“Çok şanslıyım! Allah’ın bana vermiş olduğu bir ses rengim var bu da benim açık ara önde olmamı sağlıyor…”
Kaan Gökman: 17 Yıl boyunca Hande Yener zirvede! Bu çok önemli başarı. Sürekli böyle zirvede olan sanatçıların da bazı isimlerle sorun yaşayabiliyor. Son dönemde seninle arası bozulan sanatçılar hemen rakiplerine yanaşıp taraf oluyorlar, bu durum senin tarafından nasıl görünüyor?
Hande Yener: Çok gülüyorum. Çocukça buluyorum. Sonuçta yıllardır ben varım. Aslında bizim sektörde kendime yakın arkadaş çok aradım; bayan solistlerden de erkek solistlerden de…
Bir elektrik yakalamak, beraber müzik yapmak, beraber vakit geçirmek istedim ama herkesin farklı hayatı var, frekanslar tutmuyor, farklı bakış açıları var, farklı müzik yapanlar var.
Sonra dedim ki “Hande illa müzisyenlerle arkadaş olmak zorunda değilsin yani kendi dünyanda takıl! Zaten ben kendi çalıştığım müzisyenlerle inanılmaz dünyalar kurup inanılmaz albümler yaptım.
Özel hayatıma zaman kalmıyordu. İnan ki beraber fotoğraflar koymak falan bunlar benim için çok yüzeysel. Ben çok daha derin bakıyorum. Şöyle düşünüyorum:
“Çok şanslıyım! Allah’ın bana vermiş olduğu bir ses rengim var bu da benim açık ara önde olmamı sağlıyor.
Buna bir şey diyemiyorum, bu bana Allah’ın lütfu! o yüzden kıskançlıklar olabiliyor buna da alışmış durumdayım. Hayatım en iyi soundu aramakla, müzikle geçiyor.
“Kendim gibi solist arıyorum, bulursam ona albüm yapacağım”
Kaan Gökman: Şimdi diyorlar ki Hande Yener neden genç isimlerin prodüktörlüğünü yapıp piyasaya çıkarmıyor? Kendisine rakip mi görmek istemiyor? diye bir söylenti var…
Hande Yener: Ben solist çok arıyorum. Kendi aşkımı arıyorum yani, müziğe olan kendi aşkımı… Stüdyoda sabahlamayı seviyorum, müzik dışında hiçbir şeyle ilgilenmiyorum.Kendim gibi bununla yoğun bir solist arıyorum…
Erkek ya da kadın farketmez… Hepsi sıkılgan…. Hepsi şöhret olma peşinde… Ben bu işe aşık solist arıyorum. Kısacası vardı da ben mi yapmadım?