Herkese yeniden merhaba,
Bir önceki yazımda da değindiğim gibi, aşka hala hasretim, değişen bir şey yok?
Geçen hafta yine hakkımda bir takım haberler vardı. Malum yaz ayları, ben de herkes gibi dışarı çıkıyorum, geziyorum, eğleniyorum. Yoğun çalışma tempomun yorgunluğunu, dostlarımla atıyorum. Yeni insanlarla tanışıyor, yeni dostluklar ediniyorum. Bugün ev hanımları bile arkadaşlarıyla, dostlarıyla aynı şeyi yapmaktalar? Gezip, eğlenip, vakit geçirmekteler? Ama, bizim gibi ünlü simalar, göze her şekilde batmaktalar? Yapacak bir şey yok, kabullendik?
Gelelim, hakkımda yazılan haberlere cevap vermeye?
İsim geçirmeden yazmak istiyorum. Ne de olsa, özel hayatımı kaleme almak sevmediğim bir durum?
Bir arkadaş ortamında tanıştığım beyefendi ile, maalesef yemek yediğimiz ilk akşam, basın mensubu arkadaşlara görüntülendik. Üstelik hafta içi basın olacağını hiç mi hiç tahmin etmediğim bir mekanda? Kısmet mi desek talihsizlik mi desek, bilemiyorum inanin? Birbirimizi tanımak için attığımız ilk adımın ertesi gününde manşetlerde kendimizi görmek alışılmadık bir durum oldu. Üstelik özel bir gazete röportajında söylemediğim şeylerin yazılması, ağzımdan çıkan her şeyin çarpıtılması tam bir kabus oldu benim için. Beyefendinin son aşkım olmasını istediğimi söylemedim mesela. Aslına bakarsanız aşka hiç değinmedim. İlişkimi sorduklarında, çok yeni olduğunu, hatta nasıl gittiğini bile tam olarak bilemediğimi söyledim. Çünkü gerek benim, gerek onun iş temposundan dolayı toplasanız üç defa bir araya geldik. Ve bu yoğun iş temposundan dolayı da bir daha görüşmeme kararı aldık. Ama yine hanemize yazıldı işte. Adı da ilişki oldu. Hatta en acısı, aşk dendi, yine?
Aşk? Gerçek anlamda yaşadığımda neler olduğunu çok yakında gerek şiir kitabımda gerekse albümümde göreceksiniz.
Aşk, bir yaşama biçimidir benim için. Nefes almak, göz açıp kapamak, uyumak, uyanmak, aç kalmak, onunla doymak, gülmek, ağlamak, sarhoş olmak, sabahlara kadar göz göze ayık kalmak, aynı sigarada tek nefes olmak, aynı yatakta bir ömrü paylaşma hayalini hep içinde saklamak?
Aşk, başka bir şeydir benim hayatımda? Karşımdaki bambaşka olur, ona gösterdiğim aşkla?
Lütfen, aşkla, aşklaşmaları karıştırmayalım artık. Şu anda hayatımda kimse yok? İşim var her anımda? Albüm çalışmalarım stüdyo aşamasına geçti mesela. Bunlar önemli olan? Hayatımda, dostlarım, şarkılarım, aranjörüm sevgili Suat Aydoğan ve müziğin verdiği huzur var, o kadar?
Bu konuyu sevgili Yılmaz Erdoğan'ın çok sevdiğim bir dörtlüğü ile kapatmak istiyorum.
"Sen aşka aşıksın,
Müsaitsin gördüğünü abartmaya,
Biz olsa olsa bir müddet aşklaştık aşkım,
Aşık olmadık?"
Aşkı hep en derinde ve en gerçek haliyle hissetmeniz dileğiyle?
ece.gursel@magazinkolik.com