Mart ortasından merhabalar,
Yine dolu dolu bir ay ve bir sürü harika film..
Genelde senaryolarda bir tıkanıklık var ki romanlardan uygulamalar liste başı halinde..
Kimin ülkesinde kimin kitabı iyi satıyorsa o insanın yazdığı hemen filim oluveriyor.
Yeşilçam artık yok…
1960 ve 1990 arası sinemamızda çok önemli eserler çıktı.
En önemlisi Türk sinemasının bir tarzı vardı.
Kırsal kesimin hayatı ve sorunları, İstanbul’a göç ve yaşanan zorluklar, zengin kız fakir erkek temalı aşk filmleri ve Osmanlı hayatını bizlere çok iyi aktaran Tosun Paşa, Süt Kardeşler, Kara Murat, Malkoçoğlu, Keloğlan gibi filmlerdi..
Eskiden, Türk sineması Dünya sinemasının beslenebileceği bir sinema olamamıştı.
Çektiğimiz filmler her zaman kendi coğrafyamıza hitap eden türdendi.
Zaten en çok izlenen dizilerimizde kendi coğrafyamızdan olan hikayeler olmuyor mu?
Şimdi her kesime hitap edebiliyor, hatta bilim kurgu ve korku filmi bile yapıyoruz..
Türk sineması 90 lı yıllardaki İran sinemasını geçti bile 2000 li yıllarda rüzgardık şimdi her yerde fırtına gibi esiyoruz..
Yaptığımız her film ve oyuncularımız ya ödül alıyor ya da Avrupa da ismini duyuruyor.
Teşekkürler Yeşilçam ve oradan beslenen herkes..
Müthiş bir gurur olsa gerek..
Hastalıksız, dertsiz, sıcacık, bol filimler ile dolu bir Mart ayı diliyorum..
Sevgisiz ve beni takipsiz kalmayın,
O.H.A : OFLU HOCA’YI ARAMAK
Oflu Hocayı Aramak filminin baş harflerini simgeleyen O.H.A nın film afişlerinde yazı tipi olarak Beşiktaş Çarşı emsal alınmış.
Çemberin sınırlarından taşan yasaklı A harfi O.H.A nın A sında bulunmakta.
Bu harfin olay olma nedeni anarşinin tüm dillerde A ile başlayıp, anarşi simgesi olarak tüm dünyada kabul görmesidir.
Oflu Hoca gerçekte imam olmayıp, bir gün masa muhabbetinde gelişen geyik sonucu diğer arkadaşlarının kasete çekip internete koydukları zaman elden ele kulaktan kulağa dolaşmaya başlaması sonucu zamanında açılan davalar sonucu ortalıktan elini ayağını çekip kaybolması ile son bulmuştu.
90’lı yılların efsane karakteri Küfürbaz Oflu Hoca hakkında belgesel yapmak isteyen bir grup gencin ve onlara sponsor olan Karadenizli iş adamı Ali Baltaoğlu’nun başlarına gelenlerin anlatıldığı bu filimde de güçlü bir meydan okuma var..
Tarikat şeyhlerinden tutun, devlet adamlarına, HES projelerine, iş adamlarına kadar eleştiriliyor küfürler de o kadar abartılı değil.
Film aslında değişik bir kurgu içinde,gayet izlenebilir tam bir mizah ve hiciv filmi..
Gelelim filmimizin kısa hikaye sine;
Karadenizli işadamlarında Ali Baltaoğlu, Doğu Karadeniz'in potansiyelini kullanarak dağ turizmine açmak ister.
Bunun için de dev bir inşaat projesini hayata geçirecektir.
Bölgenin, hatta tüm ülkenin akciğerleri olan Kaçkar Dağları milli parkında bu proje kapsamında dağ otelleri, yayla tesisleri, kır siteleri dikelecektir. İşadamı bu mega projeyle Doğu Karadeniz'i ‘Orta Doğu'nun Alp’lerine dönüştürmeyi vaat etmektedir.
Tabii projeye engel olan birtakım kanunlar kitabına uydurulurken, Ali Bey kendisine reklam açısından işe yarayacak bir belgesele sponsor olur.
Bu bağlamda belgesel ekibi, Karadeniz'in şehir efsanelerini araştırmak üzere bölgeye gider.
Araştırmalarına bant kayıtlarıyla 90'lı yıllara damgasını vuran 'Oflu Hoca' efsanesinden başlarlar ve bant kayıtlarının kaynağına ulaşılır.
Ancak araştırmaları derinleştikçe hiç beklenmedik gerçekler ortaya çıkar ve ekip kendisini büyük bir belanın içinde bulur.
Harikalar diyarında madde ile mananın savaşı başlamıştır.
