İnci Çayırlı geçirdiği kalp krizi nedeniyle tedavi altına alındı.

Eskişehir Tepebaşı Belediyesi Türk Sanat Müziği Korosu Şefi olarak görev yapan Devlet Sanatçısı İnci Çayırlı, çalışmalarını yürüttüğü Tepebaşı Belediyesi Zübeyde Hanım Kültür Merkezi'ndeki odasında kalp krizi geçirdi.

Çayırlı, görevlilerin çağırdığı 112 ambulansıyla Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’ne götürüldü..

Çayırlı burada gözlem altına alındığı sırada kalbi durdu. Doktorlar elektroşok cihazı yardımıyla Çayırlı'nın duran kalbini çalıştırdı.

Kardiyoloji’de yoğun bakıma alınan Çayırlı için doktorlar kalp pili takma teklifinde bulundular. Ancak Çayırlı'nın bu teklifi kabul etmediği öğrenildi. Çayırlı'nın tedavisi sürüyor.

EVET GAZETELER; 22 NİSAN’DA SADECE BU KADARINI YAZDI VE SUSTU..

Oysa İnci Çayırlı;

1954 yılında İstanbul Radyosu'na giren..

Münir Nureddin Selçuk'un dikkatini çekince onun teklifi ile Özel Korosu’na katılan..

Kültür Bakanlığı adına Rusya, Romanya, İsviçre, Almanya, Fransa, Hollanda ve Japonya'da Türkiye’yi tanıtım konserleri veren..

1977 yılında İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı’nda öğretim üyeliği yapmaya başlayan..

İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı'nda öğretim görevlisi olup, Türk Sanat Müziği Korosu'nu yöneten…

Ve daha sayısız müzikal özelliği olan..

İNCİ ÇAYIRLI; ŞU AN NE DURUMDA?..

Kalp krizi ve kalbinin durmasının üzerinden 3 gün geçti.. Ne gazetelerimizde ne de televizyonlarımızda tek bir haber YOK!

ALLAH KORUSUN; böyle bir olay şu an medyanın paylaşamadığı şöhretlerden birinin başına gelmiş olsaydı..

ESKİŞEHİR, ŞU AN HAYATI BOYUNCA GÖRMEDİĞİ KADAR MAGAZİN GAZETECİSİ İLE KAYNIYORDU..

Sakın sakın; ‘Senin işin ne?’ demeyin.. Ben; emekli, yazılarını evinden yazan ve internet sayesinde sizlerle buluşan bir ‘abi’nizim.. Çok şükür ki beyin sağlığım yazacak kadar yerinde.. Ama bu yaşta haber takibi yapacak ne gücüm var ne de takatim!

Sevgili Savaş Ay, hayatta olsaydı çoktan Eskişehir’e kamp kurmuştu bile..

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANI MAHİR ÜNAL: ‘BANA MASAL ANLATMA’.. ÜSTELİK 3 KERE..

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan’ın ‘Çarşamba Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’dı.. 49 yaşındaki Kahramanmaraş Milletvekili ‘Bana Masal Anlatma’ filmini üç kez izlemiş.. Mahzuni’den ‘Çeşmi Siyahım’ türküsünü 5 yaşında canlı canlı dinlemiş..

SİNEMA: ‘Bana Masal Anlatma’ filmini tam üç kez izledim. Hatta satın alıp bazı arkadaşlarıma dağıttım. Eski Türk filmleri tadında ve sıradan insanların hikâyelerinin keyifle anlatıldığı çok güzel bir film.

‘Düğün Dernek 1- 2’yi de izledim. Başarılı buldum. Sivas’taki sosyal doku, insanlar arasındaki sıcak, samimi ilişkiler ancak bu şekildi anlatılırdı.

Hulusi Paşa: 2014 yapımı, Burak Aksak’ın yazıp yönettiği, müziklerini Cem Yıldız’ın yaptığı ‘Bana Masal Anlatma’ filminin baş rollerinde Fatih Arıtman ve Hande Doğandemir oynuyordu.

HALK MÜZİĞİ: Elbistanlıyım. 5 yaşımda Mahsuni Şerif’ten ‘Çeşmi Siyahım’ türküsünü dinledim. Bir çayırın başına bağdaş kurup oturduk. Sazını aldı kucağına ve söyledi. Yine Elbistanlı Abdurrahim Karakoç’un ‘Mihriban’ şiiri muhteşemdir. ‘Lambada titreyen alev üşüyor..’ Bir taraftan aşkın sıcaklığı bir taraftan da ayrılığın getirdiği üşüme. Bir cümlede ancak bu kadar güzel ifade edilebilir. Musa Eroğlu üstadımız da bu şiiri mükemmel besteledi. Ve tabii Neşet Ertaş’ın bütün türküleri..

KLASİK MÜZİK: Romantik dönemden Beethoven’i, Barok dönemden Vivaldi’yi keyifle dinlerim. Ama aynı zamanda Itri‘yi de Dede Efendiyi’de, onların devamı olan Münir Nurettin’i ve Saadettin Kaynak’ı da dinlerim.

KUTLARIM; ZİRAAT BANKASI + KERTENKELE DİZİSİ..

İstanbul’da özellikle yaşlıları hedef alan 5 farklı tele dolandırıcılık çetesi 3 ayda 5 yaşlıyı 4 milyon lira çarpmış.. 3 yıl önce bunlara 50 bin dolar + 10 bin lira kaptıran Prof. Dr. Canan Karatay, geçtiğimiz aylarda aynı tuzağa bir kez daha düşmüş ve 100 bin lirasını daha kaptırmıştı.

ZİRAAT: BUNLARI YEMEYİN! ‘Dolandırıcıların gönderdiği ‘tebrikler kazandınız’ diyen o tatlı SMS’leri sakın yemeyin. SMS’le gelen şifrelerinizi, kart bilgilerinizi kimseyle paylaşmayın..’ denilen ilan-afiş; umarım pek çoklarımızın dikkatinden kaçmaz. Ve hepimiz için iyi bir uyarı olar.

KERTENKELE: Son bölümde.. Komiser Ünsal (Erdinç Gülener), yardımcısı Levent’le (Sinan Çalışkanoğlu) yine Kertenkele’nin (Timur Acar) peşindedir. Zehra’nın (Sera Tomdemir) bankadan para çektiğini görünce, doğru adreste olduklarına iyice inanırlar. Ancak dolandırıcılar, Sera’nın parasının peşindedir. Ve polisimiz sonunda çeteyi çökertir ve seyirciyi de uyarır: ’Aman bunlara inanmayın, kanmayın..’

GÖKHAN TEPE AFFETTİ.. YONCİMİK TEMYİZ’E GİTTİ

GÖKHAN TEPE: BMW 5.20 marka otomobili Beşiktaş’ta otoparktan çalınmıştı. Aracı çalan Serdar İ. hakkında ‘nitelikli hırsızlık’ suçu kapsamında dava açıldı ancak ünlü sanatçı, kaskonun zararını karşıladığını ve yoğunluğu nedeniyle davayla uğraşacak zamanı olmadığını belirterek şikâyetinden vazgeçmişti.

Ne var ki dava kamu adına devam etti. Serdar İ.'nin hırsızlık suçunu işleyiş biçimi ile zararın boyutu değerlendirildi ve sanığın üst sınırdan cezalandırılması gerektiği kaydedildi. Serdar İ. işlediği suçtan dolayı herhangi bir pişmanlık emaresi göstermedi. Mahkeme de, hırsızı 5 yıl hapis cezasına çarptırdı.

YONCA EVCİMİK: Hande Yener ile Berksan'ın düet yaptığı ‘Haberi Var mı?’ şarkısının kendi parçası ‘Yallah Sevgilim’in kopyası olduğunu iddia etmişti. Bunun üzerine Hande Yener, Evcimik'e ait ‘Yonca Evcimik 15’ adlı albümündeki ‘Burası İstanbul’ şarkısının çalıntı olduğunu öne sürerek ‘Full albüm arak’ ifadelerini kullanmıştı. İki ünlü popçunun kavgası yargıya taşındı, çalıntı şarkı hakareti davası, sonuçlandı: Evcimik, Yener'e açtığı davayı kaybetti. Evcimik, Yener'in peşini bırakmadı ve temyize başvurarak beraat kararına itiraz etti.

SERVET’İN SERVETİ DE NE SERVETMİŞ BİRADER!

Sina Koloğlu (Milliyet Cadde): ‘Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’ ekibinin para durumları ortaya saçıldı. Servet’in serveti konu oldu. Hızır; “Ben Servet’in ne kadar serveti olduğunu bilmiyor muyum?” dedikten sonra başladı saymaya;

“Sadece Kıbrıs’taki hesabında Mübeccel adına kayıtlı 4 milyon 800 bin dolar. Sibiryalı zamanından kalma dört saf altın jant ve sizden sakladığı 1 milyon dolar daha var.” Ekip hayretler içinde. Sıranın kendilerine geleceğini bilmiyorlar!

İlyas’a dönerek “Elbise dolabının arkasındaki zulada 2 milyon” dediğinde Hızır, ikinci şok yaşanıyor odada.

Sırada enişte var. 700 bin dolara yarış atı almış. Anlaşılmasın diye kupona bile sığmayan bir isim vermiş hayvana! “Nakit tutamıyorum. Hatice’ye de verince gidiyor ev alıyor. Evler öyle boş boş duruyor” dediğinde anlıyoruz gizli emlakçı aslında enişte!

Civciv cephesinde öğreniyoruz ki Ayşen, külçe külçe altın satın alıp, onları kapının pervazına saklıyormuş!”

Dizi, bize babaların racon ayağına para götürdüğünü de göstermiş oldu!

‘AAA… BIKTIM’ NE KELİME.. KUSTUM!

Çok merak ediyorum; gece yarısından sonra sabaha kadar verilen televizyon reklamları bedava mı yoksa çok mu ucuz?.. Yıllardır yarasa misali gece çalışıp gündüz 1-2 saat uyuklayan biri olarak.. Gece çalışırken.. Televizyon açık… Birden yerimden sıçrıyorum:

‘Aaaa.. Bıktımmmm’ diye naralanıyor bir kaç kadın.. Sonra onların imdadına bir tül ve halı deterjani yetişiyor.. Yetmiyor!

Şlappp diye kanlı bir tükürük lavaboya yapışıyor..

Ama ben de gerçekten bıktım.. Kusacak kadar..

Tüketici Hakları diye bir şey var..

‘Tükendim.. Bittim arkadaş’ dersem bilmem halimden anlarlar mı?