`Tarihe Yön Veren Aşklar`...SEVGİLİLER GÜNÜ ÖNCESİNDE DİKKATLERİ ÇEKECEK ANLAMLI BİR ESER!
Bazen başımıza taç yaptığımız, bazen yerdiğimiz, bazen de kıskandığımız,çağlar boyunca kendine özgü bir yeri ve anlamı olan kadınların,temasını oluşturduğu `Tarihe Yön Veren Aşklar` kitabı,sevgililer günü öncesinde daha da bir anlam kazanıyor...
Bazen başımıza taç yaptığımız, bazen yerdiğimiz, bazen de kıskandığımız kadının çağlar boyunca kendine özgü bir yeri ve anlamı olmuştur.
İnsanların ilk kez yerleşik düzene geçtiği Prehistorik çağların ardından, çeşitli toplumların meydana gelişinden bu yana yaşamış olan ve tarihin seyrini değiştiren ünlü kadınlar bu kitabın ana temasını oluşturmuştur.
Dünya tarihinde ün yapmış kadınların duygusallıkları, aşkları, eşlerine ihanetleri, ihtirasları ve devlet yönetimindeki mücadeleleri, başarıları veya başarısızlıklarından söz edebilmek, unvanları ne olursa olsun kocalarının çaresizliği ayrıntılı olarak anlatılmıştır.
Bunların çoğu birer ibret örneği olarak tarihin sayfalarında kalmıştır. Böylesine güç bir araştırmaya girişmek, dinsel mitolojilerde sözü edilen cehennemin derinliklerindeki gayya kuyusuna inmekten de zordur.
Erdem Yücel, Puslu Yayıncılık tarafından basılan 'Tarihe Yön Veren Aşklar' isimli kitabını şöyle anlatıyor: "Bu kitabımın ana teması kadın olduğundan Eski Çağlarda yaşamış Saba Melikesi Belkıs'tan başlayarak yedi tül dansı ile ünlenen Salome'ye, Lydia kralı Gyges'in sapkınlıklarına,
Roma'nın, Doğu Roma'nın (Bizans), Avrupa'nın, Eski Türk boylarının ve Osmanlı?nın ünlü sultanlarının aşklarına, yaşamlarına, devlet yönetimlerine olan katkılarına, entrikalarına ve kıskançlıklarına yer verilmiştir.
Kadın aşkı yalnız başına yaşayamayacağına göre onlara eşlik eden, aşklarına karşılık veren, bazen hüsrana uğrayan, aldatan, bazen de aldatılan erkeklerin çaresizliği de ortaya konmuştur.
Tarihin ünlü erkeklerinin, imparatorların, komutanların ve sanatçıların kadına nasıl boyun eğerek acizleştiklerini görmek de oldukça şaşırtıcıdır.
Tarihte iç içe girmiş konular içerisinde ünlü kadınların aşklarının yanı sıra yaşadıkları ortamlar, erkeklere hükmederek devlet yönetiminde ve o devletin kaderi konusunda söz sahibi olmaları da düşünülünce, tarihin bu yönüne ışık tutmak kendiliğinden zorunlu hale gelmiştir."
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.