Yılbaşının hemen ertesi günü Magazinkolik.com Genel Yayın Yönetmeni Nurcan Sabur ve sevgili eşi Esin Sabur ile birlikte muhteşem bir lezzet keşfine çıktık. Yılların eskimeyen ismi, dönerin simgesi, damaklarda muhteşem bir tat bırakan lezzetiyle Define Döner Beşiktaş?ta yakaladığı başarıyı şimdi de İstanbul'un orta yerinde Kavacık'ta açmış.
Kim ne derse desin, biz Türk halkı olarak döneri çok severiz. Bu nedenledir ki, hemen her yerde bir dönerci görmeniz mümkündür. "İyi döner nerde yenir?" diye sorarsanız, bir elin beş parmağını geçmediğini söyleyebilirim.
Dönerci dediğiniz zaman, pek fazla konforlu, uzun saatler oturacağımız bir mekân olarak gelmezdi aklımıza. Son dönem açılan dönerci konseptine farklılık katan Define Döner, aksine müşterilerine iyi hizmet vermek uğruna, en ufak ayrıntıları dahi düşünmüş. Yılların tecrübesi lezzet ile birleşmiş Kavacık'ta?
İyi bir döner nasıl olmalı sorusunun cevabına gelirsek; öncelikle kaliteli etin kullanılması ve etin iyi marine edilerek, tuz ve yağ oranının eşit olması birinci şartı. En az 40 - 50 kg takılmalı ve hızlı tüketim olmalı ki; tazeliğini korumalı ve kurutulmamalı. Kesimi çok ince olmalı, çünkü ne kadar ince kesilirse o kadar yumuşak ve lezzetli olur. Kuru ve sert olmaması için döner çok fazla pişirilmemelidir.
"DÖNERİN USTASI DA EFENDİSİ DE BİZİZ..."
Sloganlarını sundukları hizmet ve eşsiz lezzetleriyle destekleyen Define Döner'in sahibi Ahmet Çelen için rahatlıkla "Dönerin saltanat ustası" diyebilirim. Kendisiyle biraz konuştuğunuzda sloganın hakkını verdiklerini anlayabiliyorsunuz. Hele bir de o muhteşem lezzeti tattığınızda, neden "dönerin efendisi" olduklarını anlayabiliyorsunuz. Ahmet Bey, Karadenizli ve etten çok iyi anlıyor. Karadeniz deyince akla balık gelir ama pek çoğumuz bilmeyiz ki; Türkiye'nin et ve lezzet konusunda en iddialı bölgelerinden biridir Karadeniz. Define Döner'in lezzetinin sırrı da kullandıkları özenle seçilmiş etleri.
Masanıza oturur oturmaz öncelikle turşunuz, elma patatesiniz ve acılı ezmeniz geliyor. Bu lezzetler, dibinde odun yakılan bir tandırın yan duvarlarına yapıştırılarak pişirilen lavaş pide ile birlikte servis ediliyor. Mezelerden sonra, gelelim asıl şölene. Bu kadar nefis bir döneri İstanbul'da çok zor bulabilirsiniz. Her şeyden en sağlıklı olduğu söylenilen doğalgaz ateşinde pişiriliyor ve Trakya kuzuları kullanılıyor.
Gereksiz marine yapılarak etin tadı ile oynanmıyor. Yerken damağınıza enfes bir et tadı yayılıyor. Dönerin görünüşü de harika. Gözünüz de canlandırın; incecik kesilmiş, nar gibi kızarmış döner, o incecik açılan lavaşla buluşuyor, işte kelimelerin kifayetsiz kaldığı o an. Size önce altında ve üstünde lavaş pideyle sıcak sıcak bir porsiyon döner getiriyorlar. Ben şimdiye dek bu kadar ince, yumuşak ve lezzetli bir lavaş yemedim. Ne et ne de lavaş asla midenizi yormuyor. Biz yanında ev yapımı bol köpüklü ayran içmeyi tercih ettik. Ayran ve dönerin damağımda bıraktığı tadı anlatamam.
Yemek sonrası klasiği tatlı olarak, narla yapılmış Ayva tatlısından tattım. İnanın daha önce bu kadar lezzetli bir ayva tatlısı yememiştim. Tatlandırıcı ve herhangi bir katkı maddesi kullanılmadığı için, ayvanın tadını alabiliyorsunuz. Görüntüsü ayrı bir sanat. Nar suyunun verdiği renk başka bir ahenk katmış bu geleneksel lezzete. Şiddetle tavsiye ediyorum.
Define Döner'deki çok beğendiğim noktalardan biri de, bu eşsiz tatların harmanlandığı mutfağın müşterilerine açık olması. Yani, arzu ederseniz mutfağı gezebilme şansınız var.
Mekanın sahibi Ahmet Çelen, müşterileri ile o kadar samimi ve sıcak bir diyaloğa sahip ki, müsait olduğunda, siz mutfağı gezerken size eşlik ediyor. Ben de mutfağı görmek istedim tabii ki, öyle ya işin mutfağı en önemli nokta. Define Döner'in mutfağı tüm hijyen kurallarına uygun ve pırıl pırıl. Bu kadar temiz bir mutfak görünce yediklerim daha da içime sindi doğrusu.
Kırk yıl hatırı olan bol köpüklü kahve ikramının ardından, sizlere gönül rahatlığı ile tavsiye edebileceğim bir mekan daha tanıtabilmiş olmanın mutluluğu ile ayrıldım mekandan.
Bir daha ki lezzet durağında buluşuncaya dek, keyifle kalın...
Yorum ve sorularınız için: ozlem.mekik@magazinkolik.com