Ağzından çıkanı kulağın duysun!

Malum, pazar günü seçim var.

Demokratik olarak herkesin kendi düşüncesine göre seçimini yapmasına büyük saygım var.

Ancak herkes benim gibi düşünmüyor.

Birbirlerini etkilemeyi, dahası karşı düşünceyi savunanları vazgeçirmeye, kendi düşüncesine çekmeye çalışanlar çoğunlukta.

Herkes nasıl istiyorsa öyle davransın.

Ama kendine yapılmasını istemediğini başkasına yapmamak da büyük erdem olsa gerek.

* * *

Seçimin son günlerine yaklaşırken arabesk müziğin ünlü sanatçısı Orhan Gencebay’ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum’un mitinginde sahneye çıkması ve ona destek vermesi, karşı cenahı bir hayli kızdırdı.

Linç kültürünün en büyük gösterisini sosyal medya üzerinde gerçekleştirerek ömrünü müziğe adamış Orhan Gencebay’ı yerden yere vurmaya kalktılar hep birlikte.

Türk Müziği’nin son 50 yılına damgasını vurmuş bir sanatçıyı eleştiri yağmuruna tuttular.

* * *

Hemen akabinde birkaç gün sonra bu kez bana göre bir magazin figüründen öteye gidememiş Seren Serengil’in açıklamaları yer aldı sosyal medyada.

Seren Serengil, Orhan Gencebay gibi miting alanında sahneye çıkıp başkan adayına destek vermek yerine sosyal medya hesabından açık açık hangi başkana oy vereceğini açıkladı.

“Ben İstanbul’da doğdum, İstanbul’da büyüdüm ve oyunu Ekrem İmamoğlu’na veriyorum.” diyerek sadece oyunun rengini açıklasaydı bir sorun yoktu bence.

Ancak karşı cenah için söyledikleri, daha doğrusu ima ettikleri, yenilir yutulur şeyler değildi.

“Karakterli olduğum için, kişilikli olduğum için, yurdumu sevdiğim için…” demesi, Ekrem İmamoğlu’na oy vermeyecek olanları epey kızdırdı.

Sanki Murat Kurum’a oy verenler, “karaktersiz, kişiliksiz ya da yurdunu sevmiyor” gibi.

Sonrasında hükümete yakın sanatçılar için söyledikleri de bir hayli sinir bozucuydu, “Bir dizi için, bir konser için, memleketimi satmayacağım için…”

Ekrem İmamoğlu yerine Murat Kurum’u destekleyen sanatçıları da “memleketi satmakla” ve “omurgasızlıkla” itham etti.

Bir de yazar Sevda Türküsev’i tanımazdan gelip instagramdan yaptığı açıklamayı anlamamakla suçlayarak “kapasitesiz” olduğunu ima etti.

Seren Serengil’in işte bu sözleri hiç olmadı.

* * *

Kimse, Seren Serengil’in kime oy vereceğini açıklamasına laf etmiyor.

Ama “Ekrem İmamoğlu’na oy veriyorum çünkü karakterli olduğum için, kişilikli olduğum için, yurdumu sevdiğim için…” dersen, karşı cenahın da bütün oklarını üzerine çekersin.

Çünkü senin düşüncelerini tasvip etmeyen ve Ekrem İmamoğlu’na oy vermeyenleri, “karaktersiz, kişiliksiz, kapasitesiz, yurdunu sevmeyen, Atatürk’ü sevmeyen” olarak nitelemen hiç doğru değil.

“Ben öyle demedim” diyerek ve karşısındakileri “söylediklerimi anlama kapasiteleri yok” diye suçlayan Seren Serengil’in, önce söylediklerinin nereye gittiğini bilmesi, ağzından çıkanları kulağının duyması lazım.

Öyle, “Ben Türküm, Atatürkçü’yüm, dedem tarihçiydi, babamı tanırsınız” gibi sözlerle ancak söylediklerinizi doğru anlayamayanları manipüle edebilirsiniz.

Ne amaçla o sözleri söylediğinizi fark edecek çok fazla kişi var bu memlekette.

Yoksa kimse sizin kime oy verdiğinizi açıklamanızla ilgilenmiyor.

Ya da Murat Kurum’u destekleyen sanatçıları “omurgasızlıkla” suçlayan sözlerinizle ilgilenmiyor.

Başkalarına oy verenlerin karakter ve kişilik analizini yapmak size mi kaldı?

Kime oy verirseniz verin, bize ne?

Başkalarına oy verenlerden size ne?

Kalın sağlıcakla,