"ADEM İLE HAVVA"DAKİ NİYET VE İFADE EKSİKLİĞİ!

Mevlana Celaleddin-i Rûmî, “Sen ne söylersen söyle, söylediğin, karşındakinin anladığı kadardır.” der. İşte son günlerde yaşanan tartışmanın da tam özetidir bu cümle.

Son günlerin tartışmasını hepimiz yakından takip ettik, ediyoruz. Türk Müziği’nin “Minik Serçe”si Sezen Aksu’nun 2017’de çıkardığı “Şahane bir şey yaşamak” şarkısının sözlerini, yılbaşı gecesi sosyal medyadan yeniden paylaşması ve şarkıda geçen “Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem’e” sözleri başlattı bu tartışmayı.

Ak Parti ve MHP’ye yakınlığıyla bilinen bir grubun Sezen Aksu’nun evinin önünde protesto yapmasıyla tırmanan “cahil” tartışması, Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamalarıyla tırmanışa geçti. Müjde Ar’ın destek için evine gittiği Sezen Aksu’ya destek mi verdiği yoksa eleştirdiği mi belli olmayan Akrep Nalan’ın “lekeli” açıklaması da eklenince daha da bir karmaşa yaşanmaya başladı.

Başta Tarkan ve Kenan Doğulu’nun, “o bizim Sezen’imizdir” açıklamasıyla destek verdiği Sezen Aksu’nun tartışmaların hemen ardından yazdığı “Avcı” şiirini yayınlaması, alevlerin yükselmesini engellemiş gibi görünüyor.

* * *

Bu yersiz tartışmanın odak noktasında bence biraz “ifade eksikliği” ve çokça “art niyet” var.

Sezen Aksu gibi Türk Müziği’nin her dönemecinde etkisi ve katkısı olan bir sanatçının yazdığı şarkıda geçen “Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem’e” sözleri, 52 satırlık şarkının sadece iki satırını oluşturuyor. Yani şarkının tamamında anlatılanı, bu iki satıra sığdırmak mümkün değil. Üstelik bu şarkı, 2018’de ölen Yaşar Gaga’nın “Alakasız Şarkılar, Vol. 1”deki 26 şarkıdan sadece biri.

Şunu söylemek istiyorum.

Hangi ortamda ve hangi ruh haliyle yazıldığı sadece Sezen Aksu’nun bilebileceği bir şarkının sözlerinden sadece iki satırı cımbızlayıp eleştirmek, bence hiç de adil değil.

* * *

İşin bir başka yönü ise, bu iki satırı öne çıkarıp Sezen Aksu’ya yüklenilmesi, birilerinin gündem yaratarak bu işten nemalanmak istemesiyle ilgili de olabilir. Mesela, Sezen Aksu’nun evinin önüne gidip protesto eylemi yapanların niyeti, bence tam da budur. Hatta Akrep Nalan’ın destek verir gibi yapıp eleştirme fırsatını kaçırmamasındaki niyet de budur. Muhalif kimliği tüm kesimler tarafından bilinen Müjde Ar’ın, Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Sezen Aksu’ya yönelik sözlerini fırsat bilerek “korkmuyoruz” açıklamasını yapmasındaki niyet de aynıdır. Daha sonra sözlerinin Sezen Aksu’ya yönelik olmadığını açıklasa da Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Hazreti Adem efendimize kimsenin dili uzanamaz. O uzanan dilleri yeri geldiğinde koparmak bizim görevimizdir. Havva validemize kimsenin dili uzanamaz. Onlara da had bildirmek bizim görevimizdir.” açıklamasındaki niyet de çok farklı değildir.

* * *

Benim işim niyet okumak değil elbette. Ancak şu kadarını söyleyeyim. Sezen Aksu’nun şarkısındaki iki satırla birlikte az önce aktardığım düşünceler, tam anlamıyla “ifade eksikliği”nden ibaret.

Sezen Aksu da “cahil Adem ile Havva” diyerek neyi kastettiğini anlatamamış olmalı ki, bu denli eleştirilerin odak noktası olmuş durumda. Sezen’le birlikte Akrep Nalan da Müjde Ar ve Cumhurbaşkanı da ifade eksikliğinin kurbanı olmuş durumda. Başta da aktardığım Mevlana’nın sözünde olduğu gibi, “Sen ne söylersen söyle, söylediğin, karşındakinin anladığı kadardır.” Hiçbiri, muhatapları tarafından tam olarak anlaşılmamış durumda.

Hatta Sezen Aksu, son yazdığı “Avcı” şiirinde kendisini hedef gösterenleri hedef göstererek aynı hataya düşmüş bence. Cevap verme zorunluluğu ruh haliyle ve biraz da kızgınlıkla üzerinde fazla düşünmeden hızlıca kaleme alınmış bir şiir okudum ben.

Bu şiir iyi ama Sezen Aksu’dan daha iyisini beklerdim.

Hoşça kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.