Sevgili Genel Yayın Yönetmeniz Nurcan Sabur'un beni canlı yayın programına davet ettiğinde hem biraz nabız yoklamak, hem ufkumu bir az olsun açmak ve genişlemek amacıyla soluğu son dönmelerin trend mekanı İstinye Park'ta aldım.
Açıkçası; uzunca bir süredir hayalimde zihnimi heyecanlandıran tüm tasarımları önce eskizlere sonra kumaşlara dökerek üzerinde taşıyan bir tasarımcı olarak mağazalarda beni karşılayan koleksiyonlar karşısında büyük bir hayal kırıklığına uğradım.. Saatler süren gezinti ve keşif tam bir hüsrandı, çünkü gördüğüm tüm ürünler aynı tasarımcıdan çıkmış ama farklı etiket basılmış gibi neredeyse tamamı birbirinin aynısıydı. Kadınsılıktan uzak, geniş geometrik kesimler, olabildiğince bol ve sade. Renkler neredeyse hiç yok! Siyah beyazla sınırlı?
Tamam bir önce ki yazımızda ve genel olarak abartmayalım demiştik ve oryantal olmaya gerçekten hiç gerek yok ama bu kadar da sıradan olunmak ne kadar doğru? Ayrıca; üzerimizde ki giysilerin ruhumuzun yansımaları olduğunu kabul edersek ülkede kadın nüfusu hep aynı ruhumu taşıyor?
Bunun nedeni kanımca; moda sektörünün değişen akımlarla gay'lerin eline geçmiş olması. Yani modaya giren her ürün tek bir tarzdan ve ruhtan çıkıyor ve yine bunun sonucu olarak mağazaları futbolcu t-shirt'ünü andıran bol salaş bluzlarla, insanın üzerinde ağlayan kargo pantolonlarla dolup taşıyor.
Hele bir de şu Ugg botlar.. Henüz yakışan tek bir insana rastlayamadığım, kar botu bozması, insanı yürürken sürünüyor gibi gösteren ezik botlar. Sanki bedava dağıtılıyormuş gibi genç yaşlı herkesin ayağında.. Geçen yazımda değindiğim süper star Ajda Pekkan bir konserinde alabildiğince şık bir kostümün altını ugg botlar ile tamamlayarak bu akımı desteklediğini gösterse de, kendisini ve tarzını her ne kadar beğensem de yine de buradan söylüyorum lütfen şu sıradan, şekilsiz ve vasat botları artık giymeyin yada yerinde yani karda kışta giyinin. Çünkü bence hakikatken çok çirkinler..
Ayrıca bu kadar sıradan çizgileri bizlere ulaştıran tek kalem olan gay modacıların çizgisini değil, kendi çizginizi oluşturun ve dolabınızdan kaldırdığınız kadınsı giysileri lütfen yeniden hatırlayın. Yoksa tüm sokaklar erkeksi düz kadınlar ile dolup taşacak..
selda.tetik@magazinkolik.com