Yeni cover şarkısı hakkında açıklamalar yapan Bayhan, “Öncelikle Rafet El Roman, bizim çocukluğumuzun mutlaka dinleyip icra ettiğimiz şarkıcısıdır. Dolayısıyla gönlümüzde vardı hep biriktirdiğimiz şarkılar. Söylemek istediğim, bu “Bana Sen Lazımsın” da onlardan biri.
Rafet El Roman da beğendiğini dile getirdi tabii bazı notları var… Onunla bir düet şarkısı da olabilir. Bunu biraz istişare etmemiz lazım çünkü çok büyük bir müzisyendir Rafet El Roman. Dolayısıyla onu düet çerçevesinde memnun etmek pek kolay olmayacak bakalım neler göreceğiz” dedi.
Tiryakinim şarkısının hayatının dönüm noktalarından biri olduğunu belirten Bayhan, “Tekrar geri dönüş hikâyemizi devam ettiren bir şarkı. Bu kadar başarılı olacağını ummuyordum, beklemiyordum çok şükür ki bizim sonsuz deney yapma imkânımız var.
Artık kendi stüdyomuzda istediğimiz herhangi bir şarkıyı istediğimiz kadar farklı farklı konseptlerde şekillendirerek deneysel sonuçlar ortaya çıkartabiliyoruz.
Neticede şarkıda biz bir mutluluk yakaladığımızda lezzeti bulduğumuzda duruyoruz artık çünkü denemenin sonu yok” diye konuştu.
Uykuda bile beste yapıyorum
Bayhan kendi beste çalışmalarıyla ilgili bir albüm müjdesi de paylaşarak, “Çalışmayı seviyorum insanın sevdiği ve bildiği işi yapabilmesi kadar güzel bir şey yok.
Dolayısıyla böyle bir imkânı bulmuşken her fırsatta bana hayat veren çalışma şeklim olan şarkı söylemeyi bırakmıyorum bazen uykuda bile beste yapıyorum bir uyanıyorum ben bunu hemen kaydetmeliyim diye…
Birikmiş yüzlerce şarkı var beste olarak Bayhan bestelerinin olacağı bir albüm düşünüyoruz bunu söyleyebilirim ama bunun bir zamanı var. Henüz şimdilik Bana Sen Lazımsın gibi içimde kalmış, söylemeyi istediğim cover şarkıları icra etmek istiyorum” dedi.
Yaptığı düetler hakkında da açıklamalar yapan Bayhan, “Tabii Zen-G ile olan çalışmamız çok özel ilkti çünkü. Aslında hayata bakış açılarımız çok aykırı değil. O da başına buyruk yaşayan bir sanatçı diyorum ben ona çünkü o da üretim yapıyor ve hissiyatını ortaya koyuyor.
Dolayasıyla çok keyif aldığım bir projeydi tabii Doğuyla da çok keyif aldım ama o ilk olduğu için benim için ayrı bir yeri var.
Ben samimiyetine inandığım her insanla doğru olduğunu düşündüğüm her projeye girerim, bunun da arkasında dururum. Herhangi bir tepki değerlendirmem çünkü müziğin sonsuz bir boyutu olduğunu düşünüyorum.
Hiçbir surette müzikle alakalı benim hayata bakış açımda bir sınır yok dolayısıyla yönü kitlesi ne olursa olsun samimi olduğuna kanaat getirdiğim için ben Zen-g ile olurum dedim ve güzel de oldu” ifadelerini kullandı.
Sahneden indiğimde, vatandaş Bayhan’ım
Günlük hayatında “Vatandaş Bayhan” olduğundan bahseden sanatçı, “Ben mesela özgür bir insanım her konuda özgürüm sahneye çıktığımda sadece sahnede Bayhan’ımdır. Sahneden indiğimde ben vatandaş Bayhan’ımdır.
Normal sıradan kimseden bir üstünlüğü olmayan kimsenin de kendisinden üstünlüğü olmayan bir yaşam şeklim var. Dolayısıyla gerek sokakta gerek böyle kapalı bir ortamda karşılaştığım karşılaşabileceğim herkesin söz hakkının olduğu gibi söz hakkım olduğu gibi müzik herkesin dili farklı dilleri konuşsak da iş müziğe geldiğinde orada başka bir boyut oluşuyor.
Çünkü hissetmediğin şarkıyı o zaman sadece söylemek için söylemiş olursun, bir anlamı olmaz. Sezen Aksu’nun toplumsal olarak kalbimizdeki yerini zaten tekrarlamaya gerek yok. O bizim için çok önemli, hepimizin bir şekilde çocukluğunda var olan bir sanatçı.
Onun şarkılarını seviyorum müzikle alakalı ben her merhabaya açığım dinlerim bakarım kayda değer değilse kayda değer değildir kayda değerse kayda değerdir” İfadelerini kullandı.
Pişmanlıklarda söz açılınca ünlü şarkıcı şöyle konuştu: “Yapılmış yapılmıştır ama mesela 2004 yılında çıkarttığım albüm, tabii prodüktör ben değildim. Karar veren ben değildim. Şarkıları tam teşekkürlü seçen ben olmadığım için çok başarılı olduğunu düşündüğüm bir albüm değil.
Fakat yine üzerine basarak söylüyorum o günün şartlarında yapılmış başarılı olacağına inanılan samimiyet ile yapılmış bir işti. Belki de hani insanların birbirlerini anlamaya çok fazla zamanı yoktu çünkü onların da üzerinde bir baskı vardı…
Güzel bir albümdü fakat hani gönül olarak çok başarılı olduğunu düşündüğüm bir proje değil.”
Hayatının kırılma noktaları sorusu üzerine Bayhan, “Kırılma noktası bu çok değişken bir cevaba sahip. Yani POP Star yarışmasında bir başlangıç oldu benim de beklemediğim hayal dolu bir ortamdı ama tabii ki “Tiryakinim”, bir geri dönüş oldu.
Hiçbir sayfam kalmadı geriye baktığımızda çünkü yaşanmış bitmiş olan şeyler değiştirilemeyecek hakikat artık onun işi bitti orda sadece bakacağımız gülümsemeyle birlikte tecrübelerimiz, bardağın dolu tarafı bu olması gerekiyor.
Yani şikâyet etmenin kendine güvenen insanlara yakışmadığını düşünüyorum. Şikâyet etmek yakışan bir şey değil. Yaşanan yaşanmıştır ve tecrübedir. Geçmişe baktığımızda kimseye herhangi bir kırgınlığım, derdim tasam yok.
Ben biraz sinemaya da yakınım. Bir gün geçmiş ile alakalı bir şey anlatmak istersem bunu sinemada ifade etmek isterim, daha gerçek daha net daha şeffaf. Ama şimdi değil” açıklamalarında bulundu.
Benzer teklifler aldığından da bahseden Bayhan, “Şu an ki duruşumuz ve gelmiş olduğumuz, yani müzikal anlamda yerimizi korumak gereği doğru projelerde yer almak gerekiyor.
İyi olduğum şey müzik öncelikle tabii demin de örneğini verdiğim veya ön sözünü yaptığım sinema ile de düşüncelerim var. Belki yapımcılık belki oyunculuk yönünde, bunu zaman belirleyecek yani şu an için ayırmam gereken zamanımı müziğe ayırmam gerekiyor.
Ama tabi ki hiç beklemediğimiz bir zamanda ansızın iyi bir iş proje gelirse inanırsak niye dâhil olmayalım ki” dedi.
Bayhan ayrıca, Sezen Aksu’nun “Gülümse” şarkısının kendisi için önemli bir şarkı olduğunu sözlerine ekledi.