HEY ailesine katıldığımda yıl; 1971 idi.. Cem Karaca- Moğollar'ın Fitaş konserini anlattığım ilk 'imzalı yazım' çıktığında yıl 1972 idi.. Sevgili Nilüfer'in ilk 45'lik plağı 'Kalbim Bir Pusula' piyasaya çıktığında yıl 1972 idi.. Sevgili İlhan İrem'in ilk 45'lik plağı 'Birleşsin Bütün Eller/ Bazen Neşe Bazen Keder' piyasaya çıktığında yıl 1973 idi..
Bab-ı Ali'deki ve müzik dünyasındaki ilk imzalarımıza bakarsak; 2013'te bendeniz cennet kuşu, meslekte 41. yılını doldurdu.. Çok çok çok sevgili dostlarım Nilüfer ve İlhan İrem ise 40. yıllarını doldurdu..
Bu yazıyı yazmama neden olan bir haber ile bir röportaj çıktı 23 Şubat Cumartesi günü medyada.. Haber; Sabah'ın Günaydın ekinde, röportaj ise Aydınlık Gazetesi'nde.. Günaydın'ın haberi aynen şöyle idi:
'13 Düet' adlı yeni albümünü çıkaran Nilüfer, yeni şarkılarıyla ilk kez Günay Restaurant'da hayranlarıyla buluşacak. Birincisi büyük ilgi gören düet albüm serisinin ikincisi 'Nilüfer 13 Düet'i, 13 sevilen Rock grubu ve şarkıcıyla düet yaparak hazırlayan sanatçı; kariyerindeki 43'üncü yılını, yeni albümüyle Günay'da kutlayacak. Nilüfer, uzun bir aradan sonra gerçekleştireceği bu sahne programı için özel bir repertuvar hazırladı. [23 Şubat 2013]
İşte Nilüfer Gerçeği
Nilüfer; 1970 yılında ortaokul ikinci sınıftaydı. Hafta Sonu gazetesinde Altın Ses Yarışması'nın ilanını gördü. Hemen katılmak istedi ama henüz 15 yaşındaydı. Annesinin izni gerekliydi. Ona sormadan formu doldurup gönderdi. Dönemin en ünlü orkestra şefi Durul Gence ve arkadaşlarının eşliğinde şarkı söyleyecekti.
Jüride birbirinden ünlü isimler vardı; Ajda Pekkan, Alpay, Ergil Tezerdi, Doğan Şener, prodüktör Nino Varon, şarkıcı ve söz yazarı Şehrazat. Zeki Müren'le Türkan Şoray da seyirciler arasında bulunuyordu.
Yarışmada iki parça söyledi; biri İtalyanca, 'Larca Di noe', diğeri de Ajda Pekkan'ın söylediği 'Sensiz Yıllarda'. Yüzlerce kişi içinden ön elemeyi kazanan on kız ve on erkek arasında o da
vardı! İkinci eleme Halk Jürisi tarafından yapıldı ve Nilüfer birinci oldu. Yarışmayı kazanmasıyla birlikte okulda popülaritesi iyice artmıştı.
İlk iş teklifini rahmetli Egemen Bostancı'dan aldı. Ancak annesi karşı çıktı. Yarışmadan bir kaç ay sonra, bir plâkçı dükkanına alışverişe gittiğinde hayatının tamamen değişeceğinden habersizdi. Jüri üyelerinden Nino Varon oradaydı, onu hemen tanıdı ve yanına yaklaşarak 'Plâk yapmak ister misin?' diye sordu. Annesinin de gönlünü yapınca Nino Varon ile Odeon
Plâk Şirketi'nde buluştu. Orada yeniden şarkı söyledi. Yeni bir sınavdı bu onun için. Böylece hayatının ilk sözleşmesine imza atmış oldu.
