Ölümün eşiğinden annesinden gelen haberle dönen Barış, yaşadığı travmanın etkisinde sürüklenmeye başlar.
Zahit’in yalanına inanmış, bu yalanla yaşamaya başlamıştır.
Onun bu değişik ruh hali Büge’nin dikkatini çeker.
Barış herkesten habersiz, kendi zihninin içinde bir yolculuğa başlar.
Mücadelesini zaferle bitirmeye çok yakın olan Fırat, onu köşeye sıkıştırmaya çalışan Başsavcı Asaf’a direnecektir.
Tünelin ucundaki ışığa çok az kalmışken, Fırat görevine geri dönebilecek midir?