“Özgüven, kelime anlamıyla “kendine güven” demektir. Özgüven, kişilerin kendi başlarına olarak yapmak istediklerini yapmasını sağlayan güçtür. Ve insanlarda doğuştan gelmez, yaşantılar şekillendirir. Yüksek olması size ‘vay be’ dedirtecek şeyler yaptırabilir.
Örneğin sıralarda hakkınızı arayabilirsiniz, patronunuzla bir konuda hiç ezilmiş hissetmeden konuşabilir, amfide en arka sıradayken kürsüdekine soru sorabilir, bir sunum görevi verildiğinde terlemeye başlamayabilir, otobüste düğmeye basmanıza rağmen kapı açılmadan durağınız geçtiğinde ‘Kaptaan orta kapı!’ şeklinde sesinizi yüksekçe çıkarabilirsiniz.”
Falay kilolu kadınlarda yaşanabilecek özgüven sorunlarıyla başa çıkmak ve hayatı daha iyi yaşamak için aşağıdakilerin yapılması gerektiğini belirtti.
“Siz, sizsiniz. Kilolu X-Y-Z değil. Ve hayatta tek şansınız var. Onu iyi değerlendirin. Bu yüzden de hem ‘başkaları’ faktörünü hayatınızdan atın, hem de hedeflerinizi gerçekleştirebileceğinizden yukarıya koymayın”
Kendiniz dışındaki dünyayı hayatınızdan atmak konusunda ise “kendinizin önemi” ve “etraf ne der” düşüncelerine dikkat çekti. “Dediğim gibi siz, sizsiniz. Dünyadaki milyarlarca insandan biri. Ve tüm artı ile eksilerinizle siz de bu kalabalık içindeki özgün birisiniz. O yüzden doğuştan getirdiğiniz veya sonradan edindiğiniz hiçbir sıfat size engel olmasın.” diyen Falay şöyle devam etti “Etraf ne der? Düşüncesi size ve sizin hayat yolculuğunuzdaki en büyük engellerden biridir.
Çünkü sizi otomatik olarak frenler. Evet etraftakiler bir şey düşünebilir ve hatta diyebilir. Ama ya sonra? Sonrasında hiçbir şey olmayacaktır. Kilolarınız göründüğü için taşlanmayacak veya dikkati üstünüze çektiğiniz için bir zarara uğramayacaksınız” “Olası en ciddi sorun kilolar yüzünden işte veya arkadaş ortamında ayrımcılığa uğramak olacaktır. Ama ayrımcılığa uğradığınız için üzülmeyin. Bu böyle yapanların gerçek kalitesini gösterir”
Özgüvenin önündeki bir diğer engel olarak görülen “hedefleri gerçekleştirebileceğinizden yukarıya koymak” konusunda ise Uzm. Psk. Falay şöyle ekledi “Bir işi 100 üzerinden 100 veya 95 başarmak gerekmez. Öyle yapsanız dahi kimse size madalya takmaz. Bu çaba aksine sizi zorlar. Kilolarla birleşince solunum, mide ve kalp sorunlarına görülebilir.
Fakat hedef daha düşük tutulursa ve kendinizle bir anlaşmaya varıp ‘yeterince iyi’ ile de yetinseniz sorun baştan çözülüp önünüzdeki harekete geçme konusundaki engellerden biri daha kalkar.”
“Özgüven arttırmanın en iyi yollarından biri de kendinizi olduğu gibi kabul etmektir” diyen Falay “Özgünlüğünüzü doyasıya hissedin” diye devam etti. “Yapılan etiketlemeler ve kalıp yargılar moralinizi bozabilir. Ama siz elinizden geldiği kadar umursamazsanız yağın üstünden akan çer çöp gibi akar giderler. Sonuç itibariyle aldırmaz; özgüveni yüksek ve mutlu biri olursunuz”