Ancak tam iki yıl bekledi. 1972'de start verildi. Tüm kararları Nino Varon veriyordu. İlk 45'lik plâğı için iki tane yabancı şarkı uygun görüldü. Biri, Taka Taka, diğeri Akropolis Auduet; idi. Taka Taka'ya Sezen Cumhur Önal, diğerine Çiğdem Talu söz yazdı. Atilla Özdemiroğlu ve Şanar Yurdatapan'la çalışmaya başladı. Ve ilk 45'lik plağı 'Kalbim Bir Pusula' 1972 yılında piyasaya çıktı.
İlhan İrem; 'Aydınık'ta
İlhan İrem, 40. sanat yılının ilk röportajını Aydınlık gazetesine verdi. Şenol Çarık; sanatının yanında muhalif duruşu ve Cumhuriyet değerlerine sahip çıkan cesur açıklamalarıyla da büyük beğeni toplayan İrem'le yoğun geçen 40 yılı ve geleceği konuştu..
Röportajın giriş bölümü aynen şöyle idi:
1973'te ilk kırkbeşlik plağınız 'Birleşsin Bütün Eller/ Bazen Neşe Bazen Keder' üzerinden 40 yıllık bir süre geçmiş. O günden bugüne gelişen müziğinizi nasıl özetlersiniz? Bu bir evrim, her yapıtta bir öncekinin üzerine koymak ya da kişisel düşünce yapınızın bir yansıması olarak adlandırılabilir mi?
Sorunun içinde verdiğiniz cevaplar doğru. Müziğim benimle birlikte büyüdü. Giderek varoluşun anlamını yansıtan anlatımlara dönüştü. Ve süreç devam ediyor. 1973'te ilk plağım 'Birleşsin Bütün Eller' yayınlandığında 17 yaşındaydım.
Yaklaşık her 10 yılda bir müziğimde köklü değişimler yaratan milatlar yaşadım. İlk gençlik yıllarının nahif masumiyet rüzgarı 10 yıl sonra yerini katastrof çığlıklarına bıraktı. 12 Eylül ve sonrasında gelen amerikan-arap kırması liberalizmle toplumun, sanatın, ilişkilerin, değerlerin bozulması kendi içime doğru başlayan uzaklaşmanın ilk sebepleriydi belki de.
1983'te 'Pencere? Köprü? Ve Ötesi?' adlı üç albümlük Rock Senfoni'yi yazmak için yedi yıl süren inzivanın daha ilk aylarında somut olarak kelimelere dökmesi çok zor bir farkındalıktı yaşadığım. Bambaşka bir algıya açılan oluşumun sinyalleri? 17 yaşında Bursa'daki çatı katında 'Birleşsin Bütün Eller'i yazan İlhan, 1983'te Tarabya'da perdeleri sıkı sıkı kapalı inziva evinde
'Pencere' albümünün şiirlerini yazan İlhan? Önce ve sonra başka yerlerdeki başka zamanlardaki İlhanlar, hepimiz bir aradaydık. Bütün zamanları, bütün İlhanları, her şeyi sonsuzluk notalarında yaşamaya başladığım o andan itibaren yüreğime bir şarkı ırmağı akmaya başladı. 1974 yazında Anlasana'yı yazma nedenim olan bir haberci rüyanın sırlarını aralamaya çalışırken, düşler girdabında kayboldum.
Hulusi ve Nilüfer: 41.. İlhan İrem; 40..
Eğer; mesleğe başlama yılım olarak HEY'in kapısından içeri ilk adımımı attığım 1971'i kabul etseydim; bugün meslekte 42. yılımı kutluyordum.. Ama ben hep ilk imzalı yazımın çıktığı tarihi seçtim.. Nilüfer; 'Altın Ses' yarışmasını kazandığı yılı ölçü alıyorsa; 43. yılını kutlamasına kimseler bir şey diyemez.. Ama 1970- 1972 arasındaki iki yılın hesabını kim verecek?..
Durum budur; haberiniz olsun istedim.. İlhan'cığıma ve Nilüfer'ciğime sağlık, başarı, mutluluk ve müzik dolu nice 40 yıllar diliyorum.. Hep birlikte inşallah..