Gülben Ergen, geçtiğimiz gün Gonca Vuslateri aracılığıyla evsiz kalan bir köpeği sahiplendi.
Sosyal medya hesabından, minik köpeğin traş sonrası t-shirt giymiş fotoğrafını takipçileriyle paylaşırken de "Müthiş örnekler ve tekliflere rağmen, hayatımda hiç para karşılığında #can almadım.
Satılmak üzere değil, sevilmek üzere, uzun zamandır üşümüş, birazda yaralı ve hasarlı bir #yürek geldi yuvamıza bugün.
Çok istekli bir dörtlüyle bize dahil oldu ve beş kişilik olduk." cümlelerini kullandı.
Evinde sürekli paylaştığı 2 kedisi, bir labrador ırkı köpeği olan Gülben Ergen'in, evindeki tüm evcil hayvanlarını satın aldıktan bir süre sonra hayatından çıkardığını, evinde bakmaya devam etmediğini bilen gazeteci Seyhan Erdağ, www.temizmagazin.com daki köşe yazısında "Bir can sahiplenirken yalan söylemek niye?" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
İşte Seyhan Erdağ'ın o yazısı;
Sevgili Gülben Ergen, Gonca Vuslateri vesilesi ile bir melek sahiplenmiş; sosyal medya hesabında paylaşmış, bir evi olacak her hayvana mutlu olduğum gibi mutlu oldum, şükrettim Allahıma...
İsmi Gonca olmuş, yıkanmış, traş olmuş, kazağını giymiş ve de fotoğraflanmış...
Bundan sonraki ömrü güzel olsun dilerim...
Resim altındaki yoruma takıldım, hatta kırıldım...
Bir can sahiplenirken, neden insan yalan söyler? Neden yalan söyleme isteği duyar içinde?
"Hayatımda hiç para karşılığında can almadım" niye der?
İÇİMDEKİLERİ YAZAYIM ÖNCE...
Bir can satın alabilirsiniz...
Benim için bir can satın almanız suç değil, hata değil, ayıp değil.
Onunla hayatınız değişecekse, ona aşkla bir yuva açabilecekseniz, çiftlik üretimimi durduramadığımız, yasalar tarafından bu canlar korunmadığı müddetçe bir can alabilirsiniz. Onu kurtarabilirsiniz, onun hayatını garanti altına alabilir, ona hayatınızı, evinizi açabilirsiniz. Onunla hayatınız değişir, bir hayvanın yüreğini görürsünüz, merhamet ederseniz başka canlılara da... Çok örnekleri var bir kedim oldum dünyam değişti, bir köpeğim oldu dünyam değişti diyen insan... İnternette rahatça ulaşabilirsiniz o hikayelere...
Benim için bunda sorun yok.
Ah bir anlasanız bunu...
Sorun, bir can satın aldıktan sonra onu terk etmeniz!
Ona arkanızı dönmeniz...
Hevesiniz geçince bırakıp kaçmanız...
Şimdi bu canı sahiplenirken, resim altına "hayatımda hiç para karşılığında can almadım" diyorsanız, ben de aldınız demek zorundayım.
Ama bu "aldınızı" hata yaptınız, suç işlediniz diye değil; yalan söylediğiniz için söylemek zorundayım!
Üstelik de şimdi sahiplendiğiniz bu can gibi, o canı terk ettiniz!
Evinizden gitti...
Pomerian ırkındaki o can, uzun süre bir çiftlikte yaşadı, sonra da aynen bu canı sahiplendiğiniz gibi, sizin satın alıp terk ettiğiniz canı bir başkası sahiplendi Gülben Hanım.
Sonra evinize kedi ya da kediler geldi.
Sonra geçen yaz bir can daha geldi, ırkı Labrador. Onu da artık göremiyorum, hiç paylaşmıyorsunuz; o nerede?
Ve ana mevzu; neden bir can sahiplenirken, yalan söylemek?
Bize, insanlara yakın olan hayvanların ruhunu, gözlerindeki ve yüreklerindeki sevgiyi görebildiğim için size kırgınım, bir can sahiplenirken yalan söylediğiniz için de kırgınım...
Keşke sadece Gonca'yı sahiplendiğinizi, ona evinizi, ailenizi ve sevginizi açtığınızı söyleseydiniz... Ben de mutlu olsaydım, pişman olmuş demek ki diyebilseydim... Ama yapmadınız... Size sizi tanıyan biri olarak, duygusal biri olarak, bir hayvanın nasıl sevdiğini gören biri olarak kırgınım.
Seyhan Erdağ’ın yönettiği “Temiz Magazin” isimli Instagram sayfasına yorum yapan Gülben Ergen, şu ana kadar hiçbir hayvanını terk etmediğini açıkladı: “Sahiplendiğim doğrudur daha öncede şimdide ama bu yazı yalan oldu @seyhanerdag Yüreğimize alıp yuvamızı açtığımız her parçamız çok iyiler merak etme ❤️”
Seyhan Erdağ’dan ise yanıt gecikmedi: “Mesleğimde ‘yalan’ hiçbir şey yapmadım. Yazım da yalan değil, konu da, yaşananlar da… Yalanlamak çok moda sadece. Gonca uğurlu olsun tüm aileye, sevgilerimle…”