Kitabına, hayatını ve yarım asra yaklaşan mesleki tecrübelerini sığdırmaya çalıştığını belirten Aytuğ, en büyük amacının gazeteciliğe gönül veren gençlere yol göstermek olduğunu söyledi.

Türkiye’nin en büyük kitap platformu D&R; “Okur Yazar Buluşmaları” kapsamında bu kez  gazeteci Yüksel Aytuğ’u ağırladı. D&R İstinyepark mağazasında okurlarıyla buluşan Aytuğ, gazetecilikte kariyer yapmak isteyen gençlere kıyı feneri olması amacıyla çıkardığı otobiyografi türündeki son kitabı “Hayatım Roman”ı imzaladı.

“Gazeteciliğe adanmış bir ömür” olarak tanıttığı yeni kitabıyla büyük ilgi gören Aytuğ, gazeteci arkadaşlarının yalnız bırakmadığı imza gününde kendisine yöneltilen soruları da içtenlikle yanıtladı.

“Gençleri, sivri kayalıklara karşı uyarmak istedim”

Kitabın içeriği hakkında konuşan Aytuğ, “Bu kitap, genç, başarılı, başarılı olmaya aday, gazeteciliği veya televizyonculuğu kendisine meslek edinmeyi kafasına koyan arkadaşlara kıyı feneri olmak amacı taşıyor. Kıyı fenerleri; tekneleri, kaptanları kötülüklerden korumaya çalışır, yol gösterir, boğaz girişi buradan, buraya fazla yaklaşırsan karaya oturursun der.

Ben de kitabımla naçizane bir kıyı feneri olmaya çalıştım. Gazetecilik, dışarıdan göründüğü gibi allı pullu, heyecanlı ve mutlu bir meslek değil. Gençleri suyun altındaki sivri kayalıklardan haberdar etmek istedim.

Okulda öğretilen gazetecilikle sahada yaşanılan gazetecilik arasında dağlar kadar fark var. Bu kitap, 42 yıllık mesleki tecrübenin birikiminden ortaya çıktı” dedi.

“Bunca yaşanmışlık benimle birlikte göçüp gitmesin”

1980 yılından beri sektörün içinde olduğunu belirten Aytuğ, sözlerine şöyle devam etti: “Bu sektörün zemini kaygandır. Hele aynı yayın grubunda ayakta durabilmek, yıllarını aynı yerde geçirebilmek herkese nasip olmaz. Ben şanslı olanlardanım.

Spor muhabirliğinden kadın dergisi genel yayın yönetmenliğine, radyo programcılığından ekonomi dergisi yazı işleri müdürlüğüne, polis adliye muhabirliğinden spor yazarlığına her kulvarda bulundum.

Gazeteciliğin her evresinde tecrübe edindim. Bu kadar yaşanmışlığın benimle birlikte göçüp gitmesine gönlüm razı olmadı. Hiç olmazsa birilerinin işine yarasın istedim.”