HEY Dergisi yayın hayatına başladığında ‘Yılın Müzik Oskarları’ adı altında başlattığımız anket çok kısa sürede büyük ses getirmiş, müzik dünyasının sonucu en çok merak edilen yarışmalarından biri olup çıkmıştı..

HEY okurlarının oyları ile birinci seçilen şarkıcı ve gruplar daha sonra İstanbul, Ankara, İzmir, Adana gibi büyük şehirlerimizde düzenlediğimiz dev konserlerde HEY okurlarının karşısına çıkmaya başlamıştı..

Hiç unutmam; ilk Yılın Müzik Oskarları Ödül Dağıtım Konseri spor ve Sergi Sarayı’nda yapılmıştı.. Ödül kazanan sanatçılar arasındoa sadece iki kişi yoktu.. Yeni birleştiği Moğollar’la Paris’te müzik çalışmalarını sürdüren Barış Manço.. Ve hiçbir mazaret belirtmeden gelmeyeceğini söyleyen Gönül Yazar..

Spor Sergi’nin kapısına da bir not asmıştık: ‘Bu iki sanatçıyı dinlemek için gelen okurlarımız varsa, gişeye gidip biletlerini geri verebilirler..’

Binlerce seyirciden sadece 2 (yazıyla iki) kişi biletini iade etmişti..

Yıllar ilerledikçe Pop Müzik önce hastalandı.. Sonra can çekişmeye başladı.. Yoğun bakıma alındığı dönemlerde ‘Doktor’ olduğunu söyleyen Arabesk’in Müzik Hastanesi’nin altını üstüne getirmesi sonucu çıkan tatsız durum; ‘Yılın Müzik Oskarları’nın da ipinin çekilmesi anlamına gelmişti.. Ve çektik de!

HEY’i neden kapattık sanıyorsunuz?.. İşte bu Müzik Hastanesi’nde ona özel bir oda bulamadığımız ona gereken ilaçları veremediğimiz, gereği gibi bakımını yapamadığımız için..

HEY’i kapatmaya karar vermemiz çok kısa sürede müzik dünyasında bomba gibi patladı.. Okur arıyordu, sanatçı arıyordu, plakçı arıyordu ‘Lütfen şaka yaptık deyin’ diyorlardı.. Hatta nurlar içinde yatsın sevgili Cem Karaca, telefonla aramış ve aynen şöyle demişti: ‘Kararınızı değiştirmediğiniz takdirde, Cağaloğlu meydanına çıkıp HEY’den kazandığım bütün ödüllerimi yakacağım..’

HEY kapandı ama Cem Baba, ödüllerini yakmaya kıyamadı elbette..

Gelelim bir başka Kral’a.. Kral TV’ye.. Orada da yıllardır sonucu merakla beklenen Kral TV Müzik Ödülleri artık verilmeyecekmiş.. Sevgili Cengiz Semercioğlu’nun (Kelebek) yazısından öğrendim sizlerle paylaşmak istedim..

O yıllarda bir Kral TV gerçeği ortaya çıktı.. Bu kanalda klibi yayınlanmayan bir şarkıcı, ‘Klibim henüz yayınlanmış sayılmaz’ diyordu.. Önceleri sadece klip yayınlayan sonra Genel Müdürü Sayın Mehmet Akbay (Nam-ı diğer Gezegen Mehmet) ile büyük bir atağa geçip, gerçek bir müzik kanalı olma hüvviyetini kazanan Kral TV’nin ‘Kral Müzik Ödülleri’ de müzik doünyasının en prestijli ödüllerinden biri olup çıkmıştı..

Genel Müdür Mehmet Akbay diyor ki:

21 yıllık Kral Müzik Ödülleri’ni ilk kez geçen yıl tören yapmadan dağıttık.. Bir Allah’ın kulu da çıkıp niye diye sormadı.

Bunun sorumlusu sanatçılar ve müzik sektörüdür.. Ödül alanlar gelmemeye başladı, ödül alamayanlar ‘niye gideyim ki’ dedi..

Çok geniş bir yelpazede verdiğimiz ödüllerden sonraki yıllarda Türk Müziği, Halk Müziği, Arabesk ve Fantezi ödüllerini çıkardık.. Kimse de çıkıp ‘Nerede bizim ödüller’ demedi..