Yönetmenliğini ve senaristliğini Levent Soyarslan’ın üstlendiği "politik mizah" türündeki filmin oyuncu kadrosunda, Yaşar Kalyoncu, Adem Yılmaz, Ergun Karamık, Murat Çelik, Tais Farzan, Burak Saraçoğlu, Uğur Akkuş ve Hakan Meriçliler yer alıyor.
20 Mart itibarı ile sinemalarda,
Hepinize iyi seyirler
Fragman >> https://youtu.be/MzgdjZFByqw
KOCAN KADAR KONUŞ
Şebnem Burcuoğlu’nun çok satan Kocan Kadar Konuş romanından uyarlanan film bu toprağın kadınlarının daha çocukken nasıl koca bulmaya programlandıklarını anlatıyor.
Ben hem Ezgi Mola’ya hem de Murat Yıldırım a bayıldım..
Hani romanı okuduysanız nerede ise bire bir çekilmiş..
Film ya da romanda inanın yüzde yüz Türk kızı gerçeği ile karşı karşıya kalacaksınız..
Harika bir film gerçekler komik bir dille anlatılmış..
Filmin kitap yazarı olan Şebnem Burcuoğlu Türkiye'de kadınların DNA'larına kodlanmış olan evlenme saplantısı, ne yazık ki bizim ailede daha yoğun diyor.
Millete ailesinden genetik miras olarak mavi göz kalır, bize bu evlenme saplantısı kalmış.
'Sinek kadar eri olanın dağ kadar feri olurmuş' atasözü, anneannem Peyker'in lafıdır diye sözlerine devam ediyor.
Yani o sözü söyleyen ata, bizzat benim anneannem diyor.
Bu laflardan yola çıkarak filmin ne olduğunu daha rahat anlarsınız ama mutlaka gidin değer..
Filmin konusu;
Güzel bir bayan, arkadaşları, akrabaları, ne kadar tanıdığı varsa sanki anlaşmışlar gibi seri bir şekilde evlenmeye başlarlar.
Bu kadınların arasında 30 yaşındaki Efsun (Ezgi Mola) gerçek aşkı, sevgiyi, dürüstlüğü arar ama diğer kızlar gibi numara yapmayı, trip atmayı, erkeği parmağının ucunda oynatmayı bilmez.
Bir türlü istediği erkeği bulamaz, doğru erkeği bulacağım derken yalnız kalmıştır.
O yüzden de sürekli kazık yer.
Efsun’un bu yaşına kadar düzgün bir ilişkisi olmamıştır.
Efsun’un İzmirli olan ailesi, ona kadınlığın sırlarını öğretmeye kararlıdırlar.
Aile tepeden tırnağa yeniledikleri Efsun’u takdim etmeye hazırlanırken Efsun’un karşısına hiç unutamadığı, üstüne yenisini koyamadığı lise aşkı Sinan (Murat Yıldırım) çıkar.
Filmin başrollerini Ezgi Mola ve Murat Yıldırım paylaşırken, onlara Televizyon, tiyatro ve sinema dünyamızın ünlü ve usta isimleri eşlik ediyor.
Nevra Serezli, Gülenay Kalkan, Ebru Cündübeyoğlu, Begüm Öner, Eda Ece, Gül Arıcı, Muhammet Uzuner, İsmail İncekara, Cem Kılıç, Enis Arıkan, Bora Akkaş, Romina Özipekçi ve Şebnem Sönmez.
20 Mart itibarı ile sinemalarda,
Hepinize iyi seyirler
Fragman >> https://youtu.be/NpPJ_tUu1Wk
DANNY COLLİNS
Ünlü aktör Al Pacino tarafından canlandırılan Danny Collins eskilerde adını duyurmuş ünlü bir rock yıldızıdır, 30 yıldır da yeni bir beste yapmamıştır.
Ancak yaşı ilerlediği için ve biraz da müzikten uzaklaşmak istediği için işini bırakmakta kararlıdır.
Ancak dostu ve menejeri Frank (Christopher Plummer), 40 yıl önce John Lennon'ın ona gönderdiği eline ulaşmamış bir mektubu ortaya çıkarınca kendi hayatı için bir şeyler yapması gerektiğini hisseder.
Müzik yüzünden aile bağlarını neredeyse tamamen koparan Danny Collins, Ailesine olan özlemi günden güne artmaktadır onlar ile tekrar iletişime geçmeyi ister.
Danny Collins kızı, damadı ve torunuyla yaklaşık 30-35 yıldır görüşmemektedir.
Ailesini kesin bulması gerektiğine inanan Danny hemen arayışa geçer.
Dan Fogelman’ın senaristliğinin yanı sıra yönetmenliğinin de üstlendiği Imagine (Danny Collins) filmi 2015 yapımıdır.
Film için daha çok drama ve romantizm filmi diyebiliriz aslında. Soundtrack’inde yer alan John Lennon’ın orijinal kayıtlarının da, filmin etkili bir drama hissi vermesinde payı var.
