Prof.Dr. Övgün Ahmet Ercan... SOMA FACİASI ROMAN OLDU!..
Bu betik(kitap) Soma kömür ocağında yaşamını yitiren bir gencin, artta bıraktığı eş ile küçük kız çocuğunun ilk beş günde geçridiği tinsel(ruhsal),ayrıca davaranışını anlatan, Türkiye`nin düzenini sorgulayan bir bikedir(romandır). Bu bikeyi okurkan, olayı
SOMA KIYIMI:
Bir Avuç Kömür İçin Bin Yaşam-Bitke(Roman)
Bu betik(kitap), Türkiye'nin en güvenli kömür ocağı diye bilinen Soma'da, 13 Mayıs 2014 da, yaşanan, 301 ölümlü, Türkiye'nin en büyük yeraltı ocağı yangın kazasının, ardında yatan gerçeklerin deşildiği, öyküleştirilmiş bir anlatısıdır.
Ülkemizin her bireyiyle, kurumuyla savsak yaşamasının bedelini; 13 Mayıs 2014 Salı günü, 15:10?da, yeraltına bir ekmek için inen 787 işçiden, 301'i boğularak, yaşamlarıyla, 122'si ise yaralanarak ödediler. Artlarında, 402 çoluk çocuk yetim, 285 kadın dul kaldı. Ulusumuz çok derinden yaralandı, yüreklerimiz sızladı.
Tüm ülkelerin gündemine; Türkiye?de savsak yaşama konusu ile işçilerin köle gibi kullanıldığını gerçeği oturdu.
Önce şaşırdık, varlığımızdan, vurdumduymazlığımızdan, işçimizin, köylümüzün, yıllardır aşırı kazanç sarantısıyla(hırsıyla) gözü dönmüş sömürgenlerin, kişi yaşamını, erdemini yok saymasından, işçileri bile bile ölümü süreklenmelerinden utanç duyduk.
Dağlanmış, acı dolu yürekler, yurtiçinde, yurtdışında Soma için çaptı.
Soma savsaklı yaşamın onulmaz acılarını tatan, iç buran bir ilçe oldu, öyle de kalacak belleklerimizde.
Bir topak kara kömürün üzerinde çok emek, çok ter, çok kan var olduğunu ilk kez düşündük.
Yaşamlarının yarısı yeraltında, kara kömür eşerek geçen bu yoksul, ancak soylu yurttaşlarımızın çocukları, eşleri, anaları, babaları, yakınlarınıyla ne yüce bir sevgi bağıyla bağlı olduklarına tanık olduk. Yöneticilerin ikiyüzlülüğünün ardında, emekçilerin gerçek tutku ile erdeminin değerini öğrendik.
Bu öykü, yurdunun gönenç ile güvenliği için yaşamını dişine takarak savaşmış Eynez?li Tunçer?in bir solukta uçup giden yaşamının ardında, yüreği ezgin, başı dik, onurlu eşi Ertengül?ün, yetim kalan Göynük kızıyla, soluksuz kalan ilk beş gününün duygu yüklü yaşantısıdır.
Yetim kalan küçük kızın, babayı en üstün değer görerek, 'Babam öldü, herkes ölsün' diye bağırışının öyküsüdür.
Soma unutulmasın, Soma'lıları yüreklerimize gömdük.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.