Merhabalar,
Bu hafta 7 film ile vizyona merhaba diyeceğiz.
Bunlardan sadece 3’ü Türk diğer 4’ü ise yabancı..
Sizler için bu hafta kaleme aldığım Filmimizin adı SAVAŞ VADİSİ / HACKSAW RİDGE, Filmin senaryosu ise Andrew Knight ve Robert Schenkkan'a ait.
Filminin oyuncu kadrosunda Andrew Garfield, Vince Vaughn, Sam Worthington, Hugo Weaving, Luke Bracey, Teresa Palmer ve Rachel Griffiths gibi isimler yer alıyor.
Robert Schenkkan ve Andrew Knight’ın senaryosunu kaleme aldığı film, gerçek olaylardan derlenmiş ve “Desmond T. Doss” adlı bir sıhhiyeci er’in hikayesini anlatıyor.
İkinci Dünya Savaşı sırasında Amerikan Ordusu’ndan Medic Desmond T. Doss, Okinawa Savaşı’nda görev yaparken insanları öldürmeyi reddeder ve Amerikan tarihinin ilk Onur Madalyası’na layık görülen vicdani retçisi olur.
Film, bu tek bir kurşun sıkmadan 75'e yakın kişiyi kurtaran kahramanın hikayesini ele alıyor.
Tam on yıl aradan sonra, Usta oyuncu ve yönetmen Mel Gibson'ın çektiği savaş filmi.
Film barış yanlısı bir insanın savaşa karşı tek başına verdiği mücadele.
Filmin konusu;
Film, aslında gerçek ve sıra dışı bir olayı anlatıyor.
İnançlı bir Hristiyan ve Adventist olan Er Doss , Amerika Birleşik Devletleri nin İkinci Dünya Savaşına katılmasının ardından gönüllü olarak orduya yazılıyor.
Dini İnançları ve Düşünce Dünyası onu silah kullanmayı reddetmeye yöneltiyor.
Bu yüzden komutanlarının ve asker arkadaşlarının sert tepkilerine maruz kalıyor.
Askeri Mahkemeye bile çıkıyor.
İnançlarından taviz vermeyen Er Doss, sonunda savaşa sıhhiyeci olarak silahsız katılmaya hak kazanıyor.
Cepheye girdiğinde üzerinde silah taşımıyor ve savaştan tek bir kurşun bile atmadan üstelik 75 civarında kişiyi kurtararak ayrılıyor.
Böylelikle “Desmond T. Doss” Amerikan tarihinin ilk Onur Madalyasına layık görülen Vicdani Ret’çisi oluyor.
Bu savaşı silahsız ve sağ olarak bitiren Desmond Amerikan tarihinin en önemli barış mücadelelerinden birini veriyor.
Filmin kısa yazılmış hikaye sonrası için, demek ki ne yapıyoruz?
Hemen biletimizi alıyoruz ammaaaaaa…
BENİ OKUMADAN SAKIN SİNEMAYA GİTMİYORSUNUZ…
Sevgisiz, sinemasız, ve beni takipsiz kalmayın
25 KASIM / 2 ARALIK HAFTASININ EN İYİ 2 FİLMİ
YARININ ADI BAŞKA
Bir çobanın hayatının konu edildiği ve Türk-İran ortak yapımı olma özelliği taşıyan “Yarının Adı Başka” filmi
Türk ve İranlı sanatçıları ilk kez yan yana getirdi.
Filmin hikâyesi Vanlı yönetmen Mustafa Delazy’ye senaryosu da İranlı yönetmen Muharrem Zeynelzâde’ye ait.
Büyük bölümü Edremit ilçesinin Köprüler Mahallesi’nde çekilen filmin yönetmenliğini de yine Delazy ve Zeynelzade yaptı.
Filmin başrolünde Muharrem Zeynelzâde yer alırken, Türkiye’den de Volkan Keskin, Zelal Dere, Fırat Tanış, Metin Keçeci ve Selahattin Taşdöğen gibi oyuncular rol alıyor
Moharram Zeinal Zadeh, 1987 yılında Bisikletçi filminde başrol oynamış ve bu filmle birçok ödül almıştı.
Yarının adı başka filminin Bisikletçi filmi’nin devamı niteliğinde.
Filmin konusu;
Yaşlı bir Afgan bisiklet tamircisi, Nesim (Muharrem Zeynelzade), uzun zaman önce İstanbul'a yerleşmiş
Nesim’in oğlu yıllar önce İstanbul’a yerleşmiş ve burada yaşamaktadır.
Nesim, evlenmek üzere olan oğlunun, düğün öncesinde kayıp olduğu haberini alır ve oğlunu bulmak için yola koyulur.
Sınırda kaçak ve tehlikeli yollardan mültecilerle beraber Türkiye’ye giriş yapar.
Sınırda arkadaşlarını kaybeden Nesim Türkiye’de sınır köylerden birine sığınır ve burada çoban Mustafa ve Zelal’in aşkına şahit olur.
Nesim’in Türkiye’ye geldiğini duyan mafya bunu değerlendirmek ister ve Nesim’i yarışmaya sokmak için adamlarını Nesim’in peşine salar.
Çoban Mustafa bir yandan aşık olduğu Zelal’i korumaya çalışırken diğer yandan Nesim ve kötü adamlar arasında kalır.
25 KASIM itibarı ile sinemalar da,
Hepinize iyi seyirler.
Fragman >>
BANA GİT DE / TELL ME TO GO
Yönetmenliğini ve sanaristliğini Handan Öztürk'ün yaptığı dram yapımının yapımcılığını da Öztürk üstleniyor.
Filmin başrollerini ise Atiye Yılmaz, Tayanç Ayaydın, Seyyal Taner, Birsen Dürülü, Umut Oğuz, Rıza Sönmez, Kaan Yılmaz ve Kahtalı Hamido paylaşıyor.
BANA GİT DE Filmi, Urfa, Mardin, Elazığ, Tunceli, Adıyaman ve İstanbul’da çekildi.
Anadolu’yu baştan başa kat eden bu sürükleyici, sürükleyici olduğu kadar da heyecan yaratan filmin arka planında olağanüstü görüntüler ve müzikler yer almış.
Filmin konusu;
HAYATINI DEĞİŞTİRMEK İSTEYENLER İLLA BİR GÜN ÇEKİP GİDER!
BANA GİT DE! “BİR GÜN ÇEKİP GİDECEĞİM diyenlerin filmi diye başlık atmışlar..
Annesi ve babası yurt dışına işçi olarak gittiği zaman Ali (Tayanç Ayaydın) ile ablası Elif (İncinur Daşdemir)’i, babaanneleri ve dedelerine emanet etmiş, onlar da torunlarını, Doğu Anadolu’nun bir köyünde sevgiyle büyütmüşlerdir.
İlkokula kadar köyde büyüyen Ali henüz popüler kültürün yutmadığı bu ortamda kadim müzikleri, sesleri ve daha da önemlisi o sıcak insan ilişkilerini tanıyarak büyümüştür.
Ruhuna sinen bu tat ve müziğin yarattığı saf coşku, daha sonra İstanbul’un en iyi gitaristlerinden biri olan Ali’yi terk etmez.
Onun piyasa müziğinin bir parçası olmasını alttan alta engeller.
Hedefine ulaşmak bir yana, onun kendisini yuttuğunu, yok ettiğini fark eder.
Her şeyi arkasında bırakarak kendisini ve varoluşun anlamını bulmak için yollara düşer.
Ali’nin bu yolculuğu, varoluşunu ve hayatının müziğini bulmakla özdeşleşir.
Küçük iken ona “Eğer müziğe gerçekten ruhunu verirsen bir gün şarkının birinde Yaratılışın sesini duyar ve ölümsüz olursun” diyen babaannesinin sözleri yolculuğunun hedefini oluşturur.
Kaçışının ve arayışının iç içe geçtiği bu yolculuğun uzak bir durağında genç ve güzel Leyal (Atiye Yılmaz) ile karşılaşır.
Leyal ise Ali’nin tersine ünlü bir şarkıcı olmak için bu küçük kasabanın dar ve baskıcı hayatından kaçarak İstanbul’a ulaşmaya çalışan genç ve güzel taşralı bir kadındır.
Hayat Leyal’e çok şefkatli davranmamıştır.
Olağanüstü bir müzik yeteneğine ve ilahi bir sese sahip olan Leyal de hayat gailesi ve maço kültürün gölgesinde kaybolma endişesi taşımaktadır.
O da bu makus kaderini değiştirmek ve yeteneklerinin peşinden gitmek için Ali gibi her şeyi arkasında bırakıp yollara düşmüştür.
Karşısına çıkan ve Ali’yi büyüledikten sonra ortadan kaybolan Leyal’i bulmakla, varoluşunun anlamını ve babaannesinin küçükken ona söylediği o “ölümsüz şarkıyı” bulma amacı artık Ali için iç içe geçmiştir.
Ne yazık ki bir bakıma o “ölümsüz şarkı’nın simgesi haline gelen Leyal’in trajik hikayesinin bütününü öğrendiğindeyse Leyal’e ulaşması iyiden iyiye sarpa sarar.
25 KASIM itibarı ile sinemalar da,
Hepinize iyi seyirler.
Fragman >>
25 KASIM / 2 ARALIK SİNEMA VİZYON TAKVİMİ..
25 KASIM
- BANA GİT DE / TELL ME TO GO
- Yönetmen: Handan Öztürk
- Oyuncular: Tayanç Ayaydın, Atiye Yılmaz
- ÇAKALLARLA DANS 4
- Yönetmen: Murat Şeker
- Oyuncular: Şevket Çoruh, İlker Ayrık
- FRANTZ
- Yönetmen: François Ozon
- Oyuncular: Pierre Niney, Paula Beer
- LANETLİ EV / THE HOUSE ON PİNE STREET
- Yönetmen: Aaron Keeling , Austin Keeling
- Oyuncular: Emily Goss, Taylor Bottles
- PASTORAL AMERİKA / AMERİCAN PASTORAL
- Yönetmen: Ewan McGregor
- Oyuncular: Ewan McGregor, Jennifer Connelly
- SAVAŞ VADİSİ / HACKSAW
- Yönetmen: Mel Gibson
- Oyuncular: Andrew Garfield, Vince Vaughn
- YARININ ADI BAŞKA
- Yönetmen: Moharram Zeinalzadeh, Mustafa Yıldız Delazy
- Oyuncular: Fırat Tanış, Zelal Dede, Metin Keçeli, Volkan Keskin