Ödülleri sadece Pop Müzik dalında veriyorduk ama yeni çıkan şarkıcı, topluluk ve şarkı sayıları o kadar düşmüştü ki! Sonunda Kral TV Müzik Ödülleri, son nefesini verdi..

Kına yakın hanımlar, beyler..

SİKENCEBİN ŞERBETİ.. MEVLANA.. TEBRİZLİ ŞEMS..

Yaşadıkça daha neler göreceğiz tanrım.. Şu meşhur yararlı otların akla hayale gelmedik isimler taşıdığını bilirdim de.. Sikencebin otunu ilk kez Kanal 360’da bizim Alişan’la Çağla Şıkel’in programına katılan.. Kadıköylü Şerbetçi Ustası Ali Güler’den duydum..

Mübarek Ramazan günü.. ‘Sikencebin’ şerbetinin yararlarını öğrendim.. Elma sirkesi, çiçek balı, nane ve çeşitli baharatlardan oluşan şerbetin 1000 yıllık geçmişe sahip olduğu iddia ediliyor. Mevlana Celaleddin Rumi bu şerbeti şifalı olduğuna inanarak çok sever ve içermiş. Ülsere ve migrene iyi geldiği söylenen şerbetin anti oksidan özelliği sayesinde kanserle savaştığı diğer söylenenler arasında..

Merak Ettim 1: Kısaca ‘Sirkeli Bal Şerbeti’ olarak da bilinirmiş. O zaman programda neden ‘Sikencebin’ aşağı ‘Sikencebin’ yukarı bu isimle anıldı?

Merak Ettim 2: Malumunuz; Oscar ödüllü ‘Gladyatör’ün senaristi Devid Franzoni, Mevlana’nın hayatını sinemaya taşımaya hazırlanıyor.. Sikencebin şerbeti, bu filmde de kullanılacak mı?.. Mevlana’yı ve en yakın arkadaşı Tebrizli Şems’i acaba kimler canlandıracak?

Hulusi Paşa: Aman adamın başına ne gelirse ya meraktan ya.. Neyse.. Tövbe tövbe! Meraklarımı geri aldım..

SÖYLE MUSTİ; SORBE NEDİR?

Bir süredir ekranlarda Mustafa Sandal ve eşinin oynadıkları bir reklam filmi izliyoruz.. Bir ‘sorbe’ aşağı ‘sorbe’ yukarıdır gidiyor.. Merak ettim araştırdım, buyurun size sorbe:

Sorbe kelimesi İtalyanca "Sorbetto" kelimesinden geliyor. Türkçe'de şerbet anlamına geliyor. Sorbe: Dondurmaya benzeyen yumurta ve süt olmadan sadece meyve suyu ve meyve püresiyle yapılan soğuk yenen bir tatlı.

Sorbe genelde yemeklerden önce yeniyor. Yemeklerden önce yenmesinin amacıda damak tadını nötrlemek. Sorbeler daha çok yazlık tatlı olarak tercih ediliyor. Sorbe'nin dondurmadan farkı ise; sorbenin içinde süt ürünleri ve yumurta olmaması ve dokusunun kristalleşmiş olması.

KOCİŞ NEDİR LEN?

Hafta sonu ekranının sevimli habercisi Murat Güloğlu, Fox TV’deki ‘Çalar Saat’te bir yandan haberleri yorumlarken, blir yandan da gelen okur (izleyici) mesajlarını okuyor.. Ablanın biri aynen şöyle yazmış:

-Sizi keyifle izliyoruz.. Kocişime de burnadan selam gönderiyorum..

Bizim murat bi kükredi:

‘Kociş nedir kardeşim, aslanım de.. Kaplanım de..’

Hakkaten ya; kıociş nedir ey hanımlar?

HINCAL ABİ’Yİ ŞAŞIRTAN 2 CD

İki CD dinledim arka arkaya.. Beni şaşırtan iki CD.. Birincisi, oyuncu olarak tanıdığımız Bergüzar Korel’in albümüydü.. Öteki, müthiş bir ses yeteneğine sahip Cem Adrian’ınki..

Ben şaştım, siz de şaşacaksınız..

Bergüzar’ın albümüne bayıldım, tekrar dinledim. Hala arabamın setinde.. Cem’inkine bir defa tahammül edebildim ancak.. Hıncal Uluç (Sabah)