Sevgili Şengül Balıksırtı’nın Sabah ek yayınlar yayın yönetmeni olmasının ardından Günaydın’da –dolayısıyla Sabah’ta- magazin sorumlusu olan sevgili Sinan Özedincik, dost acı söyler..

İki gün üst üste Sabah’ta tanık olduğum magazin hataları bu köklü gazetemize yakışmadı..

Varan 1: Gülden Karaböcek sahneye dönüyor başlıklı haber (23 Eylül Pazar Sabah 2. Sayfa).. Allah Allah; sevgili Gülden sahneleri hiç bırakmadı ki.. Bırakılmayan bir şeye nasıl dönülür.. Hemen haberi okumaya başlıyorum.. Efendim; sahnelere dönen Gülden değil, sevgili Neşe Karaböcek hanımefendi imiş..

Varan 2: Dualar Zeki Müren İçin başlıklı haber (24 Eylül Pazartesi Sabah 2. Sayfa) ‘.. Sahnede hayatını kaybeden Zeki Müren..’ cümlesini okuyunca duruyorum.. Ben mi yaşlanıyorum da bazı haberleri karıştırıyorum yoksa bu haberi yazan kardeşim mi yanılıyor..

Öyle ya Zeki Müren, TRT İzmir Televizyonu stüdyolarında son nefesini vermedi mi?.. Verdi.. Arşivime dalıyorum.. Evet ben haklıyım..

Lütfen biraz daha değil çok dikkat sevgili Sinan.. Sinek küçük diyeceğim ama küçük müçük değil eşek arısı kadar..

+ + +

UÇLER SAYLAM.. KİRİK YOK.. Bunu yazan Tosun gibi oldu ama.. Elbette ki doğrusu ‘Uçlar sağlam, kırık yok..’ ama söyleyen Inna olunca telafuz da böyle oluyor işte.. Türk müzikseverlerinin de yakından tanıdığı Inna, bir şampuan reklamı için geçmiş kameraların karşısına.. Ortaya da bu cümle çıkmış! Ne yani pek çoğumuz hala yabancı biriyle konuşurken ‘Ben var Türk olmak’ anlamına gelen cümleler kurmuyor muyuz? Kuruyoruz.. O da kurmuş.. Üstelik bunun için tonla da para almış.. Eee at binenin..

+ + +

BİRCAN HUUUUU TARKAN BABA OLDU! Beyaz TV Söylemezsem Olmaz’da söz Tarkan’ın babalığından açıldı.. Evladı için konserlerini iptal ettiği, karısı rahat etsin diye üç bakıcı tutulduğu anlatıldı.. Ve Bircan kızımız günün bombasını patlattı:

-Hayırlısıyla bir baba olsun da..

Huuu.. Bacım.. Tarkan 13 Temmuz’da bir kız evlat sahibi oldu.. Senin aklın nerelerde bakiiiim! Bu haberi atlamak senin gibi kuş uçsa haberi olan cevval bir televizyoncuya hiç yakışmadı..

+ + +

BİRCAN HUUUUU JR, DALLAS’AYDI! Beyaz TV Söylemezsem Olmaz’da Bircan kızımız döktürmeye devam ediyor.. Bu kez de Ece’nin 70’li yılların çok sevilen bir dizisinden söz etmesi üzerine bombayı patlattı:

-Hımmm JR’lı olan di mi?

Değil be gözüm değil.. Nihat ne güzel bunları toparlıyordu, o da gitti kızlar meydanı boş buldu.. Ama o meydanda Hakan Ural’la Melekleri, Kadınlar’ın 4 tanesi de var.. Seyirci bir kaydı mı?.. Sabun köpüğü gibi gider valla.. Bakakalırsınız..

+ + +

O GAZETECİNİN OYUN GÜCÜNE BEN DE HAYRANIM!

Hıncal Abi, ‘Bir resim’ başlıklı yazısında bir gazeteci-haber spikerinden söz eti.. İsim vermeden.. Önce Hıncal Abi’nin yazısını bir okuyalım:

“15 Eylül Milliyet, pazar eki.. İnternete girin "Bir film çektim hayatım değişti" başlıklı yazıyı bulun. Orda bir resim var. Yan yana iki kadın. Biri sinemacı.. Konu o..

Öteki gazeteci.. Sinemacıyla röportaj yapmış.

İki kadından biri doğal haliyle öyle duruyor. Öteki ful makyaj..

Özel tasarım bir kıyafet ve de nasıl poz vermiş..

Hangisi, hangisidir sizce?.

Özel makyaj, özel giyim ve özel poz, gazeteci olanda iyi mi?.

Sinemacı olan, gelecek filminde bu "Çok özel gazeteci"ye başrol verirse şaşmam..

Neden mi?.

