Lider konferans kuruluşu Yürekli tarafından 16 yıldır düzenlenen ve tam 14 yıldır Yapı Kredi World’ün ana sponsorluğunu üstlendiği MARKA 2015 Konferansı, Hilton İstanbul Bomonti’de başladı.
16-17 Aralık tarihlerinde, 46 konuşmacı ile katılımcılarına geniş bir içerikle yeni trend, fikir, model ve anlayışlar sunmak üzere marka dünyasına kapılarını açan konferans, muhteşem açılış töreninin ardından renkli konuşmacılarının sunumlarıyla devam etti. Gülse Birsel’in Ayşe Arman’la birlikte yaptığı söyleşi, konferansın dikkat çekici söyleşilerinden biri oldu.
Söyleşide çocukluk yıllarından bahseden Gülse Birsel, ailesinin en küçük çocuğu olduğunu anlattı. Birsel, “Ben ailenin en küçüğüyüm. Beni şımartmadılar ama ilgiyi seven bir çocuktum. Bir araştırmaya göre performans sanatlarıyla ilgilenen insanlar evin en küçük çocukları oluyormuş. En büyükler daha sorumluluk getiren işlerde ortancalar da iletişimle ilgili meslekleri seçiyormuş, hoşgeldiniz ortancalar” diyerek pazarlama ve iş dünyasının marka ekiplerine seslendi.
Gülse Birsel: İyi Mizah Yapmanın Matematik Formülü Yok
İyi mizah için sahip olunması gereken özellikleri anlatan Gülse Birsel “Bunun bir matematik formülü yok. Her iş için olduğu gibi 2 özellik gerekiyor: bunlardan ilki iyi malzeme. Mizah için bunun yetenek olduğunu söyleyebiliriz. İkincisi ise bir işi 10 bin saat yaptıktan sonra o işin ustası olunuyor. Yani uzmanlaşmak… İyi bir gözlem yeteneğine sahip olmanız; antenlerinizin açık olması gerekir. Ben iyi gözlemci olmayı dergicilikten öğrendim” dedi.
Yarattığı dizi karakterlerinin oynadığı reklamlardan telif alıp almadığı sorulan Birsel, “Aldım ama bir sorun niye aldım” sözleriyle tüm salonu güldürdü. Birsel, “O karakterler benim hayal dünyamdan çıktıkları için, kimi zaman reklam senaryolarını ben yazdım, kimi zaman da senaryoları revize ettim” dedi.