Kalben, yıllar önce İbrahim Tatlıses’e ait olan ‘Haydi Söyle’nin cover’ı ile kitleler tarafından tanınmıştı.

Genç sanatçı, geçtiğimiz akşam Bozcaada konserinde "Haydi söyle"yi seslendirmesini isteyenlere, "Müsaade ederseniz, kadını silahla vuran bir adamın şarkısından önce kendi şarkımı söylemek istiyorum" karşılığını verdi.

Toplumsal konulara olan duyarlılığı ile tanınan Kalben, uzun süredir sosyal medyada “Neden İbrahim Tatlıses’in şarkısını söylüyor?” şeklinde sorgulanıyordu.

Kalben, Instagram hesabından bir açıklama yayınladı ve bundan böyle Tatlıses’in şarkısını konserinde söylemeyeceğini duyurdu.

O açıklama şöyleydi:

“Bir oğlanı tavlamak için arkadaş arasında birkaç kere söyledim bu şarkıyı. Sözlerini yanlış biliyordum uzunca zaman.

'Ben' üzerinden söylemek daha doğru geliyordu gönlüme sorumluluk yüklemek yerine.

Oğlan gitti, arkadaşlar kaldılar. Müzik yoluna uzandığım ilk konserlerimden birine geldiler ve ‘haydi, söyleeee' diye tempo tuttular.

Mitanni'deydik. Hatta Ferdi Tayfur'dan Çeşme'yi de istediler de ben çalmamıştım. Gülüşmüştük. Konser kaydını birileri ‘internete koydu'; sonra birileri ilk albümüm sadece benim söz ve müziğimden ibaret olsun isterken stratejik ve toplumsal olarak onca tuhaflığımın (çorap, taşikardi, mitoz mayoz ve nicesi) arasına bir ‘uzlaşma' şarkısı olarak Haydi Söyle'yi ekledi.

Ben de girdim, saygın bir ustamın ödünç gitarıyla çaldım, söyledim. Birkaç ‘take' (kayıt) ve hoop, tamam. Ne de olsa söyleyebiliyorum şarkıyı, dert değil.

Prodüksiyonlar istemem, aman. Kalsın klarnet, keman. En azından sadeliği koruyalım da şaklaban olmayayım.

‘GÖZLÜKLÜ FEMİNİST OLDUĞUMDEN ÇELİŞKİ DOĞUYOR’

Şarkının sahibi düşünülünce ben gözlüklü feminist olduğumdan bir çelişki doğuyor. Konserlerde şiddetsizliğe davet ediyorum şarkı yoluyla.

Ölümden dönmeden ve sevdiklerimizi kaybetmeden öğrenmemiz ümidiyle şiddetsizliği. Sonrasında bir reklam var. Sağlık sigortası ve beni sigortalamadılar :) Sağ olsunlar. Ne gerek var.

Rahmetli annemden emekliyim, MSG de halletti sonradan zaten bir tur daha. Kararlarımda kendime ‘büyüklerim' kadar güvenmedim diye; yazdığım şarkıların önüne geçti diye, beni kitlelere tanıtırken hep yapmam gereken bir harekete, göreve döndü diye; yediden yetmişe herkesi yakalamak için daha iyisini kendim yazamadım diye; bir cover ile ‘kavırdan başka nesi var yeaa?' dendi diye insanca kibirlendim, dargınlaştım ve sonunda öfkelenmeye başladım.

Artık sizinle paylaşmazsam çatlayacaktım. Konserlerde iki-üç ‘cover'ımızdan birini bağırarak istek yapan ve beni Haydi Söyle ile tanımayı, tanımlamayı seçen değerli dinleyicilerimize bundan sonra hiçbir yanıt vermeyecek; ricayı kırmamak adına konser akışımı bozmayacak; bir şarkıyı söylemek zorunda hissetmeden özgür takılacağım. Dilerim müziğime bağlılığıma ve özgür kalbime değer verir; bana el verirsiniz baskısız, öylece. Dökmem gerekiyordu, dilerim hafiflerim. Umutla.”