YERİNİN DOLDURULAMADIĞI BİR EFSANE: ZEKİ MÜREN

Burhan AKDAĞ

Bugün, Türk Sanat Müziği'nin "Sanat Güneşi", benzersiz bir sanatçı, milyonların kalbine dokunan Zeki Müren'in ölümünün 28. Yılı..  ... Kalplerimizde bıraktığı iz hiç silinmedi.  O, sadece Türk sanat müziğinin duayenlerinden biri değil, Türkiye'nin her kesiminden insanın gönlünde taht kurmuş, sevgiyle anılan bir efsaneydi

24 Eylül 1996… O acı gün anılarımıza kazındı. TRT İzmir Televizyonu'nda kendisi için düzenlenen törenlerde kalp krizi sonucu aramızdan ayrıldı. Ancak arkasında hepimizin yüreğine dokunan şarkılar, hatıralar ve hiç silinmeyecek izler bıraktı. "Sorma Ne Haldeyim", "Şimdi Uzaklardasın", "Ah Bu Şarkıların Gözü Kör Olsun"... Bunlar sadece melodiler değil, Zeki Müren'in yaşamımıza kattığı anlamlardı. Onun sesiyle can bulan bu eserler, Türk sanat müziğinin çok önemli eserleri oldu.

Zeki Müren, 600'den fazla plak ve kaset, 300'ün üzerinde en iyi ile bir dönem damgasını vurdu. Sadece değil, sinema dünyasında sahnede büyük başarılara imza attı. 1953 yılında başlayan sinema kariyerinde, özellikle "Beklenen Şarkı" filminin sergilediği performans, onun sadece bir müzisyen değil, çok yönlü bir sanatçı olduğunu gösterdi. Stili, zarafet ve iyilik dolu yüreği ile bir kuşağa ilham kaynağı oldu.

Yazlarını Bodrum'daki evinde geçirirdi. Her Bodruma gittiğimde kapısı çalar, uzun uzun sohbet ederdik. Hatta zaman zaman çok sevdiği Bardakçı koyuna gider denize girerdik.  Bardakçı Koyun da onunla birlikte yüzdüğümüz, denizin mavi sularında zaman geçirdiğimiz anlarımı hala anımsıyorum. O günlerde çektiğim fotoğraflar çalıştığım gazete Günaydın’da tam sayfa yayımlanmıştı. Zeki Müren, Bodrum'un o masmavi huzurunda bile hep aynı asil, aynı zarif insandı

Son yıllarda kalp rahatsızlığı ve şeker hastalığı nedeniyle sahnelerden uzaklaşmıştı. Bodrum'daki evde inzivaya çekilmiş, hayattan biraz da kendisini dinlemek için uzaklaşmıştı. O yıllarda ben kendisini birkaç kez aradım ama ne yazık ki yüz yüze görüşmeyi kabul etmedi. “Burhancım,” derdi, “beni bu halimle görmeni istemem…” O ince, narin ruhuyla bile her zaman zarafeti elden bırakmazdı.

Vefatının ardından 28 yılını geçen Zeki Müren'in değeri daha da artırdı. Onun şarkıları sadece geçmişte değil, güncel ve yarına da sesleniyor. Sadece sanatıyla değil, aynı zamanda iyilik dolu yüreğiyle de gönüllerde taht kurdu. Tüm mal varlıkları Türk Eğitim Vakfı ve Mehmetçik Vakfı'na bağışlayarak, Bu mirastan yararlanan binlerce öğrenci, onun adını yaşatmaya devam edecek

Hayat Zeki Müren'siz 28 yıldır devam ediyor, ama biz onsuz kaldık. Onunla her geçen gün aslında hazineymiş. Ve bugün, o hazineye ilişkin özlemin hiç dinmedi. O, yalnızca sahnelerin değil, kalplerimizin de sanat güneşiydi

28 yıl geçti ama yerin dolmadı, Paşam...