Filmin oyuncu kadrosunu başrolündeki Al Pacino’nun yanı sıra Samantha Leigh Donnelly rolüyle Jennifer Garner, Danny’in menajeri olan Frank Grubman rolüyle Christopher Plummer ve Tom Donnelly karakteriyle Bobby Cannavale gibi ünlü isimleri görüyoruz.
Dan Fogelman ismini daha önceden Galavant filminin yönetmenliğinden, Annemle Yolculuk ve Last Vegas filmlerinin senaristliğinden duyulmuştur.
Başarılı ve tecrübeli Dan Fogelman bu filmde de aynı başarıyı göstermiş bence.
27 Mart itibarı ile sinemalarda,
Hepinize iyi seyirler
Fragman >> https://youtu.be/OJRfbZnWTZc
İÇİMDEKİ İNSAN
İrfan Yalçın'ın Fareyi Öldürmek adlı romanından uyarlanan ve yönetmenliğini Aydın Sayman'ın yaptığı filmde, çocukluğundan beri çektiği her türlü acıya ve haksızlığa karşın ‘iyi’ kalmaya direnen bir insanın hikayesi anlatılıyor.
Gazeteci-yazar Nuri'nin, uzun yılların ardından doğup büyüdüğü taşra kentine geri dönmesini konu alan öykü, yazarın eski dostu Sabri ile buluşmasının ardından oldukça karanlık bir hal almaya başlar.
Tek amacı babasından kalan bir bahçeyi satarak yeniden İstanbul’a geri dönmek olan Nuri, Kentte eski dostu Sabri ile karşılaştıktan sonra ilginç bir hesaplaşma içine girerler.
Sabri ise çalıştığı devlet dairesinde geçirdiği ani pisiko - travma sebebiyle şefinin kafasını parçaladıktan sonra işler daha da içinden çıkılmaz bir hal almaya başlar.
Nuri İstanbul’a dönmeye hazırlanırken, dostu Sabri’nin tutuklandığı hapishanede intihar ettiği haberini alır.
Artık Nuri'nin de bir amacı vardır.
Eski dostu Sabri’nin işlediği esrarengiz cinayetin ve intiharının ardındaki nedenlerini bulmaya karar verir.
27 Mart itibarı ile sinemalarda,
Hepinize iyi seyirler
Fragman >> https://youtu.be/VZMPptehEWQ
20 Mart
FOKUS -
Yönetmen: Glenn Ficarra, John Requa
Oyuncular: Will Smith, Margot Robbie
İKİNCİ BİR ŞANS – EN CHANCE TİL
Yönetmen: Susanne Bier
Oyuncular: Nikolaj Coster - Waldau, Ulrich Thomsen
KOCAN KADAR KONUŞ
Yönetmen: Kıvanç Baruönü
Oyuncular: Ezgi Mola, Murat Yıldırım
KURALSIZ - INSURGENT
Yönetmen: Robert Schwentke
Oyuncular: Shailene Woodley, Theo James
OHA: OFLU HOCA’YI ARAMAK
Yönetmen: Levent Soyarslan
Oyuncular: Yaşar Kalyoncu, Taies Farzan
PASOLİNİ
Yönetmen: Abel Ferrara
Oyuncular: Willem Dafoe, Ninetto Davoli
THE GUNMAN
Yönetmen: Pierre Morel
Oyuncular: Sean Penn, Idris Elba
27 Mart
BİZİM HİKAYE
Yönetmen: Yasin Uslu
Oyuncular: Cansel Elcin, Haluk Piyes
DANNY COLLİNS
Yönetmen: Dan Fogelman
Oyuncular: Al Pacino, Annette Bening
EVİM - HOME
Yönetmen: Tim Johnson
Oyuncular: Jim Parsons, Rihanna
GERONİMO
Yönetmen: Tony Gatlif
Oyuncular: Céline Sallette, Rachid Yous
GÜVERCİN UÇUVERDİ
Yönetmen: Onur Koçal, Selami Genli
Oyuncular: Salih Kalyon, Ayşen Gruda
İÇİMDEKİ İNSAN
Yönetmen: Aydın Sayman
Oyuncular: Vedat Erincin, Suavi Eren
İFRİT
Yönetmen: Murat Toktamışoğlu
Oyuncular: Emre Kılıç
ŞEYTANIN KAPISINDA – AT THE DEVİL’S DOOR
Yönetmen: Nicholas McCarthy
Oyuncular: Catalina Sandino Moreno, Naya Rivera
TERKEDİLMİŞ
Yönetmen: Korhan Uğur
Oyuncular: Mahmut Gökgöz, Levent Ülgen
29 Mart
RİBBİT
Yönetmen: Chuck Powers
Oyuncular: Sean Astin, Tim Curry