Ayla Dikmen.. Bir dönemin süperstarı.. Yıllar sonra Çağan Irmak'ın son filmi 'Issız Adam'la yeniden gündeme geldi. Bu 'buğulu ses'in yorumladığı 'Anlamazdım' şarkısı da bugünlerde radyolarda en çok çalınan şarkıların başında geliyor. İşte toplumdaki bu Ayla Dikmen rüzgârının farkına varan bazı televizyon programlarının yapımcıları, bakmışlar ki 'gündem bu gündemdir' hemen ünlü sanatçıyı programlarına davet etmek için telefonlarına sarılmışlar.

Bu gerçeği 'Disko Kralı' programında açıklayan Okan Bayülgen aynı hatayı kendi ekibinin de yapmış olabileceğini söyleyerek dertlendi. Bayülgen, bu trajikomik olayın altının çizilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.

Ah şu bilgi eksikliği yok mu?.. Aradınız da bulamadınız mı? Neyse! Ben; Ayla Dikmen'le tanışma, röportaj yapma şansına sahip 'bugünlere kalmış' birkaç gazeteciden biri olarak üzüldüm..

'Rahmetli' Ayla Dikmen de; herhalde yattığı yerden 'acıyarak' bakıyordur bu zavallılara.. Sevgili ve de nur içinde yatsın Ayla Dikmen'in öyle güzel bir yaşam öyküsü var ki.. Ama sonunda çok çabuk 'The End' yazan bir öykü.. Sizlerle paylaşmak istedim.. İster misiniz, yazının sonunu okumayıp 'Ne güzel öyküymüş.. İyi reyting yapar.. Çocuklar hemen Ayla Hanım'ı arayın..' diyen yeni 'uyanıklar' çıksın..

Hazır mısınız Ayla Dikmen'le tanışmaya?

+ + +

25 Mart 1944 tarihinde Kütahya'da dünyaya geldi. Yaşasaydı bugün 64 yaşında bir hanımefendi olarak yine 70'li yıllardaki gibi tüm sevecenliği ve güler yüzü ile karşımızda olacaktı.. Baba Ali Rıza Dikmen ve anne Bedriye Dikmen'in en küçük çocuklarıydı. Müziğin başköşeye kurulduğu bir evde gözlerini açtı hayata. Baba piyano ve ud, anne ise keman çalıyordu. Abla Meral Dikmen ve ağabey Oktay Dikmen bu müzik ortamına bir parça uzak kaldı. Ancak Ayla Dikmen'in hemen hemen her günü müzikle dolu geçti.

İlk, orta okul ve lise eğitimini Aydın'da tamamladı. Lisedeyken okul korosuna katıldı. Müzik öğretmeni İhsan Ünaldı aynı zamanda türkü de derliyordu ve Dikmen, Aydın Lisesi'nin radyosunda solist olarak şarkı söylemeye başladığında ilk olarak hocasının derlediği bu türküleri söyledi. Ardından da, büyük zorluklarla dinlemeye çalıştığı Kahire Radyosu'ndan öğrendiği Batı Müziği şarkılarını İngilizce olarak seslendirdi.

Lise çağı bitince Ankara'ya gitti ve burada Ankara Yüksek Ticari İlimler Akademisi'nde eğitimine devam etti. Bu eğitimi sırasında TBMM'de 'stenograf' olarak da çalışmaya başladı. Ardından da, 'sekreter' yetiştiren bir okulda stajyer öğretmenlik yaptı.

Müzik ile profesyonel olarak ilgilenmeye başlaması İlham Gencer sayesinde oldu. Gencer, bir çay partisinde bir rastlantı sonucu onu dinledi ve kendisine bu işe mutlaka profesyonel olarak devam etmesi gerektiğini öğütledi. Dikmen, bu 'öğüt' sonrası 'şarkıcı' olmayı ciddi ciddi kafasına koydu. Ancak ailesinin bu isteğini engelleyeceğini düşündüğü için evde bundan hiç söz etmedi ve eğitimine ikinci bir üniversite ile devam etmek istediğini söyleyip İstanbul'a geldi, Siyasal Bilgiler'e kaydını yaptırdı.

Asıl amacı; müzik dünyasına profesyonel bir giriş yapmak için gerekli bağları kurmaktı. Bunu da Yavuz Özışık ile tanışarak başardı. Ailesinden korktuğu için adını değiştirdi ve Parla Nur adını seçerek Özışık ile çalışmalara başladı. Özışık ile yaptığı bir radyo programı sırasında, Türkiye Müzisyenler Sendikası'nda oldukça aktif bir rolü olan Şerif Yüzbaşıoğlu ile tanıştı. Bu tanışma, Dikmen'in hayatını tamamen değiştirecekti. Yüzbaşıoğlu, onu dinledikten sonra hemen orkestrasına katılmasını teklif etti. Yüzbaşıoğlu'nun orkestrası oldukça önemli bir orkestraydı ve bu orkestrada 'kadın solist' olmak Dikmen'in hayâl bile edemeyeceği bir durumdu.

