Kadın ruhunun derinliklerindeki cennet ve cehennem hiç bu kitaptaki kadar görünür olmamıştı.
Kader iplerini eğiren Moiralardan Mısır'ın antik tanrısı Toth'a, Akaşik Kayıtlar'dan Levhi Mahfuz'a, aşktan nefrete, tutkudan şehvete, sadakatten ihanete, hayattan ölüme ve İstanbul'dan Mısır'a uzanan bir roman bu.
Hayat kadar karışık, ölüm kadar sade...
Meltem Budan Nalbant zor olanı yaparak, soluk soluğa okunan bir aşk ve ihanet romanına hayatla ölümün bitmek bilmez raksını da katıyor ve bütün başarılı yazarlar gibi, ilgisiz görünen ayrıntıları bile zekice birbirine bağlıyor.
"Evrende meydana gelen hiçbir şey, hiçbir olay, hiçbir hareket yok olmaz. Bilmeyenler yok olduğunu sanır, oysa tümü izlerini bırakıp gizlenir.
Bu kayıtlar zamanı içerir. Geçmiş ve geleceğe doğru yayılan sonsuz anın ortasında, tüm varoluşun ve yaşamın kaynağı, yani sıfır noktasıdır, şimdidir, andır."
Bu kitabı alın, köşenize çekilin. Yağmur damlasında, toz zerresinde kaybolun ve yeniden doğun.