Merhabalar,
Bu hafta 3 Türk 5 Yabancı olmak üzre 8 yeni film ile haftayı açıyoruz.
Vizyon Nisan 1 de şaka gibi yani..
Her zaman olduğu gibi yine konusu enteresan bir filmi sizlere anlatmak istedim..
MY BAKERY İN BROOKLYN – BİR DİLİM AŞK
My Bakery In Brooklyn filminin hikayesi filmin yönetmenliğini üstlenen Gustavo Ron tarafından kaleme alınmış.
Gustavo Ron’un yönetmen koltuğunda oturduğu ''My Bakery In Brooklyn'' (Bir Dilim Aşk) filmi küçük yaşta iyi bir dostluk kurmuş iki kuzenin hikayesini ele alıyor.
Filmde Aimee Teegarden ve Blanca Suarez başrolleri üstleniyor
Vivien (Aimee Teegarden) ve Chloe (Krysta Rodriguez) çocukluktan beri hiç ayrılmamış kuzenlerdir.
Birden vefat eden halaları Isabellle’in mirası Boulangerie her ikisine kalır.
Dükkanı işletmek için birbiri ile yarışa giren bu iki kuzenin tamamen bir birine zıt yaşam ve hayat görüşleri vardır.
Avrupa seyahati hayallerini erteleyen Vivien işleri daha geleneksel yollarla, dükkanın daha önceki çizgisini sürdürmesinden yanadır.
Bir televizyon programında şefin asistanlığını yapan Chloe ise daha modern dokunuşlar arayarak, çalıştığı popüler restoranın da etkisiyle her şeyi yenileme taraftarıdır.
İkili arasındaki çatışma giderek artarken Boulagerie adındaki bu küçük dükkanın bir hayli borç batağında ve haciz ihtimalininin de var olduğunu öğrendiklerinde, Vivien ve Chloe rekabet yerini dayanışmaya bırakır.
İkilinin tek amacı batmak üzere olan aile mirası dükkanı kurtarıp hayatına devam etmesinin sağlamak olacaktır.
Demek ki ne yapıyoruz?
BENİ OKUMADAN SAKIN SİNEMAYA GİTMİYORSUNUZ.
Sevgisiz, Sinemasız ve beni takipsiz kalmayın
1 NİSAN / 08 NİSAN 2016 HAFTASININ EN İYİ 2 FİLMİ
YİTİK KUŞLAR – LOST BİRDS - TSHNAMINERY
Bebek Arnavutköy’den çocukluk arkadaşım Yetvart Perdeci’nin oğlu olan Senarist Yönetmen Aren Perdeci’yi sayfamda ağırlamaktan ap ayrı bir zevk alacağım.
Aren Perdeci daha önceleri Yanlış zaman yolcuları adlı ilginç filmiyle dikkat çekmiş.
8 Sene aradan sonra Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün katkılarıyla, yapımcılığını Kara Kedi Film’in yaptığı, yönetmenliğini ve senaristliğini Aren Perdeci ve Ela Alyamaç’ın üstlendiği Yitik Kuşlar filmi Ermeni tehcirini anlatan Türkiye’de çekilmiş ilk uzun metrajlı film olma özelliğini taşıyor.
Filmin başrollerinde Heros Agopyan ve Dila Uluca Takkuhi Bahar ve Ahmet Uz bulunuyor.
Bu arada Filmin Masalsı Fragmanı tam 113 ülkede seyredilerek rekora koşuyor..
Yitik Kuşlar, 1915'te yaşananları ele alıp Türkiye'de çekilen ilk film olma özelliğini taşıyor.
Yitik Kuşlar’ın çocuk oyuncuları Dila Uluca ve Heros Agopyan bir sene süren bir araştırma ile bütün Türkiye’den gelen çocuklarla yapılan deneme çekimlerinde 520 çocuğun arasından seçilmişler.
Filmde kullanılmak üzere 1000 parçaya yakın kostüm dikilmiş.
Kostümlerin hepsi beş senelik araştırma sonucunda bulunan fotoğraflardan bire bir dikilmiş.
Film hikayenin gerçekliliğinden dolayı kış ve yaz aylarında iki bölüm olarak çekilmiş.
5 senelik bir çalışma sonucu çekilen Yitik Kuşlar iki seneyi aşkın bir ön hazırlık bölümü olmuş..
Biliyorum kolay değil nedense bütün Ermeni arkadaşlarımın içinde bir soru işareti olan bu olaylar hep vardır.
Pariste hangi Ermeni bakkalına gitseniz hepsi türkçe konuşur oysa hepsi Türkiyeden gelmedirler ama hepsinin duvarlarında 1915 i unutma yazar..
Bu nasıl bir acıdır ki unutulması asla istenmemektedir..
Ve her çocuk da bu geçmişteki yaşanan acı ile büyütülür..
Sevgili Aren de yine o yılları araştırıp kaleme almış ve çekmiş..
İnanın hiç nefes almadan seyrettim göz yaşlarım sel oldu tarihi belgesel tarzında konulu bir film olmuş aslında tüm olaylar o yıllarda yaşananlar..
Her şey o kadar orjinal ve aslına o kadar uygun ki anlatamam..
Yapmacık şive olmasın diye isimli sanatçılar yerine Ermeni arkadaşlar oynamışlar böylelikle Tam bir Ermeni Türkçesi ile konuşulmuş.
Çekimler, manzara, ışık hepsi harika, bazı yerlerde natürellikten çıkılsa da bütün olarak seyrettiğinizde, film olarak inanın tek kelime ile müthiş.
Aren aferim sana evlat..
Filmin konusu;
Yıl 1915. Anadolu’da bir Ermeni köyünde, varlıklı bir ailenin çocukları olan (Dila Ulucan) Maryam ve (Heros Agopyan) Bedo’nun en büyük tutkuları besledikleri kuşlardır.
Çocuklar bir gün ormanda küçük mavi bir kuş bulurlar ve adını Baçik koyarlar Baçik ermenice de öpücük demektir.
Maryam ve Bedo bir sabah annelerinden habersiz Baçik’e bakmak için evden kaçarlar.
Gizli güvercinliklerinden döndüklerinde ev bomboştur.
Köyde de kimsecikler kalmamıştır ve köy adeta hayalet bir köye dönüşmüştür.
Artık çocukları zorlu bir macerada beklemektedir, acaba kaybettikleri ailelerine kavuşmaları mümkün olacak mıdır?
Düşünsenize evden kaçıyorsunuz kuşunuza bakmak için ve geriye dönüyorsunuz ki her yer talan edilmiş ve köyde kimse yok..
Üstüne üstlük tüm evler yerle bir edilmiş, ve kimsecikler kalmamış.
Yapacak hiç bir şey yoktur korku tavan yapar ama allahtan iki kardeştirler el ele tutuşurlar kuşlarını da yanlarına alarak ailelerini bulmak üzere uzun bir yolculuğa çıkarlar..
01 NİSAN itibarı ile sinemalar da,
Hepinize iyi seyirler,
Fragman >>
DELİORMANLI
Başrollerini Sarp Levendoğlu, Birce Akalay ve Gürkan Uygun'un paylaştığı
Filmin yönetmen koltuğunda Murat Şeker oturuyor,
Senaryo Murat Şeker ile Ali Tanrıverdi'nin imzasını taşıyor..
İçinde aşk ,dram ve aksiyon barındıran çok iyi bir dövüş filmi.
Eğer iyiler, kötüler kadar cesur olursa, bu dünya o zaman değişir
Bir boksör ve bir gazetecinin yaşadığı sıradışı AŞK hikayesi“
Ancak bu aşkın en büyük sürprizlerinden biri de ihanet!
Gerçek aşk mı, yoksa ihanet dolu sahte bir yakınlaşma mı hep birlikte göreceğiz."
Filmin konusu;
(Sarp Levenndoğlu) Savaş Türkyılmaz, “Deliormanlı” lakaplı, Avrupa şampiyonu milli bir boksördür.
Karısı öldükten sonra ringleri bırakan Deliormanlı, ortadan kaybolur.
Annesinin tedavi masraflarını karşılamak için ringlere geri dönme kararı alan Deliormanlı’nın yolu, kendisiyle röportaj yapmak isteyen ünlü televizyoncu (Birce Akalay) Hülya Yiğit ile kesişir ve birbirlerine aşık olurlar.
Hülya, Savaş’ın hayat ile arasına ördüğü acı duvarları yıkan nefes, düştüğü yerden ayağa kaldıracak “yardım eli” olmuştur.
Yaşadıkları sıradışı aşk hikayesinin gölgesinde, büyük final maçına hazırlanan Deliormanlı ve Hülya’nın bu yoldaki en büyük engeli ise ünlü menajer ve mafya babası (Gürkan Uygun)Tahsin Kara’dır.
Ayrı amaçlar için aynı yola çıkan ikiliyi, aksiyon, dram ve aşk dolu bir macera bekliyordur.
01 NİSAN itibarı ile sinemalar da.
Hepinize iyi seyirler
Fragman >>
01 NİSAN / 08 NİSAN 2016 ARASI SİNEMA VİZYON TAKVİMİ
01 NİSAN
BİR DİLİM AŞK – MY BAKERY İN BROOKLYN
Yönetmen: Gustavo Ron
Oyuncular: Aimee Teegarden, Krysta Rodriguez
CLOVERFİELD YOLU NO:10 – 10 CLOVERFİELD LANE
Yönetmen: Dan Trachtenberg
Oyuncular: Mary Elizabeth Winstead, John Goodman
DELİORMANLI
Yönetmen: Murat Şeker
Oyuncular: Sarp Levendoğlu, Birce Akalay
KARTAL EDDİE – EDDİE THE EAGLE
Yönetmen: Dexter Fletcher
Oyuncular: Taron Egerton, Hugh Jackman
SAVVA KÜÇÜK SAVAŞÇI – SAVVA SERDTSE VOİNA
Yönetmen: Maksim Fadeev
Oyuncular: Maksim Chukharyov, Konstantin Khabenskiy
SOMUNCU BABA: AŞKIN SIRRI
Yönetmen: Kürşat Kızbaz
Oyuncular: Furkan Palalı, Gürkan Uygun
SUİKASTÇI – NİE YİN NİANG
Yönetmen: Hou Hsiao-Hsien
Oyuncular: Shu Qi, Chang Chen
YİTİK KUŞLAR
Yönetmen: Aren Perdeci, Ela Alyamaç
Oyuncular: Heros Agopyan, Dila Uluca