Çekimlerine Şubat ayı sonunda başlanacak sinema filmi için incelemelerde bulunmak üzere önceki gün Zonguldak'a gelen Yılmaz Erdoğan, bugün Zonguldak Belediye Başkanı CHP'li Muharrem Akdemir'i makamında ziyaret etti. Erdoğan, 1940'lı yıllarda yaşayan ve 20'li yaşlarda veremden ölen Zonguldaklı şairler Rüştü Onur ile Muzaffer Tayyip Uslu'nun hayat hikayelerini anlatacağı sinema filmi için Başkan Akdemir'den destek istedi.

2 ŞAİRİN EDEBİYAT ÖĞRETMENİNİ OYNAYACAK

Erdoğan, çıkışta gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Yılmaz Erdoğan, bazı çevrelerde, 'Şairler', bazı çevrelerde ise 'Mükellefiyet Döneminde Aşk' olarak geçen filminin gerçek adının, 'Kelebeğin Rüyası' olduğunu söyledi. Uzun süredir üzerinde çalıştığı filmde ünlü oyuncular Kıvanç Tatlıtuğ ile Mert Fırat'ın iki şairi oynayacağını belirten Erdoğan, kendisinin ise genç şairlerin Zonguldak Çelikel Lisesi'ndeki edebiyat öğretmeni Behçet Necatigil'i oynayacağını kaydetti. Erdoğan, filmin şu anda kesinleşenoyuncu kadrosunda eşi Belçim Bilgin'in de bulunduğunu belirtti.

ÇEKİMLER ŞUBAT SONU BAŞLAYACAK

Zonguldak'ın, 1940'lı yıllarda Türkiye'yi sırtında taşıyan bir şehir olduğunu vurgulayan Erdoğan, filmde biraz da bunun hikayesini anlatacaklarını söyledi. Erdoğan, çekimlerine şubat ayı sonunda başlayacakları filmde İstanbul çekimlerinin de olacağını, haziran, temmuz aylarında neredeyse tüm yaz Zonguldak'ta olacaklarını kaydetti. Çekimler için mekan belirleme ve dekor çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Erdoğan, Zonguldak'ın 1940'lı yıllarının ana caddesini, iskelesini dekor yapacaklarını dile getirdi. Erdoğan, filmin bir bölümünün maden ocağında geçeceğini, bunun için dün maden ocağının girişinde incelemelerde bulunduğunu, ancak henüz yer altına inmediğini ifade etti.

'ŞİİRİN FİLMİNİ YAPMAK BENİM İÇİN ÖNEMLİ'

Gelecek yıl vizyona girecek filmin kendisi için önemli olduğunu söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Benim için asıl önemli olan şiirin filmini yapma fırsatı bulmam. Zonguldak, şiirin Anadolu'daki en derin damarlarından biri. Burada çok derin kömür damarları var, ama aslında şiir damarı da var. Bu arkadaşların, mesela Rüştü'nün ortaokul öğretmeni Abdulbaki Gölpınar, Behçet Necatigil. Burada enteresan bir edebiyat ve şiir damarı var. Ayrıca 2'nci Dünya Savaşı koşullarındaki hayatın, iki yoksul önemli şairin öyküsü ilgimi çekti. O beni çok heyecanlandırıyor. Şiirin filmini yapıyor olmak; şiir, aşk, savaş maden, her şeyin karıştığı bir film yapıyor olmak önemli benim için."