Fotoğraflar; Tolga KAREL

Moda severlerin büyük ilgi gösterdiği defilede İstanbul'un fethi kumaşlarla hayat bularak yeniden imgelendi. Osmanlı devlet hanedanında yer alan Sultan ve ulamesına, haremine kadar uzanan hiyerarşik düzenin imgelendiği defilede kapalı kapılar ardında yaşanan karşılıksız aşka da dikkat çekildi. Moda severlerin büyük bir hayranlıkla izlediği defileye görsel ve yazılı basında ilgi gösterdi.

Aynı kreasyon ile geçtiğimiz aylarda Türkmenistan da ödül alan Öztoprak, fütürist eserler sergilemeye devam ederek başta Türk halkına ve tüm dünyaya göz kamaştırıcı showlar yapmaya devam edecektir.

Defilede;

Erkek Modeller: Davut İnce, Volkan Sarıçiçek, Efecan Yılmazer, Burak Selçuk, Mehmet Erol

Bayan Modeller: Deniz Yılmaz, Lal Hilal Uçar, İpek Demir, Ekin Öner, Sevde Zorlu, Sesil Sinan Ve Olga Baydashına

podyumda muhteşem bir görsel sunum yaparak fethi gerçekleştiren modeller olarak sunumları gerçekleştirdiler?

Abdullah ÖZTOPRAK kimdir?

Abdullah Öztoprak KKTC doğumlu olup Türk Maarif Kolejinden mezun olduktan sonra ODTÜ den yüksek kimyager olarak diplomasını aldı. Bir süre üniversitede öğretim üyesi olarak görev yaptıktan sonra özel sektöre geçip aile işi olan narenciye dışında turizm sektörüne girip bir tatil köyü yatırımı yaptı.

Pazarlama tanıtım ve işletmesini de üstlendiği turizm çalışmasında istediği noktaya geldikten sonra hep hayalinde olan moda sektörüne girip özellikle fütürist ve sıra dışı defilelerle podyumdan topluma hep bir mesaj verdi.

Yapmış olduğu defilelerden bir kısmı " Yeşilçam Filmleri", "Orman", " Donma Noktası" , " Osmanlı Bu Günde", " Gölgede 30 Derece", "Anadolu Expres", " İp", " Habersiz", " Çarpışma", " Barış kanatlarda", " Virginia Slims Collection", " Var Olmak" adını taşıyordu?

Aynı zamanda hikaye ve senaryolar da yazan Abdullah Öztoprak yakın zamanda bunlarla ilgili alanlarda da kendini gösterecek çalışmalar içerisindedir.

Başarılı TV programları da hazırlayan Abdullah Öztoprak özgün projelerde yer almaktadır.

Abdullah Öztoprak defilelerinde ticari olarak ürettiklerini değil fikren düşündüklerini ve tasarladıklarını sergilemeyi sevdiğini vurguluyor.