Ropörtaj; Mehmet KARADEMİR

Afrodit ile boğaz'ın erguvan kokan ambiansı eşliğinde Kuruçeşme'den başlayan ve Alkan'ın hayranları tarafından yoğun ilgiye maruz bırakılan boğaz turu, 60 yıllık geçmişi ile Yeniköy'de efsaneleşen, "BVS" grup tarafından yeniden restore edilerek hizmete açılan "Yeniköy İskele Balık Restaurant'da verilen mola ile sona erdi.

Yeme içme sektöründe ki başarıları ile adından sıkça söz ettiren "BVS" gruba ait mekanın muhteşem panoramik manzarası, taze balıkları, lezzetli mezeleri ile başlayan ve buz gibi rakısı eşliğinde devam eden sohbet, Afrodit'in mekanda bulunan hayranlarının yoğun ilgisi yüzünden zaman zaman tatlı bir şekilde kesilmek zorunda kaldı.

Endamı, güzelliği, stili ve görgüsü ile her dem bir numara olan ve zirvede kalan, bir çok genç kız ve de sanatçıya rol model olmuş ve halen de olan Afrodit, mutevazılığı, samimi ve içten tavırları, duru güzelliği ile boğaz'ın adeta incisi oldu.

Edası, işvesi ve dişiliği ile kadın kelimesinin neredeyse sözlükteki karşılığı olan Banu Alkan'ı “aptal sarışın” sananlar aslında onun içindeki keşfedilememiş Jeane’i göremeyenler.

Türk Sinemasına damga vurmuş, "Gecelerin Kadını", "Sokaktan Gelen Kadın", "Bataklıkta Bir Gül", "Kadınca", "Afrodit", "Kızgın Güneş" gibi filmlerle Türk halkının gönlünde taht kurmuş olan, 80'lerden bu yana her daim beğenilen ve kabul gören Afrodit, sohbet esnasında Mehmet Karademir'in sorularını yanıtladı.

-Banu Hanım, uzun yıllar 7 den 70'e halkın gönlünde taht kurabilen, ismi markalaşmış ender sanatçılardan birisiniz.Her dem gündemde olmanızı ve sevilmenizi sağlayan sizi diğerlerinden ayıran ve de farklı kılan özelliğiniz ne sizce?

-Ben bu soruya yanıt vermeyeceğim, yanıtını senden almak istiyorum bebeğim, Bakalım fikrin benim düşündüklerim ile paralel olabilecek mi merak ediyorum.

-Banu Hanım bence bunun en önemli nedeni sizin vizyonunuz hayata bakışınız, çok zeki bir kadın ve de çok güzel oluşunuz. Birde estetiksiz ve duru teniniz.Tüm bunların toplamı zaten bir star yaratıyor.

-Banu Hanım hayat arkadaşınız Gürbüz Bey ile uzun süren bir birlikteliğiniz oldu. Şayet Gürbüz bey sizin hayatınıza girmemiş olsaydı siz yine bugünkü Banu Alkan olur muydunuz?

-Asla bir Banu Alkan olmazdım. Gürbüz Bey'in benim kariyer planlarımda çok büyük etkisi oldu.Bugün ben bir Banu Alkan isem bunu Gürbüz Bey'e borçluyum. Tüm dünyayı onunla gezdim. Hayata bakışım onun sayesinde gelişti ve değişti.Ona çok şey borçluyum. Allah gani gani rahmet eylesin.

-Banu hanım bizler hayranınız olarak sizi ulaşılamaz, ütopik ve erişilemez bir kadın olarak gördüğümüz için sizi kimsenin taşıyamayacağını, size aşık olabilecek değerde de kimsenin olamayacağını düşünüyoruz. Peki Afrodit aşka nasıl bakıyor? Yeni bir aşk var mı?.

-Hayatım boyunca yaşantıma iki büyük aşk girdi. Gürbüz Bey ve Murat Taşdemir. Gürbüz bey’in vakitsiz ölümü bu büyük aşkı yarım bıraktı. Murat ile olan aşkımız ise benim taşıyamayacağım tek bir sözü yüzünden bitti. Şu an bir aşk yaşamıyorum. Beni hak edebilecek biri karşıma bir gün çıkarsa, aşk neden olmasın.

-Dünya ve Türk sinemasında kendinize örnek aldığınız kişiler var mı? İdolünüz kim?

-Dünya sinemasından Liz Taylor, Marilyn Monroe, Romy Schneider, Claudia Cardinalle, en beğendiğim kişiler. Türk Sinemasında İse bir Filiz Akın'ı, Türkan Şoray ve Fatma Girik’i asla es geçemem. Çok takdir ettiğim  yerleri dolmayacak kadar büyük değerler.

-Günümüz sinemasına baktığımızda, “işte bu bir jön” diyebileceğiniz bir isim var mı?

-Genç jenarasyonlardan Burak Özçivit’i çok beğeniyorum. Hem fiziği hem oyun gücü hem efendiliği ve de mimikleri ile gelecek vadeden bir yıldız o.

-Hiç estetik oldunuz mu? Estetiğe bakış açınız ne?

-Asla hiçbir yerime estetik anlamında neşter değmedi.Hiç ihtiyacımda yok zaten. Biz sinemacı ve oyuncuların mimikleri bizim için çok çok önemli.Estetikler mimikleri öldürüyor. Haliyle oyun gücünüde zayıflatıyor.Ben estetiği hiçbir kadına önermiyorum.

-Banu Hanım herkes bir veliaht seçip benim veliahtım şu, benim veliahtım bu diye tutturmuş gidiyor. Sizin veliahtınız olarak gördüğünüz sanat camiasından bir isim var mı?

-Ben açıkca söyleyeyim kimseyi veliahtım olarak görmüyorum. Banu Alkan bir tane ve asla yeri doldurulamaz. Benim veliahtım olsa olsa kızkardeşim Bahar'ın canımdan kanımdan çok sevdiğim  minik kızı Sidelya olur. Çok fotojenik bir yüzü var. Çok da zeki ve kabiliyetli yaşına rağmen. Allah nazarlardan korusun onu. Tek veliahtım Sidelya benim.

-Banu Hanım son bir sorum daha olacak size, yeni projelerinizden bahseder misiniz. Biz hayranlarınızı ne gibi sürprizler bekliyor olacak bu bahar ve yaz döneminde?

-3 yıldır üzerinde titizlikle çalıştığım “Parfüm” isimli single’ın çalışmaları son sürat devam ediyor. Sinema  projelerimde var. Doğru prodüksiyon doğru yapım şirketi ve iyi bir ekip için araştırmalarımız devam ediyor. Bu arada yaz konserleri projemizde var. Bakalım daha neler olacak hep birlikte göreceğiz sürprizlerimi.