ŞAKRAK'IN DÖVME HATASI Oyunculuk kariyerinde dövmelerinin yarattığı engellere değinen Şakrak, "14-15 dövmem var; kolumda, sırtımda, bacağımda… Bu durum, bazı rollerde tercih edilmememe neden oluyor. Çok oynamak istediğim işleri sırf dövmelerim yüzünden kaçırdım" dedi. Estetiğin oyunculukta avantaj sağlamadığını belirten Şakrak, "Her yaşın bir görünümü var. Hulusi Kentmen estetik yaptırsaydı, o bildiğimiz Hulusi Kentmen olabilir miydi? Ben de yüzümdeki doğal çizgilerle kendim olmayı tercih ediyorum" ifadelerini kullandı. "KADINLAR ESTETİK YÜZÜNDEN BİRBİRİNE BENZİYOR" Estetik operasyonların oyuncuların gerçekçiliğini azalttığını savunan Şakrak, "Kadınlar estetik yüzünden birbirine benziyor. Güneydoğu Anadolu’da bir köy sahnesi çekiyorsunuz, karakter köylü kadınını oynuyor ama olmuyor. Çünkü doğallık kaybolmuş" diye konuştu. Pınar Altuğ’un köylü kadını oynayamam açıklamasını değerlendiren Şakrak, "Pınar’ı çok severim. Fiziksel durumumuz ortada. Bu, bir yetenek meselesi değil; karakterin ruhuna ve fiziksel yapısına uymak meselesi. Kıvanç Tatlıtuğ’un oynayacağı bir şeyi benim oynamam nasıl normal değilse, bu da öyle" dedi. "OYUNCULUK, HER ŞEYİ DENEYİMLEME ŞANSI VERİYOR" Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi dizisiyle ilgili düşüncelerini de paylaşan Şakrak, "Tarihi bir işin parçası olmak çok özel. Ormanda, dağda, çölde sahneler çekiyoruz. Kendimi Kudüs’ün içindeymişim gibi hissediyorum. Oyunculuk sayesinde bambaşka hayatları deneyimleme şansı bulduğum için mutluyum" diyerek projenin kendisi için önemine dikkat çekti. '10 YIL DAHA 47 YAŞINDA KALSAM MÜKEMMEL OLUR' Şakrak, "Yaşlılıktan korkuyor musunuz?" sorusuna, "Tabii ki korkuyorum. Rahmetli babam 2008'de bir gece yattı, uyanmadı. Şok olduk. Babam efsaneydi. Yıllar sonra annem Alzheimer oldu. Yedi yıla yakın çabaladık. Annem gençken, 'Elden ayaktan düşmeyeyim, Allah kimseye muhtaç etmesin' derdi. Annemi ve babamı gördüm. Keşke babamın ki gibi olsa derim. Şu içinde bulunduğum yaşlarda biraz kalmayı çok isterim. 10 yıl daha 47 yaşında kalsam mükemmel olur" cevabını verdi.
'KARİYERİMDEKİ EN ÖNEMLİ İŞ DİYEBİLİRİM' 'Erşan Kuneri' dizisinde birbirinden farklı karakterleri büründüren Şakrak, "Oyuncu olarak çok büyük deneyim. O kadar karakter denemek kılıktan kılığa girmek her işte her oyuncuya nasip olacak bir şey değil. Cem Abi'nin (Cem Yılmaz) sayesinde oldu. Kariyerimdeki en önemli iş diyebilirim. İnşallah üçüncü sezonu olur" diye konuştu. 'HAREKETLİ HAYATIM VAR' Kilo veren oyuncu, "Çok diyet yapmadım. Fırsat buldukça spor yapıyorum. Hareketli hayatım var. Tabaktaki ölçüleri küçülttüm. Yemek ayırmam. Akşam kebap yiyeceksem, sabah kahvaltısını az yiyorum ve öğle yememeye çalışıyorum. Yemek yemeyi çok seviyorum. 'Bunu yemeseydim üzülürdüm' diyorum. Abur-cuburum yoktur, aramam" ifadelerini kullandı. 'BİRBİRİMİZDEN ETKİLENMEMİZ ÖLENE KADAR DEVAM EDECEK' Akrabası Erkan Kolçak Köstendil için Şakrak, "Onun oyunculuğa başlamasında dahiliniz var mı?" sorusuna, "Akrabayız, herkes birbirinden etkileniyor. Onun babası yani dayım futbolcuydu, biz de hepimiz futbolcuyduk. Erkan da kalecidir. Erkan'ın kişisel gayreti fazla. Konservatuvar süresinde beraber zaman geçirdik, aynı evdeydik. Uzun süre yaşadık. Önemli aktör bende ondan etkileniyorum. '12 Numaralı' diye oyun yaptı, dünyayı gezdi. Sonra bende bir şey yazdım, bizde dünyayı gezdik. Birbirimizden etkilenmemiz ölene kadar devam edecek. Biz oyuncular arasında genel olarak birbirimizi severiz. İçimizde birbirini sevmeyen olmaz, destekleriz" açıklamasını yaptı. 'STRESİ ANDA YAŞIYORUM' Oyuncu, "Çok başarılı insanların özel hayatında sanırım başarılı olamıyor. Seni en çok strese iten iş mi özel hayat mı?" sorusuna, "Genel olarak stresi anda yaşıyorum. O anın özeli oluyor. İlişki de olabilir işte olabilir. Bir genelleme yapmak gerekirse mutluyum. Mutlu uyuyan ve uyanan biriyim. Stresin olduğu yerden kaçarım. Sabırlıyımdır bir nokta var oraya gelmem zaman alır. Oraya geldiğimde geri dönüşü olmaz" yanıtını verdi. |