Herkesin farklı bir hikâyesi vardır. Genelde radyocuların hikâyeleri tesadüflere dayanır. Yavuz Yıldırım'ın hikâyesinde tesadüflere ve şansa yer yok... Gazete ilanıyla çay ocağında başladığı işine, genel müdürün garsonu olarak devam etti, Ofisboyluk kariyer duraklarından biriydi.
Her işe gönüllü bulaştı ve kuvvetli dediği insan ilişkileri onun hayatına yön verdi. Ali Baransel ve Şahin Özer'le tanışması hayatını değiştirdi. Birçok ünlü ismin menajerliğiyle devam etti hikâyesi. Şimdi Radyo İlaç'ta magazin'in penceresinden bakıyor hayata... Her hafta ünlü bir ismin konuk olduğu programda eğlenceli ve farklı üslubuyla yorumluyor magazin gündemini. Yavuz Yıldırım, ağırlıklı olarak arabesk ve fantezi müziklerine ağırlık veren Radyo İlaç'taki magazin programıyla, radyodaki değişimi de vurguluyor.
www.babakus.com adlı magazin sitesini de hazırlayan Yıldırım'ın, birçok ünlünün katılımıyla renklenen programı, her salı 15.00 - 17.00 arasında 100.8 Radyo İlaç'ta...
-Sizin hikâyenizde de birçok önemli durak var...
"-Gazete ilanıyla çay ocağında işe başladım. Sonra genel müdürün garsonu oldum ve Ofisboyluktan, her şeye bulaştım.
İnsan ilişkilerim çok kuvvetliydi ve yıllar içerisinde birçok işte görev aldım.
Sanatçıların basın danışmanlığını yaptığım dönemlerde radyocularla çok sık görüşüyordum. Radyo İlaç'ta başladıktan sonra böyle bir programa karar verdim. "
-Magazin programı yapmaya nasıl karar verdiniz?
"-Pınar Aylin sanatçımızdı. Bir gün bir açıklama yaptı, tüm magazinciler beni aradı, onunla görüşmek istediler. Ben de o benim konuğum olsun istedim ve tüm soruları programımda cevapladı, öyle başladım. "
-Programdaki magazin melekleriniz konu bulmakta zorlanmıyor mu?
"-Bu sanatçılar olduğu sürece magazin bitmez, malzeme çok! Magazin de kendime çok güveniyorum. Programın bir saatinde iki magazin meleğim bana eşlik ediyor. Magazin haberlerini topluyorlar, konularla ilgili yorumlar yapıyorum.
Konuk yorumcum Ozzy oluyor. Ben iyi polis , Ozzy kötü polis. Dengeyi iyi kuruyoruz. İkinci saatte de konuk alıyoruz.Ünlü isimlere yer veriyoruz. Sohbet eder gibiyiz. Tiyatrocu, Yazar ve Gazeteci konuklar alıyorum. "
-Radyocuların bu programa bakışı nasıl oldu?
"-Onlar bir taraftan magazini beğenmezler, ama programlarında hep magazin haberlerine yer verirler. "
-Mutfağından radyoya geçen biri olarak radyoculuğu nasıl buldunuz?
"-Yıllardır mutfak kısmındaydım. Başladın mı alışkanlık gibi, her gün program yapmak istiyorsun. "
-Televizyonda program yapma hayaliniz var mı?
"-Bu formatı televizyona taşımak istiyorum. Bir yapım şirketinden de teklif geldi. Radyo programını aynı formatta televizyona taşıyorum. "
-Magazin programıyla değişim sinyalini verdiniz... Radyo İlaç'ın müziklerinde farklılık olacak mı?"
"-Radyomuz sadece Arabesk ve Fantezi dinletmiyor. Sezen Aksu'nun da Nilüfer'in de damar dediğimiz özel şarkılarına da yer veriyor. Türkçe pop şarkılarını da dinletiyoruz.
'Magazin dünyasında nankörlük var'
"Magazin göründüğü kadar renkli bir dünya mı, sanatçıları konuk almakta zorlandığınız oluyor mu?
"-Ben Deniz Seki'nin basın danışmanlığını yaptım ve benim programıma gelmiyor. "Söz veriyorum, albüm çıktığında geleceğim" dedi ve gelmedi. Magazin dünyasında nankörlük var, en son Tarık Mengüç olayı...Onu biz çıkardık , ünlü yaptık.
Seda Sayan'ın programına çıkmış ağlıyor, bana promosyon yapmadılar diye. Albüm iyi olunca başarı benim diyorlar. Olmayınca prodüktörler suçlu! Hepsi oynuyor sanatçıların. Arkalarındaki ekibi unutuyorlar, riyakârlık var."