Röportaj: Alev Gürsoy Cimin
Sabahattin Ali ve Ferhat Göçer nasıl yan yana geldi?
Bir buçuk yıl önce, Sabahattin Ali’nin şiirlerinden bestelenen şarkıların olacağı bir albüm projesi için tüm şarkıları benim okumamı istediler.
Albümde ‘Aldırma Gönül’, ‘Leylim Ley’, ‘Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’, ‘Geçmiyor Günler’ gibi şarkılar vardı.
Projeyi hazırlarken kendisini daha yakından tanımak istedim. Sadece ‘Kürk Mantolu Madonna’yı biliyordum.
Onu daha iyi hissedebilmek için diğer eserlerini de okumaya başladım. Hayat hikâyesini de araştırdım ve trajik hayat hikayesinden çok etkilendim, hatta büyülendim.
Bunu tiyatrocu arkadaşlarımla tartıştım ve ortaya bu proje çıktı. Benim oynamama karar verdiler.
Hayatının en çok hangi kısmından etkilendiniz?
İlk Avrupa seyahatiyle hayatı değişmeye başlıyor. Dünyaca ünlü edebiyat yazarlarını öğreniyor orada.
Özellikle 2. Dünya Savaşı yörüngesine giren Almanya’nın yaşadığı değişimi kendi gözleriyle görüyor.
Memlekete döndükten sonra da il il geziyor. Bunun bir bölümü tayinle ilgili, bir bölümü hapis yüzünden oluyor. Anadolu’daki sosyal hayatı, aile yapısını gözlemliyor ve en küçük detayına kadar resmediyor.
Sabahattin Ali'nin yaşadıkları çok ağır
Oyunun adı neden ‘Aldırma Gönül’ oldu?
Hayatının dönüm noktası Sinop Cezaevi’ne girmesi ve orada yaşadıkları... ‘Aldırma Gönül’ü de orada yazdı. Yaşadığı trajik hayat ona çok şey katmış.
Bir taraftan çok üzülüyorsunuz bir taraftan da o sancılar neticesinde ortaya çıkan eserlerin büyüklüğü sizi büyülüyor.
Yaşadıkları çok ağır ama o ağırlığın ölçüsünde yarattığı eserler de çok büyük.
Tiyatro sahnesinde olmak nasıl bir histi?
Yaklaşık altı ay onun gibi yaşamaya, düşünmeye çalıştım. Kızıyla tanıştım.
Sabahattin Ali’yi konuştuğumuz buluşmalarımız oldu. Kızının gözünden babasını tahlil etmeye çalıştım.
İzleyenlerin tepkileri nasıldı?
Şaşırdılar ve çok heyecanlandılar. Hedefim bu oyunu Türkiye’nin dört bir köşesine ulaştırmak.
Maalesef ki çok okuyan bir toplum değiliz
Geçen yıllarda ‘Kürk Mantolu Madonna’nın diziye uyarlanacağı söylenince şarkıcı Madonna’dan bahsedildiğini zannedenler olmuştu...
Çok normal. Maalesef ki çok okuyan bir toplum değiliz. Eksiklerimiz çok fazla. Ben kendimi bile bu konuda zaman zaman eleştiririm.
Siz de mi çok okumazsınız?
Fırsat buldukça okurum ama bunun yeterli olduğunu sanmıyorum. Bu projeden önce Sabahattin Ali’nin sadece bir kitabını okumuştum ama bu projeyle Sabahattin Ali’ye dair çıkmış en küçük cümleye kadar okudum. Kendimdeki değişikliği tarif edemem size.
Oyunculuk eğitiminiz yoktu. Bu noktada eksiklikleri nasıl giderdiniz?
Sabahattin Ali’yi iliklerime kadar hissettim. Çok fazla çalıştım. Emeğin olduğu yerde başarısızlık size uğramaz.
Zaten bu tamamen sanat kaygısıyla yapılmış bir işti. Hiçbir ticari kaygım yok. Hatta önemli bir prodüksiyon maliyeti oldu.
'Kürk Mantolu Madonna'daki gibi bir aşk yaşıyorum
‘Kürk Mantolu Madonna’daki gibi bir aşk yaşamak ister miydiniz?
Ben bu aşkı zaten yaşıyorum. ‘Kürk Mantolu Madonna’da birden fazla kadın var.
O, bir kadın değil sadece. Aşklarım en az o kadar etkilemiştir beni.
Olmaz mı? Aşk zaten hırpalayıcı bir şey. Hele derinlemesine yaşarsanız daha da fazla hissediyorsunuz. Yüzeysel olmayan her duygu ağırdır.
Sizin “Aldırma Gönül” dediğiniz şeyler var mı?
Çoook! Zaten yıllardır bu şarkıyı heyecanla söylememin nedeni bu. Bu bir ayakta kalabilme şarkısıdır.
Ben de ayakta kalabilme mücadelesi verdim. Hekimlik dönemim, hekimlikten müzisyenliğe geçiş dönemim, ilişkilerim, çocuklarım, kariyer mücadelem, kırdığım insanlarla dolu bir yolculuğum var. Çok büyük bedeller ödedim.