Bu akşam Kanal D Anahaber'e bakın. O gazetecinin oyun gücü(!)ne de hayran olacaksınız..”

Yazının daha ikinci satırında kim olduğunu anlamıştım.. Kanal D, el değiştirince Ahmet Hakan’ın yerine getirilen ‘güzel’e ben de hayrandım.. Hem de onu gördüğüm anda kanal değiştirecek kadar..

Bir havalar bir kendini beğenmeler.. Üstelik kimi kelimeleri söylerken ‘tısss’ sesi çıkarmasına rağmen..

Evet; yorumda adı geçen sinemacı; Andaç Haznedaroğlu, spiker gazeteci ise Buket Aydın.. Eeee hanım gazetecilerimizin konuklarıyla artık yatakta röportaj yapmaya başladıkları bir zamanda.. Buket Aydın’ın aşırı süsüne de ses çıkarmamalı bence..

+ + +

BEBEĞİMMM YAVAŞ DEDİM YAVAAŞŞ…

Ahmet Bey; akşam akşam yorgun argın işten eve döndü.. Tek eğlencesi; televizyon.. Açma düğmesine bastı.. Ses gelmeye başladı ancak görüntü yok.. Duydukları aynen şöyleydi:

Kadın 1: Hadi vuuur aşağı doğru aşağı doğruu… Offf ya vuramıyorsun…  

Kadın 2: Aşkımmm yukarııı.. Aferin şimdi solaaa.. Sağa sağaaa… Boşa atma isabetli at.. Yukarıııı.. Ya ne biçim atıyorsun… Boşa atmaaaa diyorum napıyosun sen hadiii.. Boşa attıklarını dolu atsaydın şimdi iş bitmişti..

Erkek 1: Bebeğimmm yavaş dedim yavaaşş… Dediğimi yap… Aşkım niye hızlı gitmiyorsun niye yavaşsın.. Denge dengee… Dön dönn dönn şimdi yavaş bebeğim.. Gel bana doğru.. Ayağını çek.. Yavaş yavaş.. Oraya bakma bana bak aşkım.. Gel hemen geeellll.. Şimdi indir.. Bu işte buuu. Bravooo…

Erkek 2: Sakin sakin gülümm.. İki ayağınla hadi. Hadi kendini göster bana.. Evet evet muazzam… Hadi karıncam benim..  Hadi bebeğim beni gücendirme.. Çok iyi çok iyi devam et.. Bebeğim yavaş ol nooolur..

‘Aman Tanrım’ dedi Ahmet Bey ‘Neler duyuyorum neler! Yoksa bizim ergen biz işteyken başka kanalları mı kurcaladı?.. Allah’tan görüntü yok, hemen kapatayım..’

Kapattı..

Kapatmasa.. Görüntü gelse.. Yukarıdaki seslerin Fox TV’de İlker Ayrık’ın sunduğu Yaparsın Aşkım yarışmasında yarışmacıların, yarışırken çıkardıkları sesler olduğunu anlayacaktı..

+ + +

İLKER, İLKER’E KARŞI!

11 Eylül Salı, Saat 21.00

Show TV’de baş rollerinden birinde İlker Ayrık’ın oynadığı Çakallarla Dans 3 – Sıfır Sıkıntı filmi var..(Show TV)

Aynı dakikalarda tam karşısında Fox TV’de Yaparsın Aşkım..

Ertesi gün merakla reytinglere bakıyorum..

Çakallarla Dans 8. olmuş.. Yaparsın Aşkım 4.

İlker, tek başına çakalların hakkından gelmiş.. Helal olsun..

+ + +

LÜTFEEEEENNNN… ÇOK RİCA EDİCEM!

Zuhal Topal: Yemek yerken ağzını şapırdatma.. Gülme ‘sahneleri’nde samimi ol.. Güya çok şaşırtan bir durum olunca da gözlerini kapatıp, o sırada yanında olan kaynananın omzuna yatmaktan vazgeç.. Hiç sempatik değil..

Ece Erken: Şarkı söyleme.

İlker Ayrık: Efemine hareketlerden kaçın.. Sahi sanırlar.. (yalan mı?)

Fatih Ürek: Efemine hareketlerden kaçın.. Sahi sanırlar.. (kim güldü?)

Hakan Ural: İkide bir dilin çıkart anasını satiim.. ‘Neden dilini çıkartıyorsun’ diyenlere inat..

Derya Tuna: Ekipteki görevinin ‘yemek denetçiliği’ olmadığını göster.. Biraz yorum yap..

Seda Akgül: Aklının TV8’de kaldığını artık belli etme.. Çünkü çoktaaan yerine birileri geldi bile..

İsmail Küçükkaya (Fox TV): Kabul et, kitap kapağı göstermekle kitap tanıtımı olmuyor.. Bir çaresi vardır elbet!! Malum; demokrasilerde çareler tükenmez.