Bir Arap çocuk ile Musevi bir kadının dostluğu üzerine kurulu olan oyun, Tiyatrokare'nin 20. yılında, dünyaya çok önemli bir barış mesajı verecek.
Evrensel temalar olan "barış", "kardeşlik" dışında, "kimlik arama" üzerine kurulu olan "Onca Yoksulluk Varken", Fransa'da en saygın edebiyat ödülü olan Goncourt Ödülü'ne layık görülmüştü.
Bir yazara ömür boyunca sadece bir kez verilen ödülü ilk romanıyla alan Romain Gary, söz konusu başyapıtını Emile Ajar adıyla sunarak ikinci kez ödül almış ve sanat dünyasını çok şaşırtmıştı.
"Onca Yoksulluk Varken" annelerinin fuhuş sektöründe çalışmaları nedeniyle sahiplenmedikleri çocukları sahiplenen, yaşlı bir hayat kadınının, sokağa atmaya kıyamadığı bir çocuk ile olan sımsıcak dostluğunu anlatıyor.
Derin bir hayat felsefesine sahip olan oyunun "umut" ve "yaşama sevinci" aşılayan, ağlatırken yer yer güldüren bir tonu var. Oyunda başrolü; "Türkan" filminde Türkan Saylan ve "Zenne" filminde oynadığı acımasız anne rolüyle öne çıkan, Devlet Tiyatrosu'nun saygın sanatçısı Rüçhan Çalışkur oynuyor. Diğer rollerde son olarak Kenter Tiyatrosu ve "Leyla'nın Evi"nde oynayan Gökçer Genç, Rami Çakır, Halit Karaata, Soner Ansal var. Oyunun dekor tasarımı Özhan Özdil, ışık tasarımı Kemal Yiğitcan, kostüm tasarımı Tuğçe Çaldıran, müzikleri Semih Önyel'e ait.
Tiyatrokare'nin "Leyla'nın Evi" romanı uyarlaması gibi güçlü bir uyarlamaya sahip olan "Onca Yoksulluk Varken", beyazperdede Simone Signoret tarafından oynanarak, unutulmayan sinema klasikleri arasına da girmişti.