Mantığımı devreye sokunca yanlış kararlar veriyorum
Ödediğiniz en büyük bedel neydi? Sabahattin Ali kadar acı çekmediniz herhalde...
Benim de kendime göre ödediğim bedeller var. Sabahattin Ali kadar acı çeken Türkiye’de çok az insan var ama var.
O, idealleri uğruna en büyük bedelleri ödeyen insanlardan biri. 41 yaşında öldürülmüş. Bir mezarı bile yok. O çok özel bir isim.
Onun eserlerinde siyaseti çok göremezsiniz; ana tema insan ve aşktır. Gerçek aşk adamıdır.
Siz de mi aşk adamısınız?
Evet. Bu şarkılar boşuna yazılmıyor, boşuna söylenmiyor. Duygularıyla var olan bir adamım.
Mantık adamı değilim. Mantığımı devreye soktuğum her an çok daha yanlış kararlar verdim.
Hayatınızdan memnun musunuz?
Hayal kırıklıklarım var elbette. Ülkem adına üzüntülerim var .Ülkemi ve insanları çok seviyorum.
“Ekmeğin fiyatını bilmeyen, metroya metrobüse binmeyen insan bizi nasıl anlayacak” diyenler var.
Ben buralara kolay gelmedim. Elbette ekonomiyi de, yaşam şartlarını da çok iyi biliyorum.
Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde 23 yıl herkesimden insanla iç içeydim. Ben hiçbir zaman halktan kopmadım. Tam bir halk adamıyım.
Ruhumu Sabahattin Ali'ye teslim ettim
Sizi nasıl değiştirdi bu proje?
Farkındalığım arttı. Sabahattin Ali, dünyaya bakışımı değiştirdi. Artık eski Ferhat değilim.
30’lu 40’lı yıllarda yaşanan olaylar insanı çok etkiliyor. Günümüzle o dönemleri kıyaslayınca farkındalığınız artıyor.
Bu iş belki önünüzü açar. Filmlerde, dizilerde de oynarsınız...
Şu an en büyük heyecanım bu oyun. Hedefimse oyunu uzak mesafelere taşımak. Ruhumu Sabahattin Ali’ye teslim ettim.
Daha öncesinde düşünmüş müydünüz oyunculuğu?
Teklifler gelmişti ama kabul etmemiştim. İlk defa bu projeyi kabul ettim.
Çünkü birbirinden büyük eserlerin sahibi bir yazar var ortada. Bu yüzden de bu projeye cesaret ettim.
Oyunun tema müziğini yaptım. Yeniden bestelediğim Sabahattin Ali şarkıları da var.
Yani oyunun içindeki 11 şarkının dördü bana ait.
Ömür Gedik'le birlikte olmak aldığım en zor kararlardandı, çok insan üzüldü
Ömür Gedik hayatınızın neresinde?
O hayatımın en doğru yerindeydi. Ömür çok kritik bir dönemde hayatıma girdi.
Onunla beraber olmak birçok insanı üzerek aldığım bir karardı. Hayatta aldığım en zor kararlardan biriydi.
Duygularımla aldığım bir karardı. 12 yıl oldu ve “İyi ki Ömür hayatımda” diyorum hâlâ. Ve çok aşığım.
Geçtiğimiz günlerde ayrılmıştınız sanki...
Bir ilişki başından sonuna kadar güllük gülistanlık geçmez. Böyle bir şey yeryüzünde yok.
Hayatınızdaki kadına yön verir misiniz?
Hayat arkadaşlığı yaparım, tavsiyelerde bulunurum, sorduğu zaman eleştirilerimi de belirtirim.
Hayatımdaki kadının yaşam ve düşünce şeklini değiştirmek haddim değildir. Bana yapılmasını da istemem.
Ömür Gedik kısa şort giyen kadınlarla ve veganlarla ilgili olay yaratan twit’ler yazdı...
Ömür modern bir kadın. Dekolte de giyer. Buradaki mesele başka. O konuda çok yanlış anlaşıldı.
Giyinme özgürlüğüne zarar verebilecek bir dejenerasyona ışık tutmak istemişti. Veganlık meselesinde de farkındalık yaratmaya çalıştı.
“Ne gerek var böyle bir şey yapmana”demiyor musunuz?
Bunu demeye hakkım yok ki. Biz birbirimize karışmayız. Bu konunun linç olma pahasına tartışmaya açılması bile onun ne kadar cesur olduğunu gösterir.
Ömür çok cesur bir kadın. Aynı fikre sahip insanların olayı başka yerlere taşıması çok üzücü.
Aslında gülünç olan onlar. Güldüm onlara. Ömür’ü tanıyorlar ama sırf bu konu üzerinden prim yapmak için ona saldırıyorlar.
Ömür'le kavgalarımız da sohbetlerimiz kadar sıkıdır
Sizin sosyal medyayla aranız nasıl?
Sosyal medya beni ürkütüyor. Ömür kadar cesur değilim.
Sık kavga eder misiniz?
Ederiz. Kavgalarımız da sohbetlerimiz kadar sıkıdır. 12 yılda iki ciddi ayrılık yaşadık. Ancak 12 yıldır mutlu ve huzurlu bir ilişkim var.