Şerif Yüzbaşıoğlu Orkestrası ile başlayan prova ve çalışmaların ilk sonuçları 1964 yılında yapılan 2. Boğaziçi Müzik Festivali'nde alındı. Festival jürisi, onu 'En Başarılı Şantöz' olarak seçti. Müzik yaşamının henüz baharında olan bir genç şarkıcı için oldukça önemli bir ödüldü bu; Dikmen'in iyi bir 'yorumcu' olarak kabul edilmesini sağladı, önündeki bütün engelleri kaldırdı, yolları açtı.

Bu festivalin ardından, Balkan Melodileri Festivali gündeme geldi. Henüz birkaç yıllık geçmişi olan bu festival, Pop Müziğimizin yurt dışındaki ilk sınavı olacaktı bir anlamda. Türkiye'yi temsil edecek olan orkestrada kimlerin yer alacağına Türkiye Müzisyenler Sendikası karar verecekti. Sendika; bu iş için 2. Boğaziçi Müzik Festivali'nde bütün ödülleri toplayan Şerif Yüzbaşıoğlu Orkestrası'nı seçti. Ancak, son anda Şerif Yüzbaşıoğlu Orkestrası'ndan vazgeçip yeni bir festival orkestrası oluşturdu. Şerif Yüzbaşıoğlu ve Ayla Dikmen, bir sonraki yıl festivale katılma şansını elde etti. Başar Tamer 'Çarşıya Kiraz Geldi', Ayla Dikmen 'Niksar'ın Fidanları', Erol Büyükburç ise 'Olam Boyun Kurbanı' adlı şarkıları söyledi. Sonuç; birincilik.

Milli Orkestra, döner dönmez; ilk konserini, 6 Aralık 1965 günü İstanbul Spor ve Sergi Sarayı'nda verdi. Hava Kuvvetleri Dans Orkestrası ve Şevket Uğurluer Orkestrası'nın ardından sahneye çıktılar ve yer yerinden oynadı. Orkestranın solistlerinden Ayla Dikmen'in 'şahane tuvaleti içinde hakiki bir Türk lokumu' olduğunu yazdı gazeteler.

Ayla Dikmen'in festivalde seslendirdiği 'Niksar'ın Fidanları' adlı şarkı, 1966'da Melodi Plâk tarafından piyasaya çıkartıldı. Hemen ardından 'Merdiven/ Mühür Gözlüm' geldi. Bu plâkların çok iyi satması üzerine Netfon firması Dikmen'e çok iyi şartlarda bir transfer teklifi yaptı. Dikmen bu teklifi kabul ederek, listeleri sarsacak plâklarını yapmaya başladı. Bu plâkların ilki 'Sensiz Yaşamam/ Nereye' oldu. Ama 'şanssız' bir durum vardı; 'Sensiz Yaşamam' Ajda Pekkan'ın 'Sensiz Yıllarda', 'Nereye' ise Özdemir Erdoğan'ın 'Duyduk Duymadık Demeyin' adlı şarkılarıyla çakışmıştı. Yani Dikmen, Pekkan ve Erdoğan'ın seçtiği yabancı şarkıların aynısını seçmiş ve Ülkü Aker'in yazdığı farklı sözlerle tek bir plâkta bir araya getirmişti.

'Gençlik Gençlik/ Sakın Karşımda Ağlama' adlı plâğın ardından yeni bir bomba geldi: 'Alyanaklım/ Yanan Mum'. Genç ve yetenekli bir müzisyen olan Mustafa Alpagut, giderek dört bir yanı kuşatmaya başlayan 'Anadolu Pop' akımını yansıtan iki şarkı yazmıştı Dikmen'e. Bu plâğın ardından Ayla Dikmen basının vazgeçemediği bir sanatçı haline geldi. O dönemde ilk albümü de piyasaya çıktı. 17 Nisan 1968 tarihinde Enis Berki ile tanıştı. Çok geçmeden nişanlandılar. Aynı günlerde Netfon Plâk ile yollarını ayırdı ve Moda adlı bir firmaya 'Ayrılık Şarkısı/ Seninleyim' adlı 45'liğini yaptı. Ardından da 'altın dönem'ini yaşayacağı Coşkun Plâk şirketine geçti.

Hilmi Coşkun, Ayla Dikmen gibi bir star'ı bünyesine kattıktan sonra hiçbir masraftan kaçınmadı ve yapılacak her plâk için büyük bütçeler ayırmaya karar verdi. Bu yeni dönem; sözlerini Fikret Şeneş'in yazdığı 'Aşk Defteri' ile başladı. Bu başarı Dikmen'in ikinci albümünün de yayınlanmasına neden oldu. Bu albüm de, Dikmen'in daha önceki 45'liklerinden derlendi. 1978 yılında son 45'liği 'Onu Bunu Bilmem Kararlıyım/ İlk ve Son Aşkımsın'ı yaptı. O dönemde Türk Pop Müziği bir durgunluk dönemine girmiş ve 45'lik plâkların satışları düşmeye başlamıştı. Dikmen yılmadı ve bir albüm hazırlığına başladı. Yeni albüm; çoğunlukla yeni şarkılardan oluşacaktı. Düzenlemelerini Mustafa Özkent'in yaptığı 'Göz Bebeğim' adlı albüm de büyük ses getirdi.

1980'li yılların sonuna doğru genç şarkıcıların açtığı yeni bir sayfa sonrası Türk Pop Müziği yeniden eski görkemli günlerine dönmeye başladı ama ne yazık ki, bu yeni dönemde Dikmen yeni plâklar yapmaya fırsat bulamadı. Sanatçı, ciddi sağlık sorunlarıyla boğuşmaya başlamış ve bu boğuşma sırasında ister istemez müzik ve şarkılar Dikmen'in hayatında geri plana düşmek zorunda kalmıştı. Ayla Dikmen, 20 Ağustos 1990 tarihinde İzmir Özel Sağlık Hastanesi'nde yakalandığı amansız hastalıktan kurtulamayarak 46 yaşında aramızdan ayrıldı.

45'lik Plâkları

1965: Ay Kız Adın Yamandır/ Niksar'ın Fidanları [Melodi], Mühür Gözlüm/ Merdiven [Melodi], 1970: Ayrılık Şarkısı/ Seninleyim, 1971: Sensiz Yaşayamam/ Nereye, Gençlik Gençlik/ Sakın Karşımda Ağlama, 1972: Yanan Mum/ Al Yanaklım, Asker Mektubu/ Of Aman Aman, 1973: Kime Ne Düştü/ Hadi Gidelim, Bir Gölge Gibi/ Sevemeden Kimse Seni, Sus Arkadaş/ Sonsuz Keder [Netfon], 1974: Aşk Defteri/ Öpücük, Yolcu Yolunda Gerek/ Kalbime Kanımla Yazdım Adını, Çoban Pınarı/ Ay Ay Ay, Yeniden Seveceğim/ Kim Dinler Sizi, 1975: Hu Bismillah/ Anlamadın mı, Benim Kederim Bu/ Hadi Gidelim, Onu Bunu Bilmem Kararlıyım/ İlk ve Son Aşkımsın [Coşkun]

Albümleri

Ayla Dikmen [1973- Netfon]: Al Yanaklım/ Asker Mektubu/ Bir Gölge Gibi/ Gençlik/ Nereye/ Of Aman Aman/ Sakın karşımda Ağlama/ Sensiz Yaşayamam/ Sevmeden Kimse Seni/ Sonsuz Keder/ Sus Arkadaş/ Yanan Mum

Gözbebeğim [1979- Coşkun]: Zehir Gibi Aşkın Var/ Bırak İçeyim/ İlk ve Son Aşkımsın/ Onu Bunu Bilmem Kararlıyım/ Ne Olacak Dansın Sonunda/ Olacak Olacak/ Sen Adam Olmazsın/ Doldur Saki İçelim/ Kapansam Dizlerine/ Böyle Gelmiş Böyle Gider

Aşk Defteri [1977- Coşkun]: Çoban Pınarı/ Seni Seni/ Anlamazdın/ Yolcu Yolunda Gerek/ Öpücük/ Hopla Oyna/ Kim Dinler Sizi/ Kalbime Kanımla Yazdım Adını/ Aşk Defteri/ Ay Ay Ay

Ayla Dikmen [1987- Coşkun]: Zehir Gibi Aşkın Var/ Bırak Seveyim/ Onu Bunu Bilmem/ Dansın Sonunda Olacak Olacak/ Hu Bismillah Diyelim/ Anlamadın mı/ Böyle Gelmiş/ Anlamazdın/ Aşk Defteri/ Kalbime Kanımla Yazdım/ Yolcu Yolunda Gerek/ Hopla Oyna/ Al Yanaklım/ Seni Seni Ben/ Kimler Dinler Sizi/ Çoban Pınarı/ Ay Ay

Seninle Sonsuza Kadar [2007- MCC]: Aşk Defteri/ Anlamazdın/ Anlamadın mı/ Nereye/ Zehir Gibi Aşkın Var/ Onu Bunu Bilmem Kararlıyım/ İlk ve Son Aşkım Sen Olacaksın [Yaşar]/ Nereye [remix/ Alyanaklım [Emre Altuğ]/ Sensiz Yaşamam [Deniz Seki]/ Kim Dinler Sizi/ Yolcu Yolunda Gerek/ Olacak Olacak/ Zehir Gibi Aşkın Var [remix]/ Nereye [remix]/ Yanan Mum [Belgesel Müziği]

Klâsikler [2008- MCC]: Aşk Defteri/ Anlamazdın/ Anlamadın mı/ Yanan Mum/ Alyanaklım/ Sensiz Yaşamam/ İlk ve Son Aşkım Sen Olacaksın/ Onu Bunu Bilmem Kararlıyım/ Zehir Gibi Aşkın Var/ Olacak Olacak/ Yolcu Yolunda Gerek/ Kim Dinler Sizi/ Nereye

Nur içinde yat sevgili Ayla Dikmen..

[email protected]