TELEVİZYON YÖNETİCİLERİNİN YÜZLERİ KIZARMIYOR MU?

 

 

Geçtiğimiz hafta medyada” Kürk Mantolu Madonna” fırtınası esti durdu magazin dünyasında…

Bonbon Funda” diye bilinen Fulya Özkalyoncu adındaki magazin müsfettesi kadın Sabahattin Ali’nin dev yapıtı “Kürk Mantolu Madonna” yı Mega Popstar Madonna’nın hayatı zannedince olanlar oldu…

Aslında ekranda yapılan hatalardan sadece biriydi bu… Bu ekranlar ne gaflar, ne hatalar, ne komik yorumlar gördü bugüne kadar…

Peki “Bonbon” hanımefendinin  bu gafı neden bu kadar çok ses getirdi medya dünyasında?..

Hemen söyleyeyim… Özkalyıoncu’nun hata yaptığı andan itibaren ekranlarda gösterdiği “kifayetsiz muhteris” tavrı yüzünden…

Yani “Bonbon” Hanım; “Aaaaa Madonna o tarihte yaşıyor muydu ki?” diye sorup, harlanan ateşe körükle giden, ardından “Ben kitabı okudum ama, size anlatacak bir şey bulamıyorum bile” diyen ve dahası kitap uyarlamalarının genelde başarısız olduğunu iddia edip. “Dünyada da bunun örnekleri var” diyecek kadar da “kifayetsiz” laflar etti… 

Georges Melies’in 1902’de Jules Verne’nin “Voyage dans la Lune “romanını sinemaya aktarmasıyla başlayan edebiyat-sinema ilişkisinin yüzyılı aşan tarihinde, eserleri en çok sinemaya uyarlanan ismin Shakespeare olduğunu görürüz.

Başta “Romeo ve Juliet” olmak üzere usta tiyatro yazarının birçok eseri beyaz perdeye taşınmış. Tolstoy, Dostoyevski, Gorki, E.Hemingway, Turgenyev, Virginia Woolf, G.Garcia Marquez, J. Steinbeck, Goethe, J. London, Kafka gibi klasik yazarlar ve James Michener, Stephen King, Danielle Steel gibi popüler yazarlar, sinema yönetmenlerinin  her zaman eserlerine ilgi gösterdiği isimlerden.

Dünya edebiyatından  son zamanlarda ise “Harry Potter”ı, Games Of Trones, Dawn Brown’ın kitaplarını (En sonuncusu şu an ülkemizde de vizyonda hatta; “Cehennem”i) Bu konuda örnek gösterebiliriz…

Türk İlk uyarlama edebiyat çalışması ise, Moliere’in “Zor Nikahı” isimli eserinden uyarlanan “Himmet Ağa’nın İzdivacı” filmi. Bu film de, 1916 vizyon tarihli…

Daha güncel olanlar ise, “Yaprak Dökümü” (Reşat Nuri Güntekin),  “9. Hariciye Koğuşu”(Peyami Safa),“ Sokakların Çocuğu” (Orhan Kemal) “Aşk-ı Memnu”( Halid Ziya Uşaklıgil) gibi dev yapıtlar…

Neyse burada “Bonbon” Hanımı ya da bu tür programlarda yapılan gaf ve hatalar üzerinde bu kadar durmamın nedeni şu bizim “MAGAZİN PROGRAMLARI”!...

Sizce “spor programları”nı  futbol topuna “karpuz” muamelesi   yapan birinden mi dinlemek istersiniz,  yoksa spora gönlünü, yıllarını vermiş; bedelini ödemiş birinden mi dinlemek istersiniz…

Şuan yayında olan “magazin(!)” programlarına bir göz atalım…

Kanal D / Renkli Sayfalar (Müge Dağıstanlı-Gülşen Yüksel)

Tv8 / Aramızda Kalmasın (Funda Özkalyoncu-Jess Molho-Sena Keçeli-Bu programa haftada 2 gün Salih Keçeci konuk olarak katılıyor)

StarTV / Duymayan Kalmasın (Deniz Akkaya-Seren Serengil)

360-TV / Aramızda Kalmasın (Elif Güvendik-Helin Avşar-Tayyar Işıksaçan)

Beyaz TV / Söylemezsem Olmaz ( Nihat Doğan-Bircan İpek-Gülşah Saraçoğlu-Ömür Varol)

Size 5 TV kanalından magazin denilen programları ve tam 15 yorumcunun adlarını yazdım…

Peki bunların kaçı “futbol topu”nu görüp karakola götürür?...

Müge Dağıstanlı-Gülşen Yüksel, Salih Keçeci, Tayyar Işıksaçan ve Ömür Varol dışındaki 10 kişi “MAGAZİN MÜSFETTESİ” olarak tamamen başka amaçlarla oraya oturtulmuş ve maalesef magazin konuşmaları için ellerine güç verilmiş kişiler…

TV yöneticilerinde bu zihniyet oldukça, “Madonna” bombaları sürekli patlayıp durmaktadır ve de daha da patlayacaktır…

Yazıklar olsun ki, TV yöneticileri bilgiye, tecrübeye, ödenmiş bedellere değil; popülizme, Göğüs dekoltesine, bacak frikiklerine önem verip ekranlarını bu şekilde süslemektedirler…

İnanıyorum ki; ve ne yazık ki; içimizden gelen Acun Ilıcalı dahil, hepsi de yapılan gaflara, hatalara kıs kıs gülüp, bunlardan gelen reytinglerin keyfini çıkarmaktadırlar…

Ama bilsinler ki bu tavır onları usul usul eritip, halkın gözünde itibarsızlaştıracaktır…

Arkada mesleklerinde en azı 30 yılı yaşamış şu magazincilerin yüzüne bakamayacak duruma gelecektir Televizyon yöneticileri;  Nurettin Soydan, Hulusi Tunca, Hakan Solaker. Aykut Işıklar, Ali Eyüpoğlu, Uğur Güneri, Şenay Düdek, Burhan Akdağ, Hakkı Yalçın, Demirhan Hararlı, Ali Çınar, Yasemin Bozkurt, Barbaros Yüksel, Dursun Karadağ, Tayyar Yıldız,  köşelerinde ve yaşanmışlıklarıyla otururken payeyi ve görevi “Bonbon” gibi isimlere verdikçe magazin daha da itibarsızlaşacak ve TV yönecileri de bu bataklığın içinde battıkça batacaklardır…

MERAK EDENLER İÇİN PROGRAMIN İLGİLİ BÖLÜMÜ:

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum