Merhabalar,
14 / 21 Şubat 2020 haftasını 9 film ile açmaktayız bunlardan 5 tanesi yabancı diğer dördü Türk.
Yine oldukça iddialı filmlerin var olduğu bir hafta. Biritish Academy of Film and Television art BAFTA, Golden Globe Awards, Grammy Awards, derken 92. Academy Awards OSCAR Ödülleri de nihayet sahiplerini buldu
Los Angeles’teki Dolby Tiyatro’sunda kırmızı halı geçidi sonrası Oscar kazananları
açıklandı.
Güney Kore yapımı PARASİTE En iyi Film, En iyi Yönetmen (Bong Joon Ho) En İyi Uluslararası Film ve En iyi Orjinal Senaryo ödüllerini kazandı.
6 Dalda aday olan ve 4 ödül kazanan Parasite ilk kez İngilizce olmayan bir film olarak En iyi Film Seçilmesiyle Oscar tarihine geçti.
En İyi Kadın Oyuncu, Renee Zellweger (Judy)
En İyi Erkek Oyuncu, Joaquin Phoenix (Joker)
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu LAURA DERN (Marriage Story)
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu BRAD PİTT (Once Upon a Time Hollywood)
Daha önce 12 yıllık Esaret filmiyle yapımcı olarak Oscar kazanan PİTT oyunculuk dalında ilk Oscar’ını da almış oldu.
Aslında bu ödüllerin üst üste olması Oscar’ın gerçek anlamını yitiriyor çünkü “Çarşamba’nın geleceğini Perşembeden anlarız” lafı var ya aynen öyle oluyor.
Tek sürpriz benim için ödüle doyan 1917 oldu.
Yani aşağı yukarı kimlerin alacağını biliyorduk.
14 Şubat Sevgililer Günü geldi çattı bile dilerim herkes evli, bekar. seven sevmeyen, herkes ama herkesin yüreğine merhamet ve gerçek sevgi dolmuş olsun.
Alınacak yeni evlilik teklifleri hediyeler ve güzel geçen bir akşamın ertesi dilerim herkes istediğine sahip olmuş olarak uyanır.
Mutlu sevgililer gününüz olsun..
Havalar çok soğuk lütfen sokaktaki canları unutmayın..
Hayat paylaştıkça güzel.
Hepinize iyi seyirler ve iyi haftalar,
1- MASALLARDAN GERİYE KALAN ★★★★ TÜRKİYE, Romantik
Masallardan Geriye Kalan, üniversitede doçent olan bir adam ile yüksek lisans öğrencisi bir kız arasında yaşanan aşkı konu ediyor.
Evren ve Hece arasında beklenmedik bir zamanda, hızla gelişen aşkı konu edinen filmde, öğretim görevlisi Evren ile Yüksek liisans öğrencisi Hece arasında hiç beklenmedik bir zamanda hızla gelişen bir aşk filizlenir
Kimi zaman mutlu ve coşkulu, kimi zaman hüzünlü ve yorucu dönemlere sahne olan bu aşk iki tarafın adeta birbirini anlama serüvenine dönüşür.
Mutlu olma ve mutlu etme isteği, fedakarlık ve karşılıklı anlayış arayışlarıyla film, aşkın karşı taraftan çok kişinin kenisiyle ilgili olduğunu gözler önüne seriyor.
Yönetmenliğini ve senaristliğini Mustafa Uğur Yağcıoğlu'nun üstlendiği filmin başrollerinde Özgür Çevik, İlayda Akdoğan ve Tuba Ünsal yer alıyor.
14 ŞUBAT itibarı ile sinemalarda,
İyi seyirler,
2- THE GENTLEMEN★★★★ ABD, Polisiye, Aksiyon
The Gentlemen, kurduğu suç imparatorluğunu bırakmak isteyen bir adamın hikayesini konu ediyor…
Film uzun bir zaman isim karmaşası yaşayıp durdu daha önce ismi Toff Guys olarak
açıklanan daha sonra Bush adını alan ve son olarak da The Gentlemen olarak değiştirilen
film Guy Ritchie imzası taşıyor.
Charlie Hunnam, Hugh Grant, Matthew McConaughey, Colin Farell, Henry Golding,
Jeremy Strong ve Michelle Dockery gibi isimlerin oyuncu kadrosunda yer aldığı film bir uyuşturucu baronunun hikayesi.
Londra’da kurduğu suç imparatorluğunu bırakmak isteyen Milyarder Mickey Pearson
(Matthew McConaughey), eşi Rosalind Pearson (Michelle Dockery) ile birlikte ailecek Amerika’ya dönmeyi planlar.
Kendisine yeni bir hayat kurup işlerini devretmek için ünlü bir milyarder olan Matthew ile anlaşmayı planlarken, bir yandan da gözü gibi baktığı arazilerini Coach (Collin Farrell) ve çetesinden korumaya çalışır.
Attığı her adımı takip eden özel dedektif Fletcher (Hugh Grant) ise Mickey’in çevirdiği
dolapları ortaya çıkarma peşindedir.
Bu sonu gelmeyen entrikalar ağında Mickey işin içinden sıyrılmak zorundadır acaba hayal
ettiği gibi işin içinden sıyrılabilecek mi?
14 ŞUBAT itibarı ile sinemalarda,
İyi seyirler,
BENİM BU HAFTAKİ FAVORİM; YENİ BAŞTAN–LA BELLE EPOQUE ★★★★FRANSA Romantik Komedi
Fransız oyuncu, oyun yazarı, tiyatro yönetmeni ve komedyen Nicolas Bedos’un ikinci filmi.
La Belle Epoque, Fransa, Prusya savaşının sonundan 1871, 1. Dünya Savaşı’nın
başlangıcına kadar yaşanan döneme denir.1871- 1914 Yani Osmalı’daki Lale Devrini andırır.
Döneme bu akımın merkezi olan Fransa'da Güzel Dönem anlamında La Belle Epoque deniliyordu.
Avrupa, Dünya Savaşı öncesinde telefon, telgraf, otomobil, sinema ve gramofon gibi buluşların hayatı kolaylaştırmasının yarattığı bir rahatlığın yanı sıra; sergiler, davetler,
balolar ve yeni sanat akımlarının revaçta olduğu bir bolluk bereket dönemi yaşıyordu.
Her ülkeden sanatçılar kendi ulusal izlerini taşıyan posterler basıyorlar, bunlar için de çeşitli ülkelerde organizasyonlar tertip ediliyordu.
Bu dönem yaşandığı zaman diliminde değil, savaşların yıkıma yol açtığı dünyanın ortak bir
özlemi olarak sonradan adlandırılarak incelenmiş bir dönemdir.
Bu dönemde sanat dalları gelişerek kollarına ayrılmış ve kadının toplumdaki yeri
belirginleşmiştir.
Film de o unutulmaz zamana geri dönme şansı bulan bir adamın hikayesini konu ediyor.
Altmışlı yaşlarında olan Victor, hayal kırıklığına uğramış bir adamdır.
Onun hayatı, Antoine adında bir girişimci ile tanıştıktan sonra bambaşka bir hal alır.
Antoine, Victor’a hayatının bir dönemine geri dönme fırsatı sunar.
Bu büyük fırsatı değerlendirmek isteyen Victor, hayatının en güzel dönemine, bundan tam
40 yıl önce hayatının aşkı ile tanıştığı güne geri dönmek ister.
Özel bir firmanın desteği ile o hayatının en anlamlı dönemi dediği 40 yıl öncesine, geri
döner.
Tabii tüm set ekibinin makyaj ve tarihçilerin yardımları ile.
Zamana geri dönebilmek ilk aşk ile beraber olmak valla hayali bile güzel mutlaka bu tatlı
Fransız komedisini seyredin derim.
Bu beyin ile 40 sene geriye gitmek müthiş olsa gerek.
14 ŞUBAT itibarı ile sinemalarda.
İyi seyirler dilerim.
Filmlerin kısaca konusu ve beğeni seçimlerime göre verdiğim yıldızlar sonrası,
Demek ki ne yapıyoruz?
Hemen biletimizi alıyoruz ammaaaaaa…
BENİ OKUMADAN SAKIN SİNEMAYA GİTMİYORSUNUZ
Sevgisiz, sinemasız, ve beni takipsiz kalmayın
14 / 21 ŞUBAT 2020 HAFTASININ DİKKAT ÇEKEN 2 FİLMİ
AĞIR ROMANTİK ★★★★ TÜRKİYE, Romantik Komedi
Film ayrı dünyaların insanları olan kadın ve erkeğin birbirlerine olan aşklarını konu etmiştir.
Senaryo bence mega kentlerde hali hazırda yaşanan imkansız aşklara benzemekte.
Oyuncu kadrosunda; Altan Erkekli, Durul Bazan, Funda Dönmez, Gazanfer Ündüz, Onur Tuna, Semra Dinçer, Sermiyan Midyat, Servet Pandur, Tuvana Türkay gibi isimler bulunmakta.
Onur Tuna’nın baş rolünü baylaştığı filmde kendisinin inanılmaz yükselişini görmekteyim.
Yasak Elma sonra Mucize Doktor derken merdivenleri hızla çıkmakta..
Dilerim dersini iyi çalışır ve şöhret sarhoşu olmadan zirveye çıkar.
İfadelerini birde botoks’lu gibi değil de daha doğal kullanırsa valla onu kimse tutamaz.
Filmin senaryo ve yönetmen koltuğunda Deniz Denizciler oturmakta.
Her genç kızın hayalidir beyaz atlı prens..
Konservatuvar öğrencisi Aslı, duygusal ve entel bir kızdır, babası Nejat bey üniversitede
arkeoloji profesörü olarak hocalık yaparken, annesi Nermin ise doktordur.
Bir dediği iki edilmeden büyütülen Aslı her genç kız gibi beklediği beyat atlı prensini o bir türlü bulamamıştır.
Bulamama sebebi her kızın kendi babasını rol model almasından kaynaklanmakta Nejat bey son derece kibar, duygusal ve tam bir centilmendir.
Sürekli eve çiçek ile gelen, mutfağa girip yemek yapmaktan gocunmayan annesine hep aşk dolu gözler ile bakan mükemmel bir eştir. Aslı bir gün Beyoğlu’nda yürürken kapkaça maruz kalır.
Bu olaya tanıklık eden Kerem ona yardım eder ve çantasını bularak Aslı’ya teslim eder.
Bu karşılaşma yeni bir aşk doğurur.
Ancak Kerem, ayrı dünyalara sahip olduğu sevgilisine kendisini bambaşka biri olarak tanıtır.
İnce zevkleri olan, bu romantik adam yalnızca filmlerde görebileceğimiz aşk sahneleri ile
Aslı’yı kendine iyice aşık eder çok ciddi, seviyeli, aşk dolu bir ilişkiyle devam ederken,
evlilik kararı alırlar…
Kerem anne ve babası ile gidip Aslı’yı ister, her şey masal gibidir…
Fakat madalyonun diğer yüzü farklıdır…
Finans uzmanı olarak kendini tanıtan Kerem ilişkide dürüst olmaz ve babasının en büyük kapkaç çetesinin başı olduğunu gizler.
Aslı’nın yanında iken tam bir evlenilecek adam portresi çizen Kerem, Aslı’nın yanından ayrılır ayrılmaz, suç makinesine döner.
Istanbul’da olup biten bütün gayrimeşru işlerde parmağı olan, herkes tarafından korkudan saygı duyulan Kerem, Aslı’nın bu durumu anlamaması için müthiş bir çaba sarf eder.
Ancak yaşananlar, onların en mutlu günlerinin akıllarından hiç çıkmayacak bir güne
kaçınılmaz sona dönüşmesine neden olur.
14 ŞUBAT itibarı ile sinemalar da,
İyi seyirler
Fragman >>
KÜÇÜK KADINLAR- LİTTLE WOMEN ★★★★ ABD, Romantik, Dram
Ayyyy çocukluğumun romanı ve filmini yeniden uyarlamışlar.
İlk olarak 1949 tarihinde vizyona girmiş ABD yapımı romantik film,
Dünya prömiyerini New York Modern Sanatlar Müzesi’nde gerçekleştirilmiş.
Film Amerikan Film Enstitüsü ve Time Dergisi tarafından 2019 yılının en iyi 10 filminden biri olarak seçilmiş.
Son zamanlarda seyrettiğim ve seyrederken benide içine alıp sürükleyen harika bir film.
Küçük Kadınlar, İç Savaş sonrası Amerika'da yaşamlarını sürdürmeye çalışan dört kız kardeşin hikayesini anlatıyor.
Meg (Emma Watson), Jo (Saoirse Una Ronan), Beth (Eliza Scanlen) ve Amy (Floance Pugh) birbirinden tamamen farklı karaktere sahip dört kız kardeştir.
Ailenin anne ve babalarını Laura Dern ve Bob Odenkirk, Laurie rolünde Timothee Chalamet ve kızların halasını ise Merly Streep canlandırıyor.
Çocukluk dönmelerini geride bırakıp kadınlığa geçiş süreçlerinde kardeşler türlü dertlerle boğuşur.
Babaları Amerikan İç Savaşı'na katılan dört genç kız, anneleri ile birlikte yaşam mücadelesi vermeye başlar.
Bu zorlu süreçte en büyük kazançları birbirlerinin yanında olmalarıdır.
Her türlü zorluğu birlikte göğüsleyen kardeşler bu süreçte asıl mutluluğun sevgi olduğunu anlar.
Louisa May Alcott’un klasikleşmiş romanından uyarlanan filmin yönetmen koltuğunda
Greta Gerwig oturuyor.
Gerwig’ın senaryosunu da kaleme aldığı filmin oyuncu kadrosunda Oscar ödüllü Emma Watson, 3 Oscar adaylığı bulunan Saoirse Una Ronan, yaşayan en büyük kadın oyuncu sayılan Meryl Streep ve 22 yaşında Oscar adaylığı kazanan Timothee Chalamet, ayrıca,
Bob Odenkirk, Florence Pugh, Laura Dern, Christopher Cooper, Ken Holmes, Jayne Houdyshell, Edward Fletcher, Adam Desautels, Tom Kemp, Eliza Scanlen, James
Norton, gibi isimler yer alıyor
Oyuncu kadrosuna baktığımızda yıldızlar geçidi gibi Hollywood’un son dönemde öne çıkan bu yeni uyarlamada kamera karşısında görmekteyiz.
Kısaca; Keşke hiç büyümesek hep küçük kalabilsek.
14 ŞUBAT itibarı ile sinemalarda
İyi seyirler
Fragman >>
14 / 21 ŞUBAT 2020 HAFTASINDA VİZYONA GİRENLER
AĞIR ROMANTİK ★★★★TÜRKİYE, Romantik Komedi
Yönetmen Deniz Denizciler
Oyuncular: Tuvana Türkay, Onur Tuna, Sermiyan Midyat
KİKİ – LANET-İ CİN ★★★ TÜRKİYE, Dram, Korku
Yönetmen Mustafa Miraç Kaya
Oyuncular: Mustafa Miraç Kaya, Elif Çapkın, Türkan Kılıç
KİRPİ SONİC – SONİC THE HEDGEHOG ★★★★ ABD, JAPONYA, Macera, Aile
Yönetmen Jeff Fowler
Oyuncular: Jim Carrey, James Marsden, Tika Sumpter
NASİPSE OLUR ★★★ TÜRKİYE, Romantik, Komedi
Yönetmen Selahattin Sancaklı
Oyuncular: Algı Eke, Burak Sevinç, Nur Sürer
KÜÇÜK KADINLAR- LİTTLE WOMEN ★★★★ ABD, Romantik, Dram
Yönetmen Greta Gerwig
Oyuncular: Saoirse Ronan, Emma Watson, Florence Pugh
MASALLARDAN GERİYE KALAN ★★★ TÜRKİYE, Romantik
Yönetmen Mustafa Uğur Yağcıoğlu
Oyuncular: Özgür Çevik, İlayda Akdoğan, Tuba Ünsal
THE GENTLEMEN ★★★★ ABD, Polisiye, Aksiyon
Yönetmen Guy Ritchie
Oyuncular: Matthew McConaughey, Hugh Grant, Charlie Hunnam
YENİ BAŞTAN – LA BELLE EPOQUE ★★★★ FRANSA, Romantik Komedi
Yönetmen Nicolas Bedos
Oyuncular: Daniel Auteuil, Guillaume Canet, Doria Tillier
AKILLI BALIK ★★★ ABD, Animasyon
Yönetmen June Taylor