse karakola götürür.. Ya da aids kitaplarına konu mankeni olur.. Yürürken düşmesin diye sürekli donunu çeken Yattara, o kadar zayıflamış anlayın yani..

Bu Damla var ya.. Aaa ne tatlı kız lan.. Dur ben bi aşık olup geleyim…

Bu Gizem var ya.. Dur dur yoksa ona mı aşık olsam?

Ve kazanan takım ‘fakirlere’ (gönüllülere ben öyle diyorum) tavuk kanadı ziyafeti çekiliyor..

Hulusi Paşa: Ben de ‘Horozumu kaçırdılar.. Damdan dama uçurdular.. Suyuna da pilav pişirdiler.. Geh bili bili bili..’ diye bir türkü tutturup, başka kanala geçiyorum..

Asker: Eee horozunuzu yakalayabildiniz mi Paşam? (…) Tamam Paşam özür dilerim bi şey demedim!

‘YANGIN YERİ’NİN VOLKAN’I MEĞER KİMMİŞ?

Leyla (Hande Soral), kız kardeşi Sevda’nın (Ece Çeşmioğlu) düğünü için bir süre önce ayrıldığı baba evine dönmüştür. Ertesi gün yapılacak düğün töreninden sonra ise evden temelli ayrılacak, tüm sırları ve hayatının erkeğiyle birlikte yeni bir hayata yelken açacaktır.

Ancak damat Volkan (Kaan Yıldırım) unutamadığı eski aşkıdır! Yeni dizilerden ‘Kalbim Yangın Yeri’nin konusu kısaca böyle..

‘Bu Kaan; hiç yabancı değil ama..’ diye düşünürken aklıma geliveriyor.. ‘Ulan İstanbul’dizisinin yakışıklı hırsızı Ferdi’den başkası değil.. Hani şu Beyazıt Öztürk’ün canlı yayında‘Zengiiiinnn.. Zengiiiinnn.. Zengiiiinnn..’ diye dalga geçtiği Kaan (Not: Gerçek hayatta gerçekten çok varlıklı bir ailenin oğlu.. Bekar kızlarımıza duyurulur)

Hulusi Paşa: Evet; bu Kaan öylesine zıt bir karakterle karşımıza geliyor ki o yüzden tanımakta güçlük çekiyorum.. Ve oyunculuğunu alkışlıyorum!

‘KEHRİBAR’DA HER TÜRLÜ GİYDİRME YAPILIR

Kehribar tam gaz devam ediyor.. Gürkan Uygun (Orhan Yarımcalı) ve Necip Memilli’yi (Musa Bozoğlu) yeni dizilerinde yine hayranlıkla izliyorum.. Kurtlar Vadisi’nin on yıl önceki ilk bölümlerine rahmet okutan sahneleriyle reyting rekorları kırıyorlar.

Ama son bölümde bir gaf vardı ki yazmadan edemedim.. Bozoğlu, Yarımcalı’nın adamlarının yarısını öldürüp yarısını diri diri mezara gömdü ya..

Sonra diri diri gömülenleri bir kepçeci kurtardı ya.. Bozoğlu, o kepçeciyi alnın tam orta yerinden vurdu ya.. İşte buna tanık olan Fırat Altunmeşe (Kemal) travma geçirip attı kendini sokağa.. Bir süre kafasına vurdu durdu..

Sonra indi sahile.. Aldığı birayı RTÜK nedeniyle (RTÜK olmasa da millet sahilde öyle yapıyor zaten) gazete kağıdına sarıp başladı içmeye.. Hava soğuk! Gökten inen sihirli bir değnek Kemal’e bi dokundu: Hooop üzerinde deri siyah bir mont.. Oysa önceki sahnelerde montu yoktu garibimin..

Hulusi Paşa: Soğuktan, ‘ayazda kalmış dilenci parrrmağına dönene’ yönetmenler yardım eder!

‘ESKİ EŞİM İYİ BİR İNSAN..’

Televizyonun magazin programlarından birinde izledim; 4 yıllık eşi iş adamı Can Tursan'dan anlaşmalı olarak boşanan Hande Subaşı muhabirlerin "Eski eşinizle beraber eğlenmeye çıktığınız doğru mu?" soruları üzerine şunları söyledi:

"Eski eşimle beni bir arada görmeniz, onunla beraber eğlenmemiz şaşılacak bir şey değil. Eski eşim iyi bir insandır. Arada küslük dargınlık yok. Biz arkadaşız. Medeni iki insanız. Ayrılığımız da medeni bir şekilde oldu."

Hulusi Paşa: Demek ki neymiş; her boşanan kanlı-bıçaklı olmazmış! Helal olsun bu medeni çifte..

BİR TUTAM CANKU’DAN BİR TUTAM KURTOĞLU’NDAN..

“5 Dakkada Değişir Bütün İşler” filmi 5 Mayıs’ta vizyona girdi. Tavşan Rıza karakterini canlandıran Emre Altuğ, ters köşe bir rolle izleyiciyi şaşırtacağını söylüyor.. Hürriyet’tenSinem Vural’a konuşan sanatçının müzik konusunda ilginç görüşleri var:

“Doğan Canku ile 50 yıl albümünde “Soylu İnsan”ı söyledim. Doğan Canku benim için çok özeldir. Hayatımda belki de benim müziğe yönelmemi sağlayan en önemli isimlerden biridir. İlk öğrendiğim şarkı Doğan Canku’nun “Ayrılık” adlı şarkısıdır.

Doğan Abi’yi dinlerken tutamıyorum kendimi.. Bir de Cengiz Kurtoğlu’nu dinlerken böyle oluyorum. Çok uç iki örnek olacak ama ne yapayım… Ben gitar çalmaya başladığım zaman Doğan Canku benim için çok başkaydı.

Ama mahalledeki arkadaşlarımla beraber Cengiz Kurtoğlu dinliyorduk. Ben Cengiz Kurtoğlu’nun sesini duyduğum zaman 87 model Şahin’in ön koltuğunda hissederim kendimi. Hakikaten Cengiz Abi de benim için çok farklıdır, ekoldür. Bu tarz müziği daha farklı, bu kadar tarz söyleyenini hiç görmedim..”

‘ARKAMDA ATATÜRK VAR..’

Meclis Başkanı'nın 'dindar anayasa' çıkışının ardından yükselen laiklik tartışmaları ve Atatürk Cumhuriyeti konuları, havaların ısınmasıyla dövme halini aldı.

Çoğu kişi Atatürk'e olan sevgisini göstermek için Atatürk resimlerini vücutlarına dövme yaptırmaya başladı. Kollarına, göğüslerine, kalplerinin üzerine.. Ve işte bu da  son örnek: Bir hanımefendi; sırtına Atatürk dövmesi yaptırmış.. Acaba ne demek istiyor?

a-Atatürk’ü sırtımda taşırım.

b-Atatürk’e sırtımı dayadım.

Hulusi Paşa: Bir tahmini olan bana da söylesin lütfen..