Yazarın, her gökyüzüne baktığında oradaki yıldızlar kadar uzak sandığı hayaline nasıl ulaştığının rehberi niteliğinde bu kitap…
O, MİT görevlisi bir dedenin torunu. Bomba uzmanlığından basın danışmanlığına, oradan da kanserli olduğu halde ümidini kesmeden verdiği mücadelesine kadar yüreğini sonuna kadar açmış bir kadının gerçek yaşam hikâyesi…
Babasına duyuramadığı çığlıkları: “Sence ben seni, gidişinden sonra affedebildim mi? Beni, imkân varken imkânsız hale getirişini kabullenebildim mi? Yüreğimde açtığın yaralar tamir olabildi mi?”
Üvey annesinin elinden aldığı mirası...
*Hiçbir kalıba sığmayan yoğun tempodaki iş hayatı: Sürmanşete çıkan istihbarat gazeteciliği, Manukyan’la tanışması...
*ABD eski başkanı Bush’un özel uçağı Air Force One’da yaşadığı sıradışı tecrübeleri…
*Şöhrete ulaştırıp servetlerine servet kattığı bazı ünlülere neden kızgın? Kim onlar?
Ve cevabını bulacağınız onlarca soru:
*Fatih Altaylı’yla yaşadığı trafik kazasına kim sebep olmuştu?
*Ajda Pekkan neden çocuk sahibi olmadı?
*“Sibel Can’ın vücudunda kimsenin görmediği iki elbise var” derken neyi kastediyordu?
*Çalışanını Cuma namazına gittiği için işinden atmaya kalkan ünlü kimdi?
*Serdar Ortaç’a neden “Japon” imajı yaptı?
*Rafet El Roman neden apar topar evlendi?
*Hangi pergel bacaklı şarkıcı onun dokunuşuyla stara dönüştü?
*“nermin, imajımın bestekârıdır” diyen ünlü kimdi?
*Sanat dünyasında “Sümbül Ağalık” ne demek?
Sanat camiasındaki vefasızlıklar, sahte yüzler, daha neler neler!
“Belki ben, babamın ‘ceza’sıydım bu hayatta ancak... çok güzel kariyer planları yaptığım şişik cüzdanlı bazı sanatçılarım içinse ‘ödül’düm!..
Tüm bunlar ne içindi?
***************************
Nermin Ceri; kitabının tanıtım yazısında Kendini ve kitabını şöyle özetliyor;
“-Hayatımı anlattığım kitabımla 10 yıl aradan sonra tekrar sizlerleyim.
Basın danışmanlığımın ve fotoğrafçılığımın yanı sıra yıllardır tam olarak anlamlandırılamadığını düşündüğüm “imaj” muammasına da bu vesileyle son noktayı koymak istedim!
Bana göre imaj: “ruhun ambalajlanmış hali”dir. Ruhun, karakterle örtüştüğünde, uzun ömürlü bilinirlik sebebiyle yeniden doğuşudur. Gerçek imaj, bir günlük ya da bir kliplik değil “ömürlük” olandır.
Ben, hayat verdiğim imajlarıyla çalıştığım sanatçıları herkesle “tek tip” olmaktan çıkarma çalışması yaptım aslında. Hâlâ çözülemeyen de bu oldu yıllarca.
Birçok hayat yaşadım bilinmeyenlerimle dopdolu geçen; bir ömre sığdırdım hepsini. Kitabımı okuduğunuzda ne demek istediğimi çok rahat anlayacaksınız... Kaleme alınası bir hayattı benimkisi. Beni çok iyi tanıyanlarınızın dahi bilmediği yaşanmışlıklarım vardı, paylaşmam gereken.
1 Kişilik Dev Kadro ismiyle rahatlıkla eşleşen bir hayat benimkisi...
Kitabımın iki sebepten dolayı yoğun kitlelere ulaşmasını arzu ediyorum:
Birincisi, Arşivsel anlamda otobiyografi olarak yaşanmış bir hayatla gerçeklere hizmet ettiği, ikinci sebebi ise gelirinin KANSERLE DANS DERNEĞİ’ne kalacak olması... Aynı savaşı verdiğim hastalara el uzatabiliyor olma duygusunun hazzından.