Seyhan ERDAĞ
TİMUR SELÇUK, NÜKHET DURU VE EMEL SAYIN...
Uzun zaman önceydi www.magazinkolik.com'da yazmayı bırakalı...
Sevgili Nurcan Sabur Abim, "yeniden hoş geldin" diyerek karşılamış beni, "Yeniden Hoşbuldum" diyerek başlıyorum...
www.magazinkolik.com okuyucularına, saygı ve sevgimle başlıyorum...
Okuduğunuz müddetçe, her şeyi not almak istiyorum buraya... Mesleğimi, işimi, bildiklerinizi, bilmediklerinizi, gördüklerinizi, görmediklerinizi, hayal ettiklerinizi etmediklerinizi, doğruları, yanlışları, gazetecileri, insanları, hayatı kısacası bir şeyi değil, her şeyi... Her şey dedim ama, yalan olmadan, riya olmadan, hamilik olmadan, kayırma olmadan her şeyi...
TİMUR SELÇUK ve NÜKHET DURU KONSERİ... "BİZİM ŞARKILARIMIZ"
Bazıları yüksek voltajlı, kısacası gürültülü müzikler, solistin arkasındaki dansçı kızlar ve dansçı erkekler, 2 ya da 3 şarkıda bir yapılan playbacklerden oluştuğunu düşünse de konserlerin, ben böyle olmadığını bildiğim için, onaylamak adına cuma gecesi Nükhet Duru ve Timur Selçuk'un konserindeydim.
"Bizim Şarkılarımız" demişlerdi konser serilerinin ismine ama, onlar çoktaaan bizim olduğu için, aslında "Sizin Şarkılarınız" deselerdi yeriydi...
Sahnenin solunda asil bir piyano, sahnenin ortasında Nükhet Duru'nun koltuğu, mikrofonu ilerleyen dakikalarda kullanacağını tahmin ettiğiniz aynası, peruğu, şapkası, montu; kısacası aksesurları, en arkada orkestra... Zorlu'nun dev salonunun her katı tıklım tıklım dolu. Sahnenin en önünde Bülent Ersoy, hemen arkasında Perran Kutman, solunda Türkan Şoray, Nevra Serezli, Ahmet Hakan, Göksel Kortay ve Nebil Özgentürk; sağında Emel Müftüoğlu, Volkan Konak, Burçin Orhon Uygur, Selda Bağcan; belli ki Nükhet Duru dostlarını, yıllanmış sevgisiyle hem karşısında hem gönlünde görmek istemiş...
Sözü uzatmayayım; Timur Selçuk ve Nükhet Duru; perde açıldığı andan itibaren, o 4,5 saatlik performansları bitip perde kapanana kadar, o gece orada olan herkesi büyülediler. "Bizim Şarkılarımız" dedikleri şarkılarının aslında "hepimizin" olduğunu, şarkılarının hayatımızın bir parçası olduğunu, herkesin yorumcu olamayacağını, her eline mikrofon alana sanatçı denmeyeceğini öğrettiler, gösterdiler...
Hazırlanıp da, espri yapmaya uğraşmadıklarını hissettirdikleri anılarını, şarkılarının arasına serpiştirmişler ki, ara ara diyorsunuz ki, acaba hiç şarkı olmasa da hep anlatsalar mı... O muhteşem yorumculuklarıyla, şarkılarını seslendirmeye başladıklarında diyorsunuz ki, hiç konuşmasalar da hep okusalar, hiç susmasalar...
"Bizim Şarkılarımız" devam etmeli, çok insana ulaşmalı, büyük kitlelere ulaşmalı, olmalı olmalı olmalı... Starlar, starım diye dolaşan ünlüler de, egoları nedeniyle ister gizli, ister alenen Nükhet Duru ve Timur Selçuk'u dinlemeli izlemeliler; eğlenmek için değil ama; ders almak için...
"Türk Pop'unun 4 yapraklı yoncası" mevzuusu hep tartışılır, konuşulur yıllar yılı...
Ajda Pekkan, Sezen Aksu, Nilüfer 3 adet yapraktır da, 4. yaprak için kimi Zerrin Özer der, kimi Nükhet Duru.
Sesinin güzelliği, büyüklüğü değildir sanatçıyı sanatçı yapan; kültürü, bilgisi, doluluğu, yorumu; sesinin güzelliği kadar önemlidir; kısacası her şeyiyle Türk Popunun 4 yapraklı bir yoncası gerçekten var ise, o 4. yaprak Nükhet Duru'dur benim için...
GEÇMİŞTEN GELECEĞE EMEL SAYIN FOTOĞRAFLARI SERGİSİ
Sanatçıların vefatlarının ardından sokaklara, caddelere, kültür merkezlerine, sanata adanmış binaların bir odalarına, dersliklerine verilen isimlerine alışkınız biz, çok aşinayız... Hatta bu isimler, yerlerinde bir müddet dururlar falan cadde, falanca sokak, yeni gelen yönetim tarafından yepyeni bir isme bürünüverir çoğu zaman.. Vefatlarının ardından hit olan şarkıları vardır, hatta programın sunucusu emir verir konuk koordinatörüne, bizim programa alalım der...
Türkiye'de bir alışveriş merkezi, sanata ve sanatçıya verilmesi gereken değeri, özeni; alışkın olduğumuz sınırlar dışında olabilmeyi gösterdi bize...
1 sene önce Türk Sineması'nın Sultanı Türkan Şoray'la başlattığı fotoğraf sergisi, bu yıl Türk Sanat Müziği'nin efsane isimlerinden Emel Sayın için yapıldı.
Bir alışveriş merkezi, imza günü düzenlemek yerine, konser yapıp kolaya kaçmak yerine, aylarca uğraşıp fotoğrafları topluyor, temizletiyor, binlerce lira ödeyerek bastırıyor... Üstelik, istediğiniz Emel Sayın fotoğrafını, oldukça uygun fiyatlara aynı anda satın alıyorsunuz, o fotoğrafın yeri aynısıyla hemen dolduruluyor ve verdiğiniz bu para ise, Ayvalık Birlik Ortopedi Derneği'ne aktarılıyor... Emel Sayın'ın sanat hayatına başladığı ilk gününden, bugüne kadar, daha doğrusu doğumundan bu yaşına kadar hayatı, binlerce fotoğraflık bir sergide tam 1 ay boyunca, Kale Outlet Center'in koridorlarında, sizleri bekliyor.
HER TÜRLÜ SORU, ÖNERİ VE ELEŞTİRİLERİNİZ İÇİN BANA YAZABİLİRSİNİZ...
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.