Merhabalar,
Bu hafta 29 Ekim Perşembe günü vizyona girecek ilk Türk Filmimizi sizlere konuk almak istedim.
Şahsen konusu oldukça ilginç geldi.
Günümüz Türkiye’sinde anneannelerimizi ve dedelerimizi hatırlatan tek eşli masum bir yaşam öyküsü gibi gözükse de tam da bu zamanın özgür ruhuna sahip yeni nesil iç karmaşası.
GİT BAŞIMDAN
30'lu yaşlarının sonundaki Latif, yıllardır annesiyle birlikte yaşayan, aynı kadınla birlikte olan ve aynı işte çalışan sıradan bir adamdır.
Latif bir gün sevgilisi Reyhan'a ayrılmak istediğini söylemeye karar verir ancak konuşma beklediği gibi gelişmediği gibi üstüne kendisini Reyhan'a evlilik teklifi ederken bulur.
Düğün günü gelip çattığında ise iç sesi ona düğünden kaçmasını söyler.
Latif içindeki sese kulak verir ve arabasına atladığı gibi düğünden kaçar.
Bu esnada birine çarpar ve çarptığı adamı arabasına almak zorunda kalır.
Bu kişi Latif'in iç sesi olan Mansur'dur!
Yola koyulan Latif ile Mansur bir kavgaya karışırlar ve burada arabasını arayan Selin ile karşılaşırlar.
Bu birliktelik üç kişilik eğlenceli bir yol macerasına dönüşür...
Yönetmenliğini Şahin Altuğ'un üstlendiği komedi filminin başrollerini Şahin Irmak ile Bülent Emrah Parlak ikilisi paylaşıyor.
29 Ekim Cumhuriyet bayramımız kutlu olsun..!
Hepinize iyi haftalar ve harika seyirler,
BENİ OKUMADAN SAKIN SİNEMAYA GİTMEYİN DERİM..
Sevgisiz, Sinemasız ve beni takipsiz kalmayın,
29 EKİM - 6 KASIM ARASI BENİM İÇİN EN İYİ 3 FİLMİ SİZLER İLE PAYLAŞMAK İSTEDİM..
NEFESİM KESİLENE KADAR / UNTİL I LOSE MY BREATH
Emine Emel Balcı’nın ilk uzun metrajlı filmi.
Çekimleri tümüyle İstanbul'da, uluslararası bir ekiple gerçekleştirilen film, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü'nün yanı sıra, Avrupa Konseyi'nin ortak yapım fonu Eurimages, Almanya'nın Kuzey Ren-Vestfalya bölgesi yapım fonu Film und Medien Stiftung NRW ve İstanbul Film Festivali'nin ortak yapım platformu Köprüde Buluşmalar kapsamında verilen Türkiye-Almanya Ortak Yapım Geliştirme Fonu tarafından da desteklenmişti.
Dram türündeki film, Cinsiyetçiliğe ve yalanlara karşı bir tekstil atölyesinde ortacılık yaparak hayatta kalma savaşı veren Serap'ın hikayesidir bu .
Serap'ın annesi yok, Babası sürekli yollarda bir şoför.
Bir kız evlat için baba'nın ve onun şefkatinin nasıl önemli olduğu bilinir.
Mecbur kaldığı için ablası ve eniştesinin yanında yaşayan Serap'ın hayattaki tek umudu uzun yol şoförü olan babasıyla birlikte yaşamaktır.
Ortacı olarak çalıştığı atölyedeki diğer kızlardan farkı, gözünün bu hedefinden başka bir şey görmemesidir.
Sürekli uzaklarda olan babasının kayıtsızlığı arttıkça köşeye sıkışan Serap, sonunda ipleri eline almaya karar verir.
Serap bunun için birikim yaparken babasının zannettiği kadar hevesli olmadığını fark eder...
Babasının asıl yüzünü görmeye başlaması, çevresindeki cinsel ayrımcılık, arzu nesnesi olma hali, aldatmalarla birlikte değişmeye başlaması.
Böylesi iğrenç bir dünyada Serap'ın kendini savunma mekanizması içindeki şeytan uyanarak devreye girer..
Serap, alanını korumaya ve genişletmeye çalışan her sıradan birey gibi kendi çapında kötüleşiyor.
Belki de, 'halden anlayan' ustabaşı kadının genç halini 'canlandırıyor'.
Balcı, her gün yanlarından geçip giderken hiç fark etmediğimiz, uyku mahmuru gözlerle üç otuz paralık haftalıklar için atölyelere koşuşturan, ileride mutsuz evliliklerinde ve kısıtlanmış hayatlarında boğulacak, hiç bir iz bırakmadan da göçüp gidecek kızlardan birini ele alarak, bizleri biraz olsun düşünmeye sevk ediyor.
'Bir işi oldukları için velinimetlerine şükran duymaları istenen' emekçi çocuklardan nasıl faydalanıldığını bir kez daha gözler önüne sererek, böylesi bir ayıbı hepimizin suratına tokat gibi çarpıyor..
Genç sinemacı Emine Emel Balcı'nın imzasını taşıyan filmin başrolünde Serap'ı, genç oyuncu Esme Madra canlandırıyor.
Filmin oyuncu kadrosunda ayrıca, Rıza Akın, Sema Keçik, Gizem Denizci, Ece Yüksel ve Uğur Uzunel yer alıyor.
30 EKİM itibarı ile sinemalarda oynuyor..
Hepinize iyi seyirler
Fragman >>
Çok Pişmiş / BURNT
Çok Pişmiş 2015 yılında vizyona giren ABD yapımı komedi-drama filmi.
Geçtiğimiz yıl "Keskin Nişancı" filminde Chris Kayle olarak izlediğimiz Bradley Cooper’ı bu sefer idealist bir aşçı olarak görüyoruz.
Fransa Paris'te iki Michelin yıldızı sahibi restaurantın mutfağını idare eden Adam Jones (Bradley Cooper) iyi bir şeftir.
Fakat sorumsuz davranışları ve uyuşturucu müptelası olması nedeniyle , kötü alışkanlıklarından vazgeçemeyince sahip olduğu her şeyi kaybetme aşamasına gelir ve işini kaybeder .
İki Michelin yıldızlı şef, sadece tadın oluşturacağı heyecanın peşinde olacaktır.
Böylelikle Şef bir noktadan sonra kendi mutfağını oluşturup, Fransa’da yaptığı hatalarını telafi etmeye karar verir.
İşine tekrar dönebilmek ve 3. Michelin yıldızını kazanmak isteyen Jones, bu hayalini gerçekleştirmek için İngiltere'ye gider.
Ekibine üstün yetenekli şefleri ve güzel Helene’yi (Sienna Miller) alarak yeniden mücadeleye başlar.
ÇOK PİŞMİŞ, yemek sevgisi, iki insan arasındaki aşk ve ikinci şansların gücü hakkında oldukça komik ve duygusal bir hikaye.
Steven Knight'ın senaryosunu yazdığı John Wells'in ise yönetmenliğini üstlendiği filmin yıldızlarla dolu oyuncu kadrosunda
Bradley Cooper, Sienna Miller, Jamie Dornan, Emma Thompson, Uma Thurman, Daniel Brühl ve Omar Sy gibi isimler yer alıyor.
30 EKİM itibarı ile sinemalarda ..
Hepinize iyi seyirler
Fragman >>
MAVİ GECE
Ayça Varlıer ve Fırat Tanış; başrollerini birlikte paylaştıkları fantastik komedi “Mavi Gece” filminde, kadın bedenindeki ruh ile erkek bedenindeki ruhun bir kaza sonucunda yer değiştirmesi ve birbirlerinin bedenlerinde yaşamak zorunda kalan, iki karakteri canlandırıyorlar.
Sosyo-ekonomik yapıları farklı iki karakter; hastane sahibi zengin, ulaşılması zor bir kadın olan doktor Emel (Ayça Varlıer) ile maço, küfürbaz, çapkın bir taksi şöförü Zeki (Fırat Tanış) ‘nin bedenlerindeki ruhların değişmesiyle, yaşamlarına farklı bir pencereden bakarak, yaşanan komik yaşam hikayelerini anlatan, fantastik-komedi filmi
Yönetmen Ahmet Hoşsöyler ise “Kim olacağımızı, nasıl yaşayacağımızı seçerek doğmak bizim elimizde değildir. Herkes bir başkası olarak doğabilirdi. Ben, sen olarak doğabilirdik. Sende ben.
İki farklı zıt kutuplara sahip karakterlerin birbirlerine farklı bir pencereden bakarak yaşamlarını ve düşüncelerini sorgulan hem güldüren, hem düşündüren bir film olduğunu söylemiş.
Filmin konusu ;
Başarılı bir doktor olan Emel, varlıklı ve sevgi dolu bir adam olan kocası Murat ile birlikte sıradan bir hayat sürmektedir.
Çiftin yaşadığı en büyük problem ise istemelerine rağmen çocuklarının olmamasıdır.
Maço bir adam olan Zeki ise çıkardığı sorunlarla hem karısını hem de çevresindekileri bezdiren bir taksi şoförüdür.
Zeki ve karısı da tıpkı Emel ile Murat gibi çocuk sahibi olamamaktadır.
Zeki bir gece kaza yapar ve Emel'in çalıştığı hastaneye götürülür.
Emel'in Zeki'ye elektro şok uyguladığı anda hayatlarında beklenmedik tuhaflıklar meydana gelecektir.
Senaryosu ve yönetmenliği Ahmet Hoşsöyler’e ait filmde, Gökhan Mumcu ve Eda Bilgin de yan rollerde yer alıyor.
30 EKİM itibarı ile sinemalarda ..
Hepinize iyi seyirler
Fragman >>
29 EKİM / 6 KASIM ARASI SİNEMA VİZYON TAKVİMİ
29 Ekim
FRANKENSTEİN
Yönetmen: Bernard Rose
Oyuncular: Xavier Samuel, Carrie-Anne Moss
GİT BAŞIMDAN
Yönetmen: Şahin Altuğ
Oyuncular: Şahin Irmak, Bülent Emrah Parlak
30 Ekim
ABBAS'IN MELEKLERİ
Yönetmen: Yusuf Atıcı
Oyuncular: Sevil Uyar, Seda Mutlu
Afacanlar Takımı: Büyük Yarış / RAVEN: THE LİTTLE RASCAL
Yönetmen: Ute von Münchow-Pohl, Sandor Jesse
Oyuncular: Constantin von Jascheroff, Katharina Thalbach
Çok Pişmiş / BURNT
Yönetmen: John Wells
Oyuncular: Bradley Cooper, Sienna Miller
Güneş Tepedeyken / ZVİZDAN
Yönetmen: Dalibor Matanic
Oyuncular: Tihana Lazovic, Goran Markovic
MAVİ GECE
Yönetmen: Ahmet Hoşsöyler
Oyuncular: Fırat Tanış, Ayça Varlıer
NEFESİM KESİLENE KADAR / UNTİL I LOSE MY BREATH
Yönetmen: Emine Emel Balcı
Oyuncular: Esme Madra, Rıza Akın