Deniz Uğur... VATAN GAZETESİNDEN KOVULDU!
Reha Muhtar'la yaşadığı ayrılığın ardından da gazetede yazmaya devam eden Deniz Uğur kapı önüne kondu.
Vatan gazetesi, Reha Muhtar'la tartışmalı bir ayrılık yaşayan ve mahkemelik olan yazarı Deniz Uğur'un pazar günü yazdığı makaleyi yayınlamadı. Reha Muhtar'la yaşadığı ayrılığın ardından da gazetede yazmaya devam eden Deniz Uğur kapı önüne kondu. Deniz Uğur'un yayınlanmayan makalesini yorumsuz aktarıyoruz.
24 YAŞIMDA TANIŞTIM ONUNLA
24 yaşımda tanıştım onunla. Önce bana fotoğraflarını göstermişlerdi, ama net değildi fotoğraflar. Sabırsızlıkla beklemiştim onu görmeyi. Çok yorgun, bitkin olduğum bir anda karşılaştık. Yüzüne baktım, önce kimselere benzetemedim onu. O da çok yorgundu. Sonra birden, gerinerek esnedi... O anda bana ne kadar benzediğini farkettim, içim gitti...
HİÇ KÜSMEDİK BİRBİRİMİZE
Sonra birlikte yaşamaya başladık. Defalarca taşındık, İstanbul'un bir sürü değişik semtinde oturduk. Birlikte depresyona girdik, birlikte iyileştik. Birbirimizin arkadaşlarını sevdik, bazen paylaşamayıp kıskandık, ama hep anlayış gösterdik, hiç küsmedik birbirimize.
ONU SEVMEYE DOYAMIYORDUM
Birbirinden çok farklı yılbaşı geceleri geçirdik. Bazen ikimiz başbaşa, bazen kalabalığın içinde. Onun üzerinde bazen pijama, bazen takım elbise oluyordu. Kusursuz denecek kadar yakışıklıydı, ne giyse yakışıyordu. Ona bakmaya, onu sevmeye doyamıyordum.
BERRAKTI ONUN KALBİ
Benden daha ağır bir travma vardı onun geçmişinde. Altı yaşındayken babasını kaybetmişti, konuşma ve ögrenme güçlüğü çekmişti, dışarıdaki hayatın acımasızlığını, hırçınlığını anlamlandıramamış, içine kapanmıştı. Ama insanları sevmekten, sevdiklerine bağlanmaktan hiç vazgeçmemişti. Kristal gibi, su damlası gibi berraktı onun kalbi.
EN POPÜLER ERKEK OYDU
Hayatımda gördüğüm en popüler erkek oydu. Girdiği her ortamda hep "en çok sevilen" olurdu. İnsanlara önyargısız yaklaşır, herkesi adıyla sanıyla tanır, hatır sorar, yardım ederdi. Çok şık ve özgün bir tarzda giyinir, sanatla ilgilenir, benim tanımadığım yönetmen ve oyuncuları bana gösterir, öğretirdi. Araba kullanırken emniyet kemerimi takmayı hatırlatır, kaybolduğumda bana doğru yolu tarif eder, trafikte sinirlenirsem radyoda güzel bir müzik açıp beni sakinleştirirdi.
TERK EDİLMEYİ İLK KEZ YAŞAMIYORUM AMA..
Şimdiyse benimle ilgilenmiyor. Bana asla yalan söylemeyen, en sadık partnerim olmuştu doğduğu günden beri. Bunalıma girmemek için bir uzmandan yardım aldım. "Ön ergenlik" diye bir şeyden bahsetti bana. Terkedilmeyi ilk kez yaşamıyorum ama?.. Ah be ilk göz ağrım, ah be oğlum... Tam da sırasıydı yani